Suriye rejimi, ülkede devam eden savaş ve insani kriz ile ilgili olarak Türkiye ve bazı bölge ülkelerine ağır eleştiriler yöneltti. Suriye’nin BM’de Daimi Temsilcisi Beşar el Caferi, BM Güvenlik Konseyi’nde yaptığı konuşmada ülkediki “İnsani krizin sebebinin dış müdahaleler olduğunu” öne sürerken Suriye’de “düzenlenen saldırıların tümünün Ürdün ve Türkiye’de bulunan askeri istihbarat ve operasyon odalarında koordine edildiğini” iddia etti.
Güvenlik Konseyinin Salı günü Suriye’de insani durumlara ilişkin 2191, 2165 ve 2139 nolu kararların uygulanması ile ilgili raporu tartışmak üzere düzenlediği toplantıya katılan Caferi, Güvenlik Konseyinde yer alan kimi tarafların Suriye’de terörü desteklemelerinin yaşanmakta olan sorunların en önemli bölümünü teşkil ettiğinin bilinmesine rağmen bu aşamadan sonra samimi bir şekilde çözüme yönelim sergilenmesi halinde Suriye’nin işbirliği yapmaya hazır olduğunu da söyledi.
Konuşması sırasında “İnsani krizin sebebinin dış müdahaleler olduğu göz ardı edilemez” savını da dile getiren Caferi, “Suriye’nin kuzeyi ve güneyinde halkın kanını dökmek amacıyla düzenlenen saldırıların tümünün Ürdün ve Türkiye’de bulunan askeri istihbarat ve operasyon odalarında koordine edildiğinin artık bütün gözler önünde ifşa olmuş gerçekler haline geldiği” iddiasında da bulundu.
Beşar Caferi, Suriye’de yaşanmakta olan insani krizlerin çözümü için bu krizlerin sebeplerinin dürüstçe ortaya konulması nın gerektiğini de söylerken “Türkiye ve Ürdün’ün topraklarını silahlı terör gruplarının hizmetine açması karşısında sessiz durulduğu sürece Suriye’de insani krizin çözümünün mümkün olmayacağını” öne sürdü.
Washington Post Gazetesinde yayınlanan haberlere gönderme yaparak “ABD Merkezi İstihbaratının Türkiye, Katar ve Ürdün’de silahlı terör gruplarının askeri eğitimi ve lojistik desteği için yıllık 1 milyar dolar bütçe ayırdığını” ifade eden Caferi, bu bilgilerin hazırlanan raporlarda yer almamasının dikkat çekici olduğunu belirtti.
Caferi, konuşması sırasında ayrıca Wikileaks’ın Suudi Arabistan rejimi ile ilgili kamuoyuna sızdırdığı belgelerin Suudi rejimi, Katar ve Türkiye’ye ilişkin olarak dile getirilen iddialara da atıfta bulundu.ANKA
Güvenlik Konseyinin Salı günü Suriye’de insani durumlara ilişkin 2191, 2165 ve 2139 nolu kararların uygulanması ile ilgili raporu tartışmak üzere düzenlediği toplantıya katılan Caferi, Güvenlik Konseyinde yer alan kimi tarafların Suriye’de terörü desteklemelerinin yaşanmakta olan sorunların en önemli bölümünü teşkil ettiğinin bilinmesine rağmen bu aşamadan sonra samimi bir şekilde çözüme yönelim sergilenmesi halinde Suriye’nin işbirliği yapmaya hazır olduğunu da söyledi.
Konuşması sırasında “İnsani krizin sebebinin dış müdahaleler olduğu göz ardı edilemez” savını da dile getiren Caferi, “Suriye’nin kuzeyi ve güneyinde halkın kanını dökmek amacıyla düzenlenen saldırıların tümünün Ürdün ve Türkiye’de bulunan askeri istihbarat ve operasyon odalarında koordine edildiğinin artık bütün gözler önünde ifşa olmuş gerçekler haline geldiği” iddiasında da bulundu.
Beşar Caferi, Suriye’de yaşanmakta olan insani krizlerin çözümü için bu krizlerin sebeplerinin dürüstçe ortaya konulması nın gerektiğini de söylerken “Türkiye ve Ürdün’ün topraklarını silahlı terör gruplarının hizmetine açması karşısında sessiz durulduğu sürece Suriye’de insani krizin çözümünün mümkün olmayacağını” öne sürdü.
Washington Post Gazetesinde yayınlanan haberlere gönderme yaparak “ABD Merkezi İstihbaratının Türkiye, Katar ve Ürdün’de silahlı terör gruplarının askeri eğitimi ve lojistik desteği için yıllık 1 milyar dolar bütçe ayırdığını” ifade eden Caferi, bu bilgilerin hazırlanan raporlarda yer almamasının dikkat çekici olduğunu belirtti.
Caferi, konuşması sırasında ayrıca Wikileaks’ın Suudi Arabistan rejimi ile ilgili kamuoyuna sızdırdığı belgelerin Suudi rejimi, Katar ve Türkiye’ye ilişkin olarak dile getirilen iddialara da atıfta bulundu.ANKA