Keş, “İhtiyaçtan fazla ev yapılıyor, ama sonumuz ne olur bilemiyoruz. Çünkü fiyatlar yüksek olunca talep az oluyor. Bu da bizi olumsuz etkiliyor” diyor
Elektrikçiler Odası Başkanı Sadık Keş, işlerin durgunluğundan söz ederken önemli bir yaraya parmak basıyor. “Gaziantep’te kira bin lira iken başkentte ise 500 TL’ye. Oysa, tam tersi olması gerekir. Asgari ücret bile 1.300 TL iken, ev kirası nasıl bin lira. Ben bu duruma çok şaşırıyorum. Bu fiyatlardan dolayı inşaat işi de durgun. Dolayısıyla bizim işimizde de durgunluk var. İnşaatçılar kışın şantiyeye başlıyor. Bu kış sayı bakımından temeli atılan inşaat sayısı az. Esnafın önü açılmazsa eğer ülke genelinde durum kötüye gider. Kişi evine ekmek götüremediğinde hırsızlığa bile başvuracaktır. Gaziantep bu yönden sıkıntılı bir il” diyor.
Borçsuz esnaf mı var?
Devletin kredi desteğini için herhangi bir yere borcun olmaması gerek, sicilinin temiz olması gerek. Borcu olmayan kişi de yok zaten. Önemli olan borcu olan kişilere yardımcı olup onları ayakta tutabilmek. Ben oda başkanıyım ama benim de borcum var. Ben başkan iken bu haldeysem üyelerimizi düşünemiyorum. Onlar nasıl borçsuz olsun. Geçinmek o kadar zor olmuş ki artık, bin lira kira verilen bir yerde asgari ücret 1.300 TL civarında, insanların bununla nasıl geçimini sağlanması bekleniyor.
SABAH- Esnafın durumunu değerlendirir misiniz?
SADIK KEŞ- Şu anda işçi sorunumuz çok fazla, eleman yetişmiyor. Esnafın belirli bir geliri yok, hatta para kazanamıyor artık. İndirimlerden dolayı çok büyük kayıp içinde. Oda’ya kaydı olan kişi bir işi 2 bin TL’ye yapıyorsa, Odaya kaydı olmayan kişi 1.500.00 TL’ye yapıyor. Halk ucuzu seçerek Odaya kaydı olmayanı tercih ediyor. Bu durum da esnafımızı mağdur ediyor. Müteahhit firma işçiye yaptığı çalışma karşılığında bir daire veriyor. Daire karşılığında iş verildikten sonra Müteahhit firma daireyi bizim üyeye 200.00 TL’ye veriyor. Esnaf o işi yaptığı daireyi aldıktan sonra, nakit sıkıntısı olduğu için satmak zorunda kalıyor. Bu defa 200.00 TL’ye aldığı daireyi 180.00-170.00 TL’ye satmak zorunda kalıyor. Esnaf burada işçinin parasını vermiş olabilir, ama kendisine pek bir para kalmıyor.
SABAH- Elektrikçi esnafından aldığınız en yoğun şikâyetler nelerdir?
SADIK KEŞ- Esnafımızın en büyük sorunu Odaya kayıtlı olmayan kişilerin müteahhit firmalar ile anlaşıp işlerini ellerinden almaları. Odaya kayıtlı olmayan kişilere iş yaptırılmamasını istiyoruz. Elektrik önemli bir iştir. Belgesi olmayan kişiye canınızı emanet etmenizi istemiyoruz. Tesisatta bir eksiklik olduğu zaman, bunu canınızla ödersiniz çünkü elektrik basit bir iş değil. Geçen gün bir semtte bir kadına elektrik çarpmıştı. Nedeni kalitesiz tesisat yapımı. Ucuz olsun diye canınızdan olmayın
SABAH- Piyasayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
SADIK KEŞ- İnşaatlarda yükselme var, yalnız Gaziantep’te inşaatta daire satışı yok. Müteahhitler de yavaş yavaş yapıyorlar işlerini, çünkü daire alan yok. Gaziantep’te kira bin lira iken başkentte ise 500 TL’ye. Tam tersi olması gerekiyor bu durumun. Asgari ücret bile 1.300 TL iken ev kirası nasıl 1 milyon oluyor. bende bu duruma çok şaşırdım. Bu fiyatlardan dolayı inşaat işi de durgun. Dolayısıyla bizim işimizde de durgunluk var. İnşaatçılar kışın şantiyeye başlıyor. Bu kış sayı bakımından temeli atılan inşaat sayısı az. Esnafın önü açılmazsa eğer ülke genelinde durumlar kötüye gider. Kişi evine ekmek götüremediğinde hırsızlığa bile başvuracaktır. Gaziantep bu yönden sıkıntılı bir il.
SABAH- Suriyelilerin esnafınıza olumlu ya da olumsuz etkileri neleroldu?
SADIK KEŞ- Suriyelilerin olumlu yönü bizim işçi bulma sorunumuzu azalttı. Buradan kaynaklanan tek sıkıntımız onların Türkçe bizimde Arapça bilmememiz. Esnaf Odalara Birliğimiz bununla ilgili bir çalışma yaptı. Türkçe öğrenmek için müracaat eden kişilere günlük 13.00 TL vermektedir. Suriyelilerle aramızdaki sorun da kalkmış olacak.
SABAH- Elektrikçilik tehlikeli bir meslek , güvenliğiniz açısından ne gibi önlemler alıyorsunuz?
SADIK KEŞ- Elektrikle ilgili zaman zaman seminer veriyoruz. Esnafımıza daima telefonlarıyla da mesaj atarak uyarı gönderiyoruz. Hiçbir şey canınızdan kıymetli değildir. Önlem almadan bir elektrik işine kalkıştığınız zaman, geride cansız bedeniniz ve evliyseniz çocuklarınız, eşiniz kalacaktır. Bunları düşünerek hareket etmeliler. Uyarı sistemimiz olmadan önce elektrik çarpma sonucu ölen üyelerimizde oluyordu, ama şu anda ölen yok. Ustalarımızı uyarıyoruz onlar da çıraklarını uyarıyor. İş güvenliği dersleri almalarını öneriyoruz ve zaman zaman burada da eğitim veriyoruz.
SABAH- Odanıza kayıtlı kaç elektrikçi var?
SADIK KEŞ- Odaya kayıtlı olarak 380 üyemiz var. Bunların dışında Ticaret Odası’na kayıtlı olanlar da var, onların da sayıları 400 civarında. Üye olarak çalışanlar kadar da üye olmadan yani kaçak olarak çalışanlar var. Bunlar için önlem alamıyoruz. Müteahhit firma eğer işi üye olmayan birine veriyorsa, bizim yapacağımız bir şey yok. Çünkü müteahhit bu kişileri yanında sigortalı olarak çalışıyor ve bu bezim işçim diyor. O zaman engel olamıyoruz. Ama kaçak olarak çalışanlarında bir eğitimden geçmelerini istiyoruz.
SABAH- Elektrikçiler sitesi var mı, eğer yoksa böyle bir çalışma yapıyor musunuz?
SADIK KEŞ- Kendimize ait bir sitemiz yok. Ama birkaç projemiz var bu konuda. En önemlisi de yapabileceğimiz bir yer. Toptancılara ait bir site düşünüyoruz. Şöyle bir durum da var, mahallede oturan bir kişinin lambası patladı ve değiştirilmesi gerek. Kişi mahalleden siteye gidemez. Yani mahallede bir elektrikçi dükkanının olması lazım. Büyük işlerle uğraşan kişiler yapacağımız sitede yer alabilecek. Mesela 150.00-200.00 TL kira parası veren bir kişi yol parasını verip sırf bir lamba için siteye kadar gidemez. Esnafta orada müşteri bulamaz. Orada malzeme satışı yapanları toplayabiliriz. Site olursa eğer kişi orada 50 TL’ye de 1.500 TL’ye de bir avize bulabilecek. Yani tamir işi yapanları değil de satış yapanları götürmeyi düşünüyoruz.
SABAH- Elektrikçi ustası nasıl yetişiyor, eskisi gibi usta çırak eğitimi mi yoksa meslek okullarından gelenler var mı?
SADIK KEŞ- Şu anda meslek okullarından daha çok stajyerlik için geliyorlar. Eskiden kişi çekirdekten yetişerek geliyordu. Ama şu anda kişi okuyor ve liseyi bitirdiği zaman mesleğini seçiyor. Kişi bu zamana kadar elektrikten anlamayan biri iken aniden o işe atılıyor. Şöyle bir söz var “Ağaç yaş iken eğilir.” Kişi küçükken bu mesleğin eğitimini almış olması gerekir. Eskiden çıraklar daha saygılıydı ve işleri daha çabuk öğreniyorlardı. Okul olmadığı için daha iyi bir sanatkar olunuyordu. Yeni çıkan 4+4+4 sistemi zorunluluğu olduğu içinde kişi hem okul hem de işle ilgilenemiyor. Durum böyle olunca da çıraklık olmuyor. Eğitimden sonra eski çırak-usta ilişkisi kalmadı. Üniversite mezunu ya da lise mezunu olan birine al şu süpürgeyi kapıyı süpür denildiğinde, ben okul okudum bunu yapmak için mi okudum diyerek tersliyor. Bu durum pek hoş olmasa da yaşanıyor.
SABAH- Gaziantep’te inşaat sektörü hızlı bir şekilde ilerliyor gibi görünüyor oysa. Bu durum sizin de işlerinizin iyi olduğu anlamına gelir aslında...
SADIK KEŞ- Korsan çalışan kişilere firma işleri verdiği için esnafımızın işi geriliyor. Bu defa da üyelerimiz rekabete giriyor ve para kazanamıyor. İhtiyaçtan fazla ev yapılıyor, ama sonumuz ne olur bilemiyoruz. Çünkü fiyatlar yüksek olunca talep az oluyor. Bu da bizi olumsuz etkiliyor.
SABAH- Devletin elektrikçilere verdiği destek var mı, varsa bunu yeterli buluyor musunuz?
SADIK KEŞ- Esnafa 30 bin TL’ye yakın faizsiz kredi verildi. Miktar az ve faizsiz olduğu için bu projeye çok talep oldu ve çabuk kapandı. Devletin kredi desteğini için herhangi bir yere borcun olmaması gerek, sicilinin temiz olması gerek. Borcu olmayan kişi de yok zaten. Önemli olan borcu olan kişilere yardımcı olup onları ayakta tutabilmek. Ben oda başkanıyım ama benim de borcum var. Ben başkan iken bu haldeysem üyelerimizi düşünemiyorum. Onlar nasıl borçsuz olsun. Geçinmek o kadar zor olmuş ki artık, bin lira kira verilen bir yerde asgari ücret 1.300 TL civarında, insanların bununla nasıl geçimini sağlanması bekleniyor. Bir evde 3 kişi çalışmazsa eğer geçim çok zor. Çiçek Bayram- Adem Kesenek
Elektrikçiler Odası Başkanı Sadık Keş, işlerin durgunluğundan söz ederken önemli bir yaraya parmak basıyor. “Gaziantep’te kira bin lira iken başkentte ise 500 TL’ye. Oysa, tam tersi olması gerekir. Asgari ücret bile 1.300 TL iken, ev kirası nasıl bin lira. Ben bu duruma çok şaşırıyorum. Bu fiyatlardan dolayı inşaat işi de durgun. Dolayısıyla bizim işimizde de durgunluk var. İnşaatçılar kışın şantiyeye başlıyor. Bu kış sayı bakımından temeli atılan inşaat sayısı az. Esnafın önü açılmazsa eğer ülke genelinde durum kötüye gider. Kişi evine ekmek götüremediğinde hırsızlığa bile başvuracaktır. Gaziantep bu yönden sıkıntılı bir il” diyor.
Borçsuz esnaf mı var?
Devletin kredi desteğini için herhangi bir yere borcun olmaması gerek, sicilinin temiz olması gerek. Borcu olmayan kişi de yok zaten. Önemli olan borcu olan kişilere yardımcı olup onları ayakta tutabilmek. Ben oda başkanıyım ama benim de borcum var. Ben başkan iken bu haldeysem üyelerimizi düşünemiyorum. Onlar nasıl borçsuz olsun. Geçinmek o kadar zor olmuş ki artık, bin lira kira verilen bir yerde asgari ücret 1.300 TL civarında, insanların bununla nasıl geçimini sağlanması bekleniyor.
SABAH- Esnafın durumunu değerlendirir misiniz?
SADIK KEŞ- Şu anda işçi sorunumuz çok fazla, eleman yetişmiyor. Esnafın belirli bir geliri yok, hatta para kazanamıyor artık. İndirimlerden dolayı çok büyük kayıp içinde. Oda’ya kaydı olan kişi bir işi 2 bin TL’ye yapıyorsa, Odaya kaydı olmayan kişi 1.500.00 TL’ye yapıyor. Halk ucuzu seçerek Odaya kaydı olmayanı tercih ediyor. Bu durum da esnafımızı mağdur ediyor. Müteahhit firma işçiye yaptığı çalışma karşılığında bir daire veriyor. Daire karşılığında iş verildikten sonra Müteahhit firma daireyi bizim üyeye 200.00 TL’ye veriyor. Esnaf o işi yaptığı daireyi aldıktan sonra, nakit sıkıntısı olduğu için satmak zorunda kalıyor. Bu defa 200.00 TL’ye aldığı daireyi 180.00-170.00 TL’ye satmak zorunda kalıyor. Esnaf burada işçinin parasını vermiş olabilir, ama kendisine pek bir para kalmıyor.
SABAH- Elektrikçi esnafından aldığınız en yoğun şikâyetler nelerdir?
SADIK KEŞ- Esnafımızın en büyük sorunu Odaya kayıtlı olmayan kişilerin müteahhit firmalar ile anlaşıp işlerini ellerinden almaları. Odaya kayıtlı olmayan kişilere iş yaptırılmamasını istiyoruz. Elektrik önemli bir iştir. Belgesi olmayan kişiye canınızı emanet etmenizi istemiyoruz. Tesisatta bir eksiklik olduğu zaman, bunu canınızla ödersiniz çünkü elektrik basit bir iş değil. Geçen gün bir semtte bir kadına elektrik çarpmıştı. Nedeni kalitesiz tesisat yapımı. Ucuz olsun diye canınızdan olmayın
SABAH- Piyasayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
SADIK KEŞ- İnşaatlarda yükselme var, yalnız Gaziantep’te inşaatta daire satışı yok. Müteahhitler de yavaş yavaş yapıyorlar işlerini, çünkü daire alan yok. Gaziantep’te kira bin lira iken başkentte ise 500 TL’ye. Tam tersi olması gerekiyor bu durumun. Asgari ücret bile 1.300 TL iken ev kirası nasıl 1 milyon oluyor. bende bu duruma çok şaşırdım. Bu fiyatlardan dolayı inşaat işi de durgun. Dolayısıyla bizim işimizde de durgunluk var. İnşaatçılar kışın şantiyeye başlıyor. Bu kış sayı bakımından temeli atılan inşaat sayısı az. Esnafın önü açılmazsa eğer ülke genelinde durumlar kötüye gider. Kişi evine ekmek götüremediğinde hırsızlığa bile başvuracaktır. Gaziantep bu yönden sıkıntılı bir il.
SABAH- Suriyelilerin esnafınıza olumlu ya da olumsuz etkileri neleroldu?
SADIK KEŞ- Suriyelilerin olumlu yönü bizim işçi bulma sorunumuzu azalttı. Buradan kaynaklanan tek sıkıntımız onların Türkçe bizimde Arapça bilmememiz. Esnaf Odalara Birliğimiz bununla ilgili bir çalışma yaptı. Türkçe öğrenmek için müracaat eden kişilere günlük 13.00 TL vermektedir. Suriyelilerle aramızdaki sorun da kalkmış olacak.
SABAH- Elektrikçilik tehlikeli bir meslek , güvenliğiniz açısından ne gibi önlemler alıyorsunuz?
SADIK KEŞ- Elektrikle ilgili zaman zaman seminer veriyoruz. Esnafımıza daima telefonlarıyla da mesaj atarak uyarı gönderiyoruz. Hiçbir şey canınızdan kıymetli değildir. Önlem almadan bir elektrik işine kalkıştığınız zaman, geride cansız bedeniniz ve evliyseniz çocuklarınız, eşiniz kalacaktır. Bunları düşünerek hareket etmeliler. Uyarı sistemimiz olmadan önce elektrik çarpma sonucu ölen üyelerimizde oluyordu, ama şu anda ölen yok. Ustalarımızı uyarıyoruz onlar da çıraklarını uyarıyor. İş güvenliği dersleri almalarını öneriyoruz ve zaman zaman burada da eğitim veriyoruz.
SABAH- Odanıza kayıtlı kaç elektrikçi var?
SADIK KEŞ- Odaya kayıtlı olarak 380 üyemiz var. Bunların dışında Ticaret Odası’na kayıtlı olanlar da var, onların da sayıları 400 civarında. Üye olarak çalışanlar kadar da üye olmadan yani kaçak olarak çalışanlar var. Bunlar için önlem alamıyoruz. Müteahhit firma eğer işi üye olmayan birine veriyorsa, bizim yapacağımız bir şey yok. Çünkü müteahhit bu kişileri yanında sigortalı olarak çalışıyor ve bu bezim işçim diyor. O zaman engel olamıyoruz. Ama kaçak olarak çalışanlarında bir eğitimden geçmelerini istiyoruz.
SABAH- Elektrikçiler sitesi var mı, eğer yoksa böyle bir çalışma yapıyor musunuz?
SADIK KEŞ- Kendimize ait bir sitemiz yok. Ama birkaç projemiz var bu konuda. En önemlisi de yapabileceğimiz bir yer. Toptancılara ait bir site düşünüyoruz. Şöyle bir durum da var, mahallede oturan bir kişinin lambası patladı ve değiştirilmesi gerek. Kişi mahalleden siteye gidemez. Yani mahallede bir elektrikçi dükkanının olması lazım. Büyük işlerle uğraşan kişiler yapacağımız sitede yer alabilecek. Mesela 150.00-200.00 TL kira parası veren bir kişi yol parasını verip sırf bir lamba için siteye kadar gidemez. Esnafta orada müşteri bulamaz. Orada malzeme satışı yapanları toplayabiliriz. Site olursa eğer kişi orada 50 TL’ye de 1.500 TL’ye de bir avize bulabilecek. Yani tamir işi yapanları değil de satış yapanları götürmeyi düşünüyoruz.
SABAH- Elektrikçi ustası nasıl yetişiyor, eskisi gibi usta çırak eğitimi mi yoksa meslek okullarından gelenler var mı?
SADIK KEŞ- Şu anda meslek okullarından daha çok stajyerlik için geliyorlar. Eskiden kişi çekirdekten yetişerek geliyordu. Ama şu anda kişi okuyor ve liseyi bitirdiği zaman mesleğini seçiyor. Kişi bu zamana kadar elektrikten anlamayan biri iken aniden o işe atılıyor. Şöyle bir söz var “Ağaç yaş iken eğilir.” Kişi küçükken bu mesleğin eğitimini almış olması gerekir. Eskiden çıraklar daha saygılıydı ve işleri daha çabuk öğreniyorlardı. Okul olmadığı için daha iyi bir sanatkar olunuyordu. Yeni çıkan 4+4+4 sistemi zorunluluğu olduğu içinde kişi hem okul hem de işle ilgilenemiyor. Durum böyle olunca da çıraklık olmuyor. Eğitimden sonra eski çırak-usta ilişkisi kalmadı. Üniversite mezunu ya da lise mezunu olan birine al şu süpürgeyi kapıyı süpür denildiğinde, ben okul okudum bunu yapmak için mi okudum diyerek tersliyor. Bu durum pek hoş olmasa da yaşanıyor.
SABAH- Gaziantep’te inşaat sektörü hızlı bir şekilde ilerliyor gibi görünüyor oysa. Bu durum sizin de işlerinizin iyi olduğu anlamına gelir aslında...
SADIK KEŞ- Korsan çalışan kişilere firma işleri verdiği için esnafımızın işi geriliyor. Bu defa da üyelerimiz rekabete giriyor ve para kazanamıyor. İhtiyaçtan fazla ev yapılıyor, ama sonumuz ne olur bilemiyoruz. Çünkü fiyatlar yüksek olunca talep az oluyor. Bu da bizi olumsuz etkiliyor.
SABAH- Devletin elektrikçilere verdiği destek var mı, varsa bunu yeterli buluyor musunuz?
SADIK KEŞ- Esnafa 30 bin TL’ye yakın faizsiz kredi verildi. Miktar az ve faizsiz olduğu için bu projeye çok talep oldu ve çabuk kapandı. Devletin kredi desteğini için herhangi bir yere borcun olmaması gerek, sicilinin temiz olması gerek. Borcu olmayan kişi de yok zaten. Önemli olan borcu olan kişilere yardımcı olup onları ayakta tutabilmek. Ben oda başkanıyım ama benim de borcum var. Ben başkan iken bu haldeysem üyelerimizi düşünemiyorum. Onlar nasıl borçsuz olsun. Geçinmek o kadar zor olmuş ki artık, bin lira kira verilen bir yerde asgari ücret 1.300 TL civarında, insanların bununla nasıl geçimini sağlanması bekleniyor. Bir evde 3 kişi çalışmazsa eğer geçim çok zor. Çiçek Bayram- Adem Kesenek