ANASAYFA arrow right Röportaj

UNESCO’ya ağına girmiş bir kente yakışmıyor bu

UNESCO’ya ağına girmiş bir kente yakışmıyor bu
YAYINLAMA: 17 Nisan 2020 / 21.30
GÜNCELLEME: 17 Nisan 2020 / 21.30
Gaziantep Lokantacılar, Kebapçılar, Baklavacılar, Tatlıcılar, Pastaneciler Odası Başkanı Mehmet Bayrakçı

Gaziantep Lokantacılar, Kebapçılar, Baklavacılar, Tatlıcılar, Pastaneciler Odası  Başkanı Mehmet Bayrakçı, “Piyasa şu anda zigzag çiziyor. Zaman zaman işler açılıyor, zaman zaman krizler oluşuyor. Gaziantep, Türkiye’de ciddi anlamda yemek, tatlı kültürü ile özdeşleşen bir şehir. Zeugma ile yurt içi ve yurt dışından gelen turistler Gaziantep’te olmaktan son derece keyif aldıklarını dile getirmektedirler. Sırf baklava ve yemekleri tatmak için gelen çok sayıda turist ağırladığımızı biliyorum” diye konuştu.

 

Gaziantep Lokantacılar, Kebapçılar, Baklavacılar, Tatlıcılar, Pastaneciler Odası  Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayrakçı, “1-2 TL’ye döner dürümü diye cama asıyorlar, bunun olması imkansız. Kontrollerde kayıtsız üretim yapanların sıkı takibe alınması gerekir. Çok yetkimiz olmamasına rağmen, gerek Tarım İl Müdürlüğü, gerek belediye ile paylaşıp, gerekenleri yapmalarını istiyoruz. UNESCO’ya girmiş bir kente yakışmıyor bu” diye uyarıyor.

 

Kalifiye eleman konusunda

ciddi şikayetler var

 

“Esnaftan gelen şikâyetlerin en başında kullanılan malzemelerin tekel oluşturulup pahalıya almaları” diyen Bayrakçı, “Kebapçılarda et ürünlerinin tekel durumu oluşturması sıkıntısı var. Tekel olunca fiyatlar daha da artıyor ve esnaf içinde sıkıntı oluyor bu durum. Kalifiye eleman konusunda ciddi bir şikayet konusu var” diye konuştu.. Bayrakçı, piyasanın durumu ile ilgili olarak Sabah’ın sorularını yanıtladı.

SABAH- Siz piyasanın nabzını en iyi tutan  esnaf gurubunun başkanısınız, piyasa nasıl?

Mehmet Bayrakçı-
Piyasa şu anda zigzag çizmektedir. Piyasada zaman zaman işler açılıyor, zaman zaman yeni krizler oluşuyor. Gaziantep, Türkiye’de ciddi anlamda yemek, tatlı kültürü ile özdeşleşen bir şehir oldu. Zeugma’nın bulunması ile yurt içi ve yurt dışından gelen turistler Gaziantep’te olmaktan son derece keyif aldıklarını dile getirmektedirler. Sırf baklava ve yemekleri tatmak için gelen çok sayıda turist ağırladığımızı biliyorum.

Yurtdışına ya da il dışına çıktığımız zaman Gaziantep’e dair memnuniyetlerini dile getiriyorlar. Gaziantep  sadece yemek konusunda değil tarihi eserleri yönünden de yaşanabilecek, dinlenebilecek bir şehir.

Maalesef dünyada ve şehrimizde olan olaylardan her yer ciddi şekilde etkilenmektedir. Bunlardan bir kısmı da Suriye’de yaşananlardan kaynaklanıyor. Sınırda olduğu için Gaziantep ciddi şekilde olumsuz yönde etkileniyor. Suriye’deki olumsuz koşullara rağmen esnafımız, sanayicimiz  bir çıkış noktası bularak olumsuz tabloyu olumluya dönüştürmeye gayret gösteriyor. Aslında sadece Gaziantep eğil dünyanın hiçbir tarafı güvenli değil.

 
SABAH- İşler ne zamandan beri bozuldu? Suriye savaşı başladığından beri mi IŞİD tehlikesi gündeme geldikten sonra mı?

Mehmet Bayrakçı-  
İkisi de etkili oldu tabi ki. Suriye olaylarından sonra belli bir kısım etkilendiyse eğer, IŞİD tehdidinden sonra bu olumsuzluktan etkilenen kısım iki katına çıktı. Suriye’ye sınır ili olduğumuz için bombalı tehditlerin geçişleri bizim ilimizde oluyor. Gaziantep adı sürekli terörle anıldı. Bunlar gelen turistleri ve ekonomiyi olumsuz yönde etkiledi.


SABAH-  Sizce piyasanın gerçek  durumunu anlatıp, yetkilileri uyarmak mı daha doğru, yoksa her şeye rağmen aman işler ne güzel, piyasa çok iyi, vatandaş yiyor, içiyor, harcıyor mu diyerek dışarıya iyi mesaj mı vermek lazım?

Mehmet Bayrakçı-  
Bana göre her ikisi de hem doğru, hem yanlış. Suriye savaşını Türkiye çıkarmadı. Türkiye sınır komşusu olduğu için bir şekilde kendini olayın içinde buldu. Sonrasında Suriye’de güvenlik ve asayiş sağlanamadığı için IŞİD diye adlandırılan bir terör örgütü türedi. Gördüğümüz kadarıyla Gaziantep’ten tutun tüm dünyaya çok ciddi sıkıntılar veren bir örgüt oldu. Geçtiğimiz günlerde Fransa’da, Bürüksel’de, Almanya’da terör olayları yaşandı. Dünyanın en güvenilir şehirlerinde dahi güvenlik sağlanamıyor. Geçmişe dayalı kalınmadan geçmişi  düşünerek geleceği planlamamız gerekiyor. Ortada bir sorun var, evet, ama problem var diyerek altında ezilmemeliyiz. Türkiye çok büyük olayların üstesinden geldi. Ülkemiz cennet bir ülke, her bölgenin ayrı bir güzelliği ve özelliği var. Bunlar içinde kaygısızda durmak olmaz karamsarlıkla da yaklaşmak  olmaz.

SABAH-  Kentte kaç kebapçı, kaç lokantacı, kaç tatlıcı var sayılarını  biliyor musunuz?

Mehmet Bayrakçı-   Gaziantep’te 5 meslek odasına hitap etmektedir odamız. Bunlar; lokantacılar, kebapçılar, baklavacılar, tatlıcılar ve pastaneciler. Meslek gurubumuzda olup da Ticaret Odası’na kayıtlı olanlarda bulunmaktadır. Sadece odamıza üye olan 900’e yakın aktif esnaf var. Pasif dediğimiz üyelerimizin kısmen de çalışanı var.  Bunların sayısı 1300 civarında. Dolayısıyla pasif ve aktif olarak 2 bin civarında üyemiz var. Geçmişte oda sayımız daha fazlaydı. Kişinin iş yeri açması için ya da odaya kayıtlı olabilmesi için ustalık belgesi şartı vardı. Ticaret Odası’nda o şart olmadığı için bazı üyelerimiz kayıtlarını Ticaret Odası’na yaptırdılar. Bizimle de iletişimleri kesilmedi hala.

SABAH-  Esnafınızdan en çok hangi şikâyetler geliyor, siz esnafta en çok neyden  şikayet ediyorsunuz?
Mehmet Bayrakçı-  
Esnaftan gelen  şikâyetlerin en başında kullanılan malzemelerin tekel oluşturulup pahalıya almaları. Kebapçılarda et ürünlerinin tekel durumu oluşturması sıkıntısı var. Tekel olunca fiyatlar daha da artıyor ve esnaf içinde sıkıntı oluyor bu durum. Kalifiye eleman konusunda ciddi bir şikayet konusu var. Bu konuyu Gaziantep Üniversitesi ve Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız görüşmeler sonucunda belli bir noktaya getirdik. Öyle bir duruma geldik ki ülke olarak biz kalifiye eleman ihracatı yapıyoruz. Yurt dışından kebapçı, baklavacı ustası istiyorlar. Gaziantep UNESCO’ya giren bir şehir. Esnafın hijyenik ve kaliteli ürün üretmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Adımıza yakışır bir şekilde işimizi yapmaya açılıyoruz. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fatma Şahin’e ve Gaziantep Rektörümüz Prof. Dr. Yavuz Coşkun’a yardımlarından dolayı teşekkürlerimi iletiyorum.

SABAH-  Sektörünüz insan sağlığı açısından  büyük önem taşıyor. Çünkü sunulan gıdaların temiz ve sağlıklı olması lazım. Esnaf temizliğe, hijyene ne ölçüde dikkat edebiliyor? Bu konuda bir denetim ve kontrol mekanizması var mı?
Mehmet Bayrakçı-  
Denetim mutlaka var, ama yetersiz. Belediye ile görüşmeler yapıyoruz bu konular için. Tarım İl Müdürlüğü denetimleri yapmaktadır. Sektörümüzde odaya kayıtsız merdiven altı dediğimiz kayıp kaçak veya ruhsatsız çalışan esnaf söz konusu. Tabi bunlar maliye kaydı, oda kaydı, belediye ruhsatı, Tarım İl Müdürlüğü ruhsatı olmamasına rağmen diğer esnaf ile rekabet içerisindeler. Bunu yaparken sağlık, hijyen veya kaliteli ürün kullanma kurallarına uymuyorlar. 1.00 -2.00 TL’ye döner dürümü diye cama asıyorlar bunun olması imkansız. Kontrollerde kayıtsız üretim yapanların denetim içerisinde sıkı takibe alınması gerekir. Çok yetkimiz olmamasına rağmen gerek Tarım İl Müdürlüğü’ne gerek Belediye’ye ile paylaşıp gerekenleri yapmalarını istiyoruz. UNESCO’ya girmiş bir kente yakışmıyor bu. Tüm esnafa da bunun bir şikayet olmadığını söylemek isterim. Odaya kaydı olmayan, usulüne uygun çalışmayan yerleri başta odamıza, belediyemize daha sonra Tarım İl Müdürlüğü’ne bildirirlerse tüm çalışmaları yapacağız. Sepetimizden muhakkak çürük elmaları seçmemiz gerek.

SABAH-  Kente gelen turist sayısı önemli ölçüde azaldı, bundan en çok sizin esnafınız etkileniyor olmalı öyle değil mi?
Mehmet Bayrakçı-
Gelenler muhakkak kebaba, baklavaya, yani günde 3 defa uğramak zorundalar esnafa. Sektörümüz en büyük pasta dilimini alan bir sektör. Gelen turistlerden yatacak yer için otellerin, tıraş olmaları için berberlerin geliri olur. Turistlerin her sektöre ciddi anlamda katkısı vardı. Gaziantep’in terör ile isminin sık sık anılması olumsuz etkiledi. Gelen turist sayısında da düşüş var, ama bunu en kısa zamanda toparlamamız gerekiyor.  Emniyetimize de güveniyoruz millet olarak birlik ve beraberlik içinde yaşamamız gerekiyor. Dünyanın her tarafında olumsuzluklar oluyor, bunu en kısa zamanda üzerimizden atmamız lazım. Atarsak eğer Gaziantep’in önü çok açıktır. Gaziantep’te olmak ve yaşamak ayrıcalıktır. Bunun bilincinde olmamız lazım. Gerek yurt dışına gerekse il dışına çıktığımızda Gaziantep’in değerