Sat gitsin be Yorgo! Kurtul şu borçlardran!
Yunan basını, Başbakan Yorgo Papandreu'nun, ülkesine yardımla ilgili Brüksel zirvesinde ''Ne istiyorsunuz Mora yarımadasını mı satayım'' dediğini yazdı.
Atina'da yayımlanan To Vima gazetesi, Yunanistan'ın kurtarılması için 22 Temmuz'da Brüksel'de düzenlenen ve nihayetinde yardım paketinin onaylandığı olağanüstü zirvede yaşananların perde arkasına ilişkin haber yorumunda, Başbakan Papandreu'nun istediklerini aldığını, ancak hükümetin, Yunan tarafının üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmesi yönünde zor bir görevi olduğunu aktardı.
Brüksel'deki kritik zirvede yapılan görüşmelerin ortasında ''terazinin, Yunanistan için tehlikeli şekilde tartmaya başladığını'' yazan gazete, ''Almanların kararsız, Fransızların tereddütlü, Hollandalıların zor, Slovakların katı oldukları, Finlandiyalıların ise garanti istedikleri'' değerlendirmesini gündeme taşıdı.
Borç ödeme süresinin kısa, faizlerin yüksek, yardımın cimrice ve bakkalvari olacağının göründüğünü kaydeden gazete, ''Papandreu'nun birkaç kez terleyip kuruduğunu'', verilenlerin eksik olduğunu, sorunların çözümüne yeterli olmadıklarını, en önemlisi de Atina'da yapılanlara kararlılıkla devam edilmesi için hükümete yeterli nedeni sunmadığını hissettiğini belirtti.
Haberde, bu noktada sözü alan Papandreu'nun, Yunanistan'a verilenlerle ilgili olarak Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve diğer liderlere, ''Bunlarla ben uçağa binmem, buradan gitmem. Atina'ya boş ellerle dönemem'' dediği ifade edildi.
Zirvede bulunanları kaynak olarak gösteren To Vima, Finlandiyalı karşıtının garanti talep etmesi, Slovak karşıtının ise ''Fakir ülkesinin Yunanistan için karşılıksız ödeme yapamayacağı'' ifadeleri sonrasında, ses tonunu yükselten Papandreu'nun ''İnanmanız için ne yapmam gerek? Adalarımızı rehin mi vereyim, Mora'yı (Peloponisos) mı satalım? Böyle şeyler olmaz, bunu biliyorsunuz'' dediğini kaydetti.
Bu noktada görüşmelerin başka bir yön aldığını belirten gazete, devamında borç ödeme süresinin uzatılması, faizlerin azaltılması, Marsall Planı gibi konulara yolun açıldığını, bununla birlikte tüm bunlar için Yunan Başbakana bütün mali reformların kesinlikle uygulanmasının şart olduğunun açıkça ifade edildiğini yazdı.
Yunan basını, Başbakan Yorgo Papandreu'nun, ülkesine yardımla ilgili Brüksel zirvesinde ''Ne istiyorsunuz Mora yarımadasını mı satayım'' dediğini yazdı.
Atina'da yayımlanan To Vima gazetesi, Yunanistan'ın kurtarılması için 22 Temmuz'da Brüksel'de düzenlenen ve nihayetinde yardım paketinin onaylandığı olağanüstü zirvede yaşananların perde arkasına ilişkin haber yorumunda, Başbakan Papandreu'nun istediklerini aldığını, ancak hükümetin, Yunan tarafının üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmesi yönünde zor bir görevi olduğunu aktardı.
Brüksel'deki kritik zirvede yapılan görüşmelerin ortasında ''terazinin, Yunanistan için tehlikeli şekilde tartmaya başladığını'' yazan gazete, ''Almanların kararsız, Fransızların tereddütlü, Hollandalıların zor, Slovakların katı oldukları, Finlandiyalıların ise garanti istedikleri'' değerlendirmesini gündeme taşıdı.
Borç ödeme süresinin kısa, faizlerin yüksek, yardımın cimrice ve bakkalvari olacağının göründüğünü kaydeden gazete, ''Papandreu'nun birkaç kez terleyip kuruduğunu'', verilenlerin eksik olduğunu, sorunların çözümüne yeterli olmadıklarını, en önemlisi de Atina'da yapılanlara kararlılıkla devam edilmesi için hükümete yeterli nedeni sunmadığını hissettiğini belirtti.
Haberde, bu noktada sözü alan Papandreu'nun, Yunanistan'a verilenlerle ilgili olarak Almanya Başbakanı Angela Merkel, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve diğer liderlere, ''Bunlarla ben uçağa binmem, buradan gitmem. Atina'ya boş ellerle dönemem'' dediği ifade edildi.
Zirvede bulunanları kaynak olarak gösteren To Vima, Finlandiyalı karşıtının garanti talep etmesi, Slovak karşıtının ise ''Fakir ülkesinin Yunanistan için karşılıksız ödeme yapamayacağı'' ifadeleri sonrasında, ses tonunu yükselten Papandreu'nun ''İnanmanız için ne yapmam gerek? Adalarımızı rehin mi vereyim, Mora'yı (Peloponisos) mı satalım? Böyle şeyler olmaz, bunu biliyorsunuz'' dediğini kaydetti.
Bu noktada görüşmelerin başka bir yön aldığını belirten gazete, devamında borç ödeme süresinin uzatılması, faizlerin azaltılması, Marsall Planı gibi konulara yolun açıldığını, bununla birlikte tüm bunlar için Yunan Başbakana bütün mali reformların kesinlikle uygulanmasının şart olduğunun açıkça ifade edildiğini yazdı.