Mimarlar Odası Gaziantep Şube Başkanı Hasan Özgür Girişken, “Kamu yararına olmadığını düşündüğümüz sayısız imar uygulamasına gerekçelerini sıralayarak itiraz etmemize rağmen, yerel idareler tarafından itirazlarımızın tamamına yakını reddedilmekte. Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi’nin kamu adına açtığı ve sürmekte olan 60’ın üzerinde dava bulunmaktadır” dedi.
Son yıllarda yapılan imar uygulamalarının büyük bölümünde kamu faydası ilkesinin bir tarafa bırakıldığını söyleyen Girişken, düzenlediği basın toplantısında “Rant odaklı ve kısa vadede getiri sağlayan, ancak uzun vadede kentsel değer ve nitelik kaybına yol açacak ve telafisi mümkün olmayan hatalı kararların alındığını görmekteyiz” şeklinde konuştu.
Osmangazi Mahallesi, Metro AVM çevresi
Gaziantep’in vazgeçilmez yeşil aksı
Girişken,“Mimarlar Odası için büyük önem taşıyan planlama alanlarından bir tanesi olan Osmangazi Mahallesi, Metro AVM çevresi öncelikle Gaziantep’in vazgeçilmez yeşil aksı 100. Yıl Atatürk Parkı’nın bir parçasıdır. Parkın sportif tesisleri ve rekreasyon amaçları için ayrılan bu alanın önce Güney ve Batı kanatları yapılaşmaya açılmış, yüksek yoğunluklu konut alanları ve 15 katlı yapılar öngörülmüştür. Bu ilk etapta yapılan imar tadilatlarına Mimarlar Odası üç ayrı davayla itiraz etmiştir” diye konuştu.
Girişken konuşmasına şöyle devam etti: “Metro AVM kuzeyine denk gelen ve halen tamamlanmamış vaziyette bekleyen kapalı yüzme havuzu tesisinin bulunduğu kısım Kadıdeğirmeni 2. etap Kentsel Dönüşüm alanı adıyla konut yapılaşmasına açılmıştır. Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından 14 Ekim 2016 tarihinde onaylanan kararla yürürlüğe giren 1/25.000 ölçekli nazım imar planına geçtiğimiz ay dava açıldı. Son olarak aynı alanda Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin 18 Kasım 2016 tarihinde onayladığı kararla 1/25.000 ölçekli nazım imar planı revize edilmiş, ayrıca 1/5.000 ve 1/1.000 ölçekli planlarda yürürlüğe girmiştir. Mimarlar Odası kamu faydası gütmeyen, yeşil alanlara yüksel yoğunluklu konut yapılaşması getiren 100. Yıl Kültür Parkı’nın bütünlüğünü ve kentsel niteliğini zedeleyen bu plan tadilatına da hafta içerisinde dava açacaktır“ifadesini kullandı.
Fidanlık Mahallesi’ndeki imar
tadilatına da dava açacağız
Mimarlar Odası olarak Fidanlık Mahallesi’nde yapılan imar tadilatına da dava açacaklarını belirten Girişken, “Recep Koç Parkı’nın Harikalar Diyarı adıyla eğlence parkına dönüştürülmesi sırasında yapılan müdahalelerle zedelenen 1. derece Arkeolojik Sit alanı olan Batalhöyük’ün yanı başında yapılan imar tadilatıyla çevrede önemli bir yoğunluk artışına gidilmiş, 2 ile 4 kat arasında değişen yüksekliklerdeki yapılar 5 ve 6 katlı yapılardan oluşan bir konuş çevresine dönüştürülmüştür. Artan yoğunluk için yeterli sosyal tesis donatı alanı ayrılmadığı gibi yoğunluk ve yükseklik artışı için bir gerekçe sunulmamış, çevreye aykırı bir yapılaşma düzeni getirilmiştir” şeklinde açıklama yaptı.
2 Mart’ta Adıyaman Samsat merkezli depremin Gaziantep’te de güçlü bir şekilde hissedildiği vurgusu yapan Girişken, her orta büyüklükteki deprem sonrasında sorulan “Depreme ne kadar hazırlıklıyız” sorusunun bir kez daha gündeme geldiğini belirtti.
2011’de tespit edilen yeni fay
hatları önemli risk oluşturuyor
“Mevcut deprem haritasına göre Gaziantep kent merkezinin 3. derece deprem bölgesi olarak görünmesi ne yazık ki Gaziantep’te deprem tehlikesi bulunmadığı yönünde bir algı oluşturmaktadır” diyen Girişken, “Hem varlığı kesin olarak bilinen Kuzey ve Batı’daki aktif fay hatları, hem de 2011’de tespit edilen yeni fay hatları önemli risk oluşturuyor. Gaziantep’in depremsel durumunu gösteren harita 1996’dan bu yana güncellenmemiştir. Yeni bulgu ışığında deprem bölgesi haritasının güncellenmesi gerekirken, AFAD bu güncellemeyi 2015 yılında tamamlayacağını duyurmasına rağmen bu çalışmalar henüz tamamlanmamıştı. Bu gecikme deprem riskinin gerçek boyutlarının fark edilmesini engelliyor. Gaziantep’teki kaçak yapılaşma oranının yüksek olması, yapı üretim ve denetim sistemindeki aksaklıklar bu konudaki çalışmaların önemini ve aciliyetini arttırmaktadır” ifadelerine yer verdi.
“Diğer yandan olası bir afet durumunda süreci sağlıklı bir şekilde yönetebilecek Afet Müdahale Plan’nın işlerliği de değerlendirilmeli” diye tavsiyede bulunan Girişken, sözlerine şöyle devam etti: “Son yıllarda afet halinde toplanma ve müdahale merkezi olması gereken Metro Alışveriş Merkezi çevresi gibi birçok kamusal alan bu özelliğini kaybetmiş, ancak bunun gibi stratejik değişikliklerin acil durum planlarına ne şekilde yansıdığı belli değildir. Afet riskini azaltmak için atılacak adımların mevcut durum analizlerinin doğru yapılması planlanmanın işbirliği içerisinde ve şeffaf olarak yapılması, halkın sürece aktif katılımının sağlanması olduğunu hatırlatırız.”Erkan Günyolu
Son yıllarda yapılan imar uygulamalarının büyük bölümünde kamu faydası ilkesinin bir tarafa bırakıldığını söyleyen Girişken, düzenlediği basın toplantısında “Rant odaklı ve kısa vadede getiri sağlayan, ancak uzun vadede kentsel değer ve nitelik kaybına yol açacak ve telafisi mümkün olmayan hatalı kararların alındığını görmekteyiz” şeklinde konuştu.
Osmangazi Mahallesi, Metro AVM çevresi
Gaziantep’in vazgeçilmez yeşil aksı
Girişken,“Mimarlar Odası için büyük önem taşıyan planlama alanlarından bir tanesi olan Osmangazi Mahallesi, Metro AVM çevresi öncelikle Gaziantep’in vazgeçilmez yeşil aksı 100. Yıl Atatürk Parkı’nın bir parçasıdır. Parkın sportif tesisleri ve rekreasyon amaçları için ayrılan bu alanın önce Güney ve Batı kanatları yapılaşmaya açılmış, yüksek yoğunluklu konut alanları ve 15 katlı yapılar öngörülmüştür. Bu ilk etapta yapılan imar tadilatlarına Mimarlar Odası üç ayrı davayla itiraz etmiştir” diye konuştu.
Girişken konuşmasına şöyle devam etti: “Metro AVM kuzeyine denk gelen ve halen tamamlanmamış vaziyette bekleyen kapalı yüzme havuzu tesisinin bulunduğu kısım Kadıdeğirmeni 2. etap Kentsel Dönüşüm alanı adıyla konut yapılaşmasına açılmıştır. Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından 14 Ekim 2016 tarihinde onaylanan kararla yürürlüğe giren 1/25.000 ölçekli nazım imar planına geçtiğimiz ay dava açıldı. Son olarak aynı alanda Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin 18 Kasım 2016 tarihinde onayladığı kararla 1/25.000 ölçekli nazım imar planı revize edilmiş, ayrıca 1/5.000 ve 1/1.000 ölçekli planlarda yürürlüğe girmiştir. Mimarlar Odası kamu faydası gütmeyen, yeşil alanlara yüksel yoğunluklu konut yapılaşması getiren 100. Yıl Kültür Parkı’nın bütünlüğünü ve kentsel niteliğini zedeleyen bu plan tadilatına da hafta içerisinde dava açacaktır“ifadesini kullandı.
Fidanlık Mahallesi’ndeki imar
tadilatına da dava açacağız
Mimarlar Odası olarak Fidanlık Mahallesi’nde yapılan imar tadilatına da dava açacaklarını belirten Girişken, “Recep Koç Parkı’nın Harikalar Diyarı adıyla eğlence parkına dönüştürülmesi sırasında yapılan müdahalelerle zedelenen 1. derece Arkeolojik Sit alanı olan Batalhöyük’ün yanı başında yapılan imar tadilatıyla çevrede önemli bir yoğunluk artışına gidilmiş, 2 ile 4 kat arasında değişen yüksekliklerdeki yapılar 5 ve 6 katlı yapılardan oluşan bir konuş çevresine dönüştürülmüştür. Artan yoğunluk için yeterli sosyal tesis donatı alanı ayrılmadığı gibi yoğunluk ve yükseklik artışı için bir gerekçe sunulmamış, çevreye aykırı bir yapılaşma düzeni getirilmiştir” şeklinde açıklama yaptı.
2 Mart’ta Adıyaman Samsat merkezli depremin Gaziantep’te de güçlü bir şekilde hissedildiği vurgusu yapan Girişken, her orta büyüklükteki deprem sonrasında sorulan “Depreme ne kadar hazırlıklıyız” sorusunun bir kez daha gündeme geldiğini belirtti.
2011’de tespit edilen yeni fay
hatları önemli risk oluşturuyor
“Mevcut deprem haritasına göre Gaziantep kent merkezinin 3. derece deprem bölgesi olarak görünmesi ne yazık ki Gaziantep’te deprem tehlikesi bulunmadığı yönünde bir algı oluşturmaktadır” diyen Girişken, “Hem varlığı kesin olarak bilinen Kuzey ve Batı’daki aktif fay hatları, hem de 2011’de tespit edilen yeni fay hatları önemli risk oluşturuyor. Gaziantep’in depremsel durumunu gösteren harita 1996’dan bu yana güncellenmemiştir. Yeni bulgu ışığında deprem bölgesi haritasının güncellenmesi gerekirken, AFAD bu güncellemeyi 2015 yılında tamamlayacağını duyurmasına rağmen bu çalışmalar henüz tamamlanmamıştı. Bu gecikme deprem riskinin gerçek boyutlarının fark edilmesini engelliyor. Gaziantep’teki kaçak yapılaşma oranının yüksek olması, yapı üretim ve denetim sistemindeki aksaklıklar bu konudaki çalışmaların önemini ve aciliyetini arttırmaktadır” ifadelerine yer verdi.
“Diğer yandan olası bir afet durumunda süreci sağlıklı bir şekilde yönetebilecek Afet Müdahale Plan’nın işlerliği de değerlendirilmeli” diye tavsiyede bulunan Girişken, sözlerine şöyle devam etti: “Son yıllarda afet halinde toplanma ve müdahale merkezi olması gereken Metro Alışveriş Merkezi çevresi gibi birçok kamusal alan bu özelliğini kaybetmiş, ancak bunun gibi stratejik değişikliklerin acil durum planlarına ne şekilde yansıdığı belli değildir. Afet riskini azaltmak için atılacak adımların mevcut durum analizlerinin doğru yapılması planlanmanın işbirliği içerisinde ve şeffaf olarak yapılması, halkın sürece aktif katılımının sağlanması olduğunu hatırlatırız.”Erkan Günyolu