Gaziantep Baro Başkanı İskender Kahraman, 15 Temmuz darbe girişiminde beri sıkıntı çektiklerini ifade etti. Bölge Adliye Mahkemelerinin açılmasıyla ve oraya yapılan atamalarla beraber mevcut hâkim savcı kadrolarında sıkıntı yaşadıklarını kaydeden Kahraman, “15 Temmuz sonrası yapılan tasfiyeler neticesinde, çok az sayıda savcı ve hâkimle davaları yürütmek zorunda kaldık. Tabii bu bütün dava ve duruşmalarda etkisini gösterdi. Son 4-5 aydan beri bütün davalarda duruşmalar erteleniyor. Çünkü kadro yetersiz, mevcut hâkim ve savcıların da bunlara yetişmesi mümkün değildi. Son yapılan atamalar ve yetkilendirmelerle bu büyük ölçüde aşıldı. Yeni hâkim ve savcılarımız göreve başladı. Ben inanıyorum ki, bir aya kadar her şey düzene girmeye ve kararlar çıkmaya başlayacak” şeklinde konuştu.
Gaziantep Barosu’nun çiçeği burnunda başkanına “Piyasada işler kötü, ekonomi kötü olunca, genelde avukatların işleri artar deniliyor, nasıl işler iyi mi kötü mü?” diye sorduk, “Valla o öncedenmiş. Piyasada işler kötü olunca, avukatların işi iyi oluyordu, ama şimdi herkesin işi kötü olduğu için aldığınız icra takibinde de sonuçsuz kalıyorsunuz. Açtığınız ve sonuçlanan yargılamaların icra aşamasında sıkıntılar yaşıyoruz. Ekonomi kötü demek, para yok demek. Herkeste para olmayınca bizde de olmuyor. İşlerimiz sayı olarak artabilir, ama maddi olarak bize bir getirisi yok” yanıtını aldık. Kahraman’ın sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
Baro seçimleri nasıl geçti? Seçim sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz baro seçimlerinde iki aday yarıştık. Karşılık anlayış, hoşgörü ve saygı çerçevesinde bir seçim süreci atlattık. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de birisi kazanacaktı, biz kazandık. Ama seçim öncesinde de, seçim sonrasında da hep söyledik; seçimin kazananı, kaybedeni yoktur, Gaziantep Barosu kazanmıştır. Bundan sonra gerekli çalışmaları yürüteceğimizi beyan ettik. Ben 4 seneden beri Baro Yönetiminde bulunuyorum. Bir dönem genel sekreterlik, bir dönem başkanvekilliği görevini yürüttüm. Bu süreçte, mesleğimizden fedakârlık yaptık, işimizden, evimizden fedakârlık yaptık. Sürekli olarak meslektaşlarımızın problemlerini çözmeye yönelik çalışmalar yürüttük. Bunun sonucunda meslektaşlarımızda bir teveccühte bulundular, diye düşünüyorum.
Peki, ilk hedefiniz
ve çalışmanız ne oldu?
İdari bina ve otoparkla ilgili ciddi problemlerimiz vardı. Mevcut kullandığımız bir otopark var ama bin 300 fiili çalışan avukatımız var, 300’e yakın stajyerimiz var. Bunun hepsinin arabası olduğunu düşünürsek, takriben yeterli olmayacak. Seçim öncesinde vaatlerimiz arasındaydı ve seçimin hemen arkasından otopark ile ilgili çalışma başlattık. Büyükşehir belediyesi ile görüşmeler yaptık, bu konuda bize yardımcı olacaklarını söyledi. Yer tespiti için çalışmalara başlandı. Hem mevcut yerin, hem alternatif yerlerin değerlendirilmesi ile ilgili yakın zamanda bir proje çıkaracağımızı düşünüyorum.
Neler yapmak istiyorsunuz?
İki senelik bir görev için seçildik. Bu iki senede stajyerlerimizin, meslektaşlarımızın daha rahat bir ortamda avukatlık mesleğini icra etmelerini sağlamak yanında, adliyedeki fiziki şartların iyileştirilmesi için uğraşacağız. Biz elimizden geldiği kadar, meslekte fırsatçılık yapan, aracı kullanan sigorta ve tazminat davaları gibi, bunların önüne geçerek, bu tür davaların daha çok meslektaşlara yayılmasını sağlamak. Mesela uzlaşmacı kurumu var, bunların avukat arkadaşlarımıza daha çok yardımlaşması ve daha çok ekonomik katkı sağlamasını sağlamak. CMK düzenlemeleri ile ilgili genel yasal düzenlemeler, tabii ama bununla ilgili gerekli başvuruları yapmak, daha başvuru yapıldı. Avukatlık yasa tasarısı ve bununla ilgili Adalet Bakanlığı’nın çalışma sonuçları bekleniyor. Bunları yapabilirsek, iki seneyi başarılı bir şekilde geçirdiğimize inanmış olacağız.
