ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Eğitim emekçileri ciddi bir yoksullaşma sürecinde!...

Eğitim emekçileri ciddi bir yoksullaşma sürecinde!...
YAYINLAMA: 05 Mart 2025 / 10.32
GÜNCELLEME: 05 Mart 2025 / 10.32

Son on yılda, ekonomik krizler ve yüksek enflasyon oranlarına bağlı olarak tüm eğitim emekçileri açısından ciddi bir yoksullaşma süreci yaşadığını söyleyen Eğitim Sen Şube Başkanı Mehmet Bozgeyik, AKP Hükümeti’nin üç yılının, herkes açısından hüsran olduğunu vurguladı.

Yaşanan yoksulluk süreci derinleşerek devam edecek

Bozgeyik, “AKP Hükümeti’nin, IMF’nin emri üzerine, kamu emekçilerine önümüzdeki yıl için birinci altı ay yüzde 4, ikinci altı ay yüzde 4 olmak üzere toplam yüzde 8 zam önermesi, yaşanan yoksulluk sürecinin, derinleşerek devam edeceğinin işaretlerini bugünden vermektedir. Açıklanan zam oranları, 15 Ağustos 2005’te hükümetle yapılacak toplu görüşmelerde de gündeme gelecektir. Eğitim iş kolunda yetkili sendika olan Eğitim Sen ve konfederasyonumuz KESK, İnsanca yaşanacak ücret talebini, önümüzdeki dönem daha güçlü, ve kararla savunacaktır” dedi.

Bir önceki yılı mumla aradığımızı söylemek abartı olmaz

"Yoksulluk sınırının sürekli arttığı bir ülkede eğitim emekçilerine yoksulluk sınırının yüzde 50 daha altında bir ücret ödemesi, onları açlığa, yoksulluğa mahkum etme politikalarının bir göstergesidir" diyen Bozgeyik, "Eğitim emekçilerinin her geçen yıl, bir önceki yılı mumla aradığını söylemek abartı olmaz. Nitekim son yıllarda yoksullukla ilgili olarak ortaya çıkan kimi rakamlar bizi haklı çıkarmaktadır. Örneğin 2003 yılında yoksulluk sınırında 18 milyon 441 kişi varken, bugün bu rakam 19 milyon 458'e çıktı. Son iki yılda iddia edildiği gibi ekonomi belki büyümüştür, ancak büyüyen ekonominin halkın ve eğitim emekçilerinin ekonomisi olmadığı ortadadır" şeklinde açıklama yaptı.

Yüzbinlerce eğitim emekçisi açlığın ve yoksulluğun kıskacına alınmıştır

Bozgeyik. "Eğitim sistemi, her kademeden öğretmenimizin, farklı statülerdeki üniversite çalışanları, memurlar ve yardımcı hizmet personeli bir bütün olarak değerlendirilmelidir. Çünkü tüm eğitim ve bilim emekçileri aralarındaki statü farklılıklarına rağmen, benzer ekonomik ve sosyal sorunlar yaşamakta, bu sorunların ağırlığı altında görevlerini yerine getirmeye çalışmaktadırlar. Yüzbinlerce eğitim emekçisini açlığın ve yoksulluğun kıskacına alan, mesleğe karşı küstüren bu sisteme karşı, bilimsel, demokratik, nitelikli bir eğitim yaratmak için, ekonomik ve sosyal açıdan rahatlatan bir alternatif yaratılması, ancak örgütlü mücadelenin, sendikal örgütlülüğün yaygınlaşması ve güçlenmesi ile mümkündür" dedi.

Yoksulluk politikalarına karşı mücadele edeceğiz

Eğitim ve bilim emekçilerinin yaşadığı ekonomik ve sosyal sorunlar, ancak tüm eğitim bileşenleriyle birlikte yürütülecek örgütlü toplum, demokratik Türkiye mücadelesiyle çözülebilir" diyen Bozgeyik, "Taleplerimizin kazanıma dönüşmesi için tüm eğitim ve bilim emekçilerini birleşmeye ve yoksulluk politikalarına karşı mücadele etmeye çağırmaktadır" diye konuştu.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *