Çerez

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Çocukluğumda eve müsafir geldiğinde rahmetli babamlar ikram edilen içecek yanında mutlaka bir miktar çerez koyarlardı. Çerezde neler olmazdıki. Çorum’dan Leblebi, Muğla’dan bağdem, Kırşehir’den ceviz , Ordu’dan ve Giresun’dan fındık , Kayseri’den çekirdek, Malatya’dan kayısı kurusu, Bursa’dan dut kurusu, Aydın’dan kuru incir, İzmir’den kuru üzüm, Antalya’dan yer fıstığı vede en sevilen Gaziantep’den gelen Şam fıstığı bir karışım tabaklara konur, müsafirlerin yemesine sunulurdu.

Bende sehpaların arasında dolanır tek bir kaseden değil, bütün kaselerden bir iki diş çerezden sebeplenirdim. Bir ülkenin mozayık görünümünde çerez tabağında, her şehrin bir katkısının bulunduğu bir gerçekti. Bu çeşitlilik Tıpkı ülkenin insan mozayığı gibi, her yörenin çerez gıdalarının katılması ile bu karışım meydana gelmekte idi.

Çerez deyip geçmemek gerekir, bu tarımsal ürün Türkiye’de büyük bir pazarı teşkil etmekte. Konuyu duyunca hemen  ÇEREZ konusunu incelemek istedim. Çünki çerez önemli bir madde, bütün bir ülke ekonomisi hem tarımsal, hem ticari olarak herkesi ilgilendirmekte. Vereceğim rakkamlara inanmakta güçlük çekeceğinizi düşünmekteyim. Çünki Türkiye’de üretilen çerez türü gıda maddesinde üretim ile tüketim arasında %20 gibi ciddi bir fark bulunmaktadır. Türkiye’de 2013 yılı rakkamları ile 3.5 milyar dolar değerinde üretim olduğu Zıraat odalarının verilerinden anlaşılmakta. Tüketim değeri ise yine devlet istatistik değerlerinden alınan miktar 4.2 milyar dolar gözükmekte. Bunun 0.7 milyar dolarıda ithalat kaleminde yer almaktadır.

Şimdi filmi geriye sarıp arkasında neler olduğunu düşünmekte yarar vardır. Bu sektörde ithalat, tarım , üretim ve tüketim zincirinde çalışan  emekcileri de hesaba katarsak, çok büyük bir pastadan söz ettiğimiz göze çarpar. Bu kadar geniş bir sektörün bir yılda topladıkları emek ve hasatla toplanan değerde, Maliyeden sorumlu bir yetkili bakan , bir seferde devlet erkanının bindikleri zırhlı araçları satın almak için ödedikleri ücretle aynı değerde olduğunu söyledi. Bu konuya açıklık gelmesi için Araçlara harcanan para konusunda   ‘’ ÇEREZ ‘’ tabiri ilgimi çekti.

Bir parti lideri emekli vatandaşın insanca geçinmeleri için aldıkları maaşlarının az olduğundan, bir miktar arttırılacağının sözünü, emekli yurdum insanına vaad edince, Maliyeden sorumlu aynı zat ortaya atılarak:

-           Bu verilen boş bir vaat, bütçeye 4 milyar dolarlık yük getirir, gelir karşılığı  belirtilmemiş bir kalem giderin itibarı yoktur, kabul edilmesi mümkün olamaz  ,

gibi bir sözlerle itiraz etmesini halk çok garipsedi. 

Eğer bu rakkam bütçede içkinin yanında sunulan çerez kadar değerde ise, bundan neden kaçınılır, vede korkulur. Devlet erkanına yapılan zırhlı araç ithalatı eğer çerez kadar ise, neden konu  emekli vatandaşa ödenmesi için vaad edilen değerle aynı mertebede olunca isyan edilir ,  anlamakta güçlük çekmekteyim.

Bütçede görülmeyen giderler diye bir kalem vardır. Bu değerlerin içinde Cumhurun harcadığı ödenek de yer aldığını düşünmekteyim. 1000 odalı bir Sarayın sadece ısınma ve soğutma, elektrik ve bahçe bakım giderlerinin ne kadar olabileceğini hiç düşündünüzmü?

Bu konular biraz  incelense daha ne ÇEREZ ler  çıkar ortalığa diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına. 

 

Çerez