Geçen dönem ülke gündemi ile ilgili, bölge baroları ile işbirliği içerisinde hareket eden bir baro yönetimi oldu. Bu dönem nasıl bir çalışma yapmayı düşünüyorsunuz?
Ülke gündemi ile Barolar her zaman iç içedir. Yani, sosyal veya toplumsal olaylar her zaman Baro’nun çalışma felsefesinde avukatlık Kanunu’nda da belirtildiği şekilde müdahil olması ve bununla ilgili çalışmalar yapması gerekmekte. Biz de bu yönde tabii toplumsal olaylara, davalara müdahilliğimiz devam edecek. Bölge Baroları, 5 Baro’dan oluşmaktadır. Onlarla ilişkimiz devam etmekte, yine diğer Baro Başkanlıkları seçiminde iki yeni arkadaşımızla, onlarla da düzenli ilişkimiz devam ediyor. Tabi ki ülkenin ortak sorunları ile ilgili, ortak gündemi ile ilgili sadece beş Baro değil, tüm Barolarla beraber çalışırız.
FETÖ operasyonları nedeniyle Adliye kadrolarından oldukça yoğun tasfiyeler oldu. Bu durum adaletin işleyişini kuşkusuz daha da yavaşlattı, nasıl oluyor işler?
Biz 15 Temmuz’dan beri ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Gerçi bizim sıkıntılarımız Haziran Ay’ında başladı. Bölge Adliye Mahkemelerinin açılmasıyla ve oraya yapılan atamalarla beraber, mevcut hâkim ve savcı kadromuz çok azalmıştı. 15 Temmuz sonrası yapılan tasfiyeler neticesinde, çok az sayıda savcı ve hâkimle işleri yürütmek zorunda kaldık. Tabii bu bütün dava ve duruşmalarda etkisini gösterdi. Son 4-5 aydan beri, bütün davalarda duruşmalar ertelendi. Çünkü kadro yetersiz ve mevcut hâkim ve savcıların da bunlara yetişmesi mümkün değildi. Ama son yapılan atamalar ve yetkilendirmelerle bu durum büyük ölçüde aşıldı. Yeni hâkim ve savcılarımız da göreve başladı, bütün duruşma ve davalara bakıyorlar. Ben inanıyorum ki, bir aya kadar her şey düzene binmeye başlayacak ve kararlar çıkmaya başlayacaktır.
Sizin kadro takviyesi konusunda Baro olarak girişimleriniz var mı?
Komisyonumuzla bununla ilgili çalışmalar yaptık, Adalet Bakanlığına Barolar nezdinde başvurular yapılmıştı. İmzalar attık ve bununla ilgili görüşmelere katıldık. Bu süreçten sonra stajı tam bitmeyen hâkim ve savcıların ataması yapıldı. Çünkü Adalet Bakanlığı da bunun bir an önce çözülmesi gerektiğinin farkındaydı. Ortak akılla bu işler bu noktaya geldi.
Şu anda aktif kaç üyeniz var acaba?
Bin 280 civarında. Yeni avukatlık ruhsatı alanlar olduğu için sayıyı karıştırabiliyoruz. Her avukat arkadaşımızın branşı ayrı ve bu avukat arkadaşımızın kendi tercihleridir. Hangi alanda avukatlık yapmak istiyorlarsa, o yönde kendilerine bir yol çiziyorlar. Sadece o davaları almak suretiyle, bu davaları alma yoluna gidiyorlar. Mesela birisi ben ceza davalarına bakacağım diyor, ama bütün davalara bakan arkadaşlarımız da bulunmaktadır. Branşlaşan avukat sayımız, branşlaşmayan avukatlardan sayıca çok az.
Piyasada işler kötü, ekonomi kötü olunca, genelde avukatların işleri artar deniliyor, nasıl işler iyi mi kötü mü?
Valla o öncedenmiş. Piyasada işler kötü olunca avukatların işi iyi oluyordu, ama şimdi herkesin işi kötü olduğu için aldığınız icra takibinde de sonuçsuz kalıyorsunuz. Açtığınız ve sonuçlanan yargılamaların icra aşamasında sıkıntılar yaşıyoruz. Ekonomi kötü demek, para yok demek. Para herkes de olmayınca bizde de olmuyor. İşlerimiz sayı olarak artabilir, ama maddi olarak bize bir getirisi yok.
Avukat sayısı yeterli mi?
Avukat sayımız fazlasıyla yeterli, hatta yeni açılan Hukuk Fakültelerinden dolayı yeni mezun sayımız çok fazla. Bizim şu anda 320 civarında stajyerimiz var, ben göreve başladığım günden bu yana, 50-55 civarında ruhsat verdim. Hüseyin Karataş
Gaziantep Barosu’nun çiçeği burnunda başkanına “Piyasada işler kötü, ekonomi kötü olunca, genelde avukatların işleri artar deniliyor, nasıl işler iyi mi kötü mü?” diye sorduk, “Valla o öncedenmiş. Piyasada işler kötü olunca, avukatların işi iyi oluyordu, ama şimdi herkesin işi kötü olduğu için aldığınız icra takibinde de sonuçsuz kalıyorsunuz. Açtığınız ve sonuçlanan yargılamaların icra aşamasında sıkıntılar yaşıyoruz. Ekonomi kötü demek, para yok demek. Herkeste para olmayınca bizde de olmuyor. İşlerimiz sayı olarak artabilir, ama maddi olarak bize bir getirisi yok” yanıtını aldık. Kahraman’ın sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
Baro seçimleri nasıl geçti? Seçim sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz baro seçimlerinde iki aday yarıştık. Karşılık anlayış, hoşgörü ve saygı çerçevesinde bir seçim süreci atlattık. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de birisi kazanacaktı, biz kazandık. Ama seçim öncesinde de, seçim sonrasında da hep söyledik; seçimin kazananı, kaybedeni yoktur, Gaziantep Barosu kazanmıştır. Bundan sonra gerekli çalışmaları yürüteceğimizi beyan ettik. Ben 4 seneden beri Baro Yönetiminde bulunuyorum. Bir dönem genel sekreterlik, bir dönem başkanvekilliği görevini yürüttüm. Bu süreçte, mesleğimizden fedakârlık yaptık, işimizden, evimizden fedakârlık yaptık. Sürekli olarak meslektaşlarımızın problemlerini çözmeye yönelik çalışmalar yürüttük. Bunun sonucunda meslektaşlarımızda bir teveccühte bulundular, diye düşünüyorum.
Peki, ilk hedefiniz
ve çalışmanız ne oldu?
İdari bina ve otoparkla ilgili ciddi problemlerimiz vardı. Mevcut kullandığımız bir otopark var ama bin 300 fiili çalışan avukatımız var, 300’e yakın stajyerimiz var. Bunun hepsinin arabası olduğunu düşünürsek, takriben yeterli olmayacak. Seçim öncesinde vaatlerimiz arasındaydı ve seçimin hemen arkasından otopark ile ilgili çalışma başlattık. Büyükşehir belediyesi ile görüşmeler yaptık, bu konuda bize yardımcı olacaklarını söyledi. Yer tespiti için çalışmalara başlandı. Hem mevcut yerin, hem alternatif yerlerin değerlendirilmesi ile ilgili yakın zamanda bir proje çıkaracağımızı düşünüyorum.
Neler yapmak istiyorsunuz?
İki senelik bir görev için seçildik. Bu iki senede stajyerlerimizin, meslektaşlarımızın daha rahat bir ortamda avukatlık mesleğini icra etmelerini sağlamak yanında, adliyedeki fiziki şartların iyileştirilmesi için uğraşacağız. Biz elimizden geldiği kadar, meslekte fırsatçılık yapan, aracı kullanan sigorta ve tazminat davaları gibi, bunların önüne geçerek, bu tür davaların daha çok meslektaşlara yayılmasını sağlamak. Mesela uzlaşmacı kurumu var, bunların avukat arkadaşlarımıza daha çok yardımlaşması ve daha çok ekonomik katkı sağlamasını sağlamak. CMK düzenlemeleri ile ilgili genel yasal düzenlemeler, tabii ama bununla ilgili gerekli başvuruları yapmak, daha başvuru yapıldı. Avukatlık yasa tasarısı ve bununla ilgili Adalet Bakanlığı’nın çalışma sonuçları bekleniyor. Bunları yapabilirsek, iki seneyi başarılı bir şekilde geçirdiğimize inanmış olacağız.
Geçen dönem ülke gündemi ile ilgili, bölge baroları ile işbirliği içerisinde hareket eden bir baro yönetimi oldu. Bu dönem nasıl bir çalışma yapmayı düşünüyorsunuz?
Ülke gündemi ile Barolar her zaman iç içedir. Yani, sosyal veya toplumsal olaylar her zaman Baro’nun çalışma felsefesinde avukatlık Kanunu’nda da belirtildiği şekilde müdahil olması ve bununla ilgili çalışmalar yapması gerekmekte. Biz de bu yönde tabii toplumsal olaylara, davalara müdahilliğimiz devam edecek. Bölge Baroları, 5 Baro’dan oluşmaktadır. Onlarla ilişkimiz devam etmekte, yine diğer Baro Başkanlıkları seçiminde iki yeni arkadaşımızla, onlarla da düzenli ilişkimiz devam ediyor. Tabi ki ülkenin ortak sorunları ile ilgili, ortak gündemi ile ilgili sadece beş Baro değil, tüm Barolarla beraber çalışırız.
FETÖ operasyonları nedeniyle Adliye kadrolarından oldukça yoğun tasfiyeler oldu. Bu durum adaletin işleyişini kuşkusuz daha da yavaşlattı, nasıl oluyor işler?
Biz 15 Temmuz’dan beri ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Gerçi bizim sıkıntılarımız Haziran Ay’ında başladı. Bölge Adliye Mahkemelerinin açılmasıyla ve oraya yapılan atamalarla beraber, mevcut hâkim ve savcı kadromuz çok azalmıştı. 15 Temmuz sonrası yapılan tasfiyeler neticesinde, çok az sayıda savcı ve hâkimle işleri yürütmek zorunda kaldık. Tabii bu bütün dava ve duruşmalarda etkisini gösterdi. Son 4-5 aydan beri, bütün davalarda duruşmalar ertelendi. Çünkü kadro yetersiz ve mevcut hâkim ve savcıların da bunlara yetişmesi mümkün değildi. Ama son yapılan atamalar ve yetkilendirmelerle bu durum büyük ölçüde aşıldı. Yeni hâkim ve savcılarımız da göreve başladı, bütün duruşma ve davalara bakıyorlar. Ben inanıyorum ki, bir aya kadar her şey düzene binmeye başlayacak ve kararlar çıkmaya başlayacaktır.
Sizin kadro takviyesi konusunda Baro olarak girişimleriniz var mı?
Komisyonumuzla bununla ilgili çalışmalar yaptık, Adalet Bakanlığına Barolar nezdinde başvurular yapılmıştı. İmzalar attık ve bununla ilgili görüşmelere katıldık. Bu süreçten sonra stajı tam bitmeyen hâkim ve savcıların ataması yapıldı. Çünkü Adalet Bakanlığı da bunun bir an önce çözülmesi gerektiğinin farkındaydı. Ortak akılla bu işler bu noktaya geldi.
Şu anda aktif kaç üyeniz var acaba?
Bin 280 civarında. Yeni avukatlık ruhsatı alanlar olduğu için sayıyı karıştırabiliyoruz. Her avukat arkadaşımızın branşı ayrı ve bu avukat arkadaşımızın kendi tercihleridir. Hangi alanda avukatlık yapmak istiyorlarsa, o yönde kendilerine bir yol çiziyorlar. Sadece o davaları almak suretiyle, bu davaları alma yoluna gidiyorlar. Mesela birisi ben ceza davalarına bakacağım diyor, ama bütün davalara bakan arkadaşlarımız da bulunmaktadır. Branşlaşan avukat sayımız, branşlaşmayan avukatlardan sayıca çok az.
Piyasada işler kötü, ekonomi kötü olunca, genelde avukatların işleri artar deniliyor, nasıl işler iyi mi kötü mü?
Valla o öncedenmiş. Piyasada işler kötü olunca avukatların işi iyi oluyordu, ama şimdi herkesin işi kötü olduğu için aldığınız icra takibinde de sonuçsuz kalıyorsunuz. Açtığınız ve sonuçlanan yargılamaların icra aşamasında sıkıntılar yaşıyoruz. Ekonomi kötü demek, para yok demek. Para herkes de olmayınca bizde de olmuyor. İşlerimiz sayı olarak artabilir, ama maddi olarak bize bir getirisi yok.
Avukat sayısı yeterli mi?
Avukat sayımız fazlasıyla yeterli, hatta yeni açılan Hukuk Fakültelerinden dolayı yeni mezun sayımız çok fazla. Bizim şu anda 320 civarında stajyerimiz var, ben göreve başladığım günden bu yana, 50-55 civarında ruhsat verdim. Hüseyin Karataş
RSS