ANASAYFA arrow right Ekonomi

“Koalisyon protokolü, Türkiye’yi yansıtacak belge niteliği taşıyacak”

YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.28
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.28
Türkiye’de bir koalisyon hükümeti oluşturma süreci resmen başlamış olmasa da yabancı medyanın ilgisini
Türkiye’de bir koalisyon hükümeti oluşturma süreci resmen başlamış olmasa da yabancı medyanın ilgisini çekiyor. El Cezire, Türkiye Cumhuriyeti’nde şimdiye kadar oluşturulan koalisyonları, “13 koalisyon, 13 protokol” başlıklı haberinde irdeledi.

El Cezire, Türkiye’deki koalisyon protokollerinin 40 yıllık tarihçesini derlediği haberinde “Türkiye kuruluşundan 38 yıl sonra ilk kez koalisyonla tanıştı. Bir koalisyon hükümeti kurulursa bu, Türkiye’nin 63. hükümeti, aynı zamanda 14. koalisyonu olacak. Ortaya çıkacak koalisyon protokolü ise bugünkü Türkiye’yi yansıtacak belge niteliği taşıyacak” diyor.
Bunun ardından “Türkiye’de ilk koalisyon 1961 yılında kuruldu. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Adalet Partisi’nin (AP) kurduğu bu koalisyona AP başlangıçta o kadar isteksizdi ki, CHP Genel Başkanı İsmet İnönü AP'nin grup toplantısına katılarak onları ikna etmek zorunda kaldı” değerlendirmesinde bulunuluyor. Haberde şöyle devam ediliyor:

“Türkiye’deki koalisyonlar kimi zaman tıpkı ANAP - DYP örneğinde olduğu gibi tabanları benzer, kimi zaman da CHP - MSP örneğinde olduğu gibi siyasi yelpazenin iki ucunda yer alan partiler arasında kuruldu. Dolayısıyla, koalisyon protokollerinin yürümesi güç olduğu başından bilinen ortaklıkları olabildiğince ayakta tutmaya çalışacak belgeler olarak ortaya çıktı.”
El Cezire, “1960’lı – 1970’li yıllarda komünizmle mücadele, 1980’lerde güvenlik ve terörle mücadele, 1990’larda ise ekonomik koşullar protokollerin öne çıkan yönü oldu” dediği haberinde “Protokollerin kimi tek bir sayfadan, kimi onlarca sayfa ve maddeden oluştu. Bazıları sadece genel ilkeleri, bazıları ise hangi atamanın nasıl yapılacağına, başbakana kimin vekalet edeceğine, ortakların hangi aralıkla bir araya geleceklerine kadar ince ayrıntıları içerdi” bilgisini verdikten sonra şöyle devam ediyor: “70’lerde koalisyon ortaklarının sayısı ikiden üçe, hatta dörde çıkınca bakanlık sayıları da iktidarın paylaşımına paralel olarak arttı. Dört devlet bakanlığı oluşturulması geleneği zamanla ortak sayı azalsa da 19’a dayandı.”ANKA
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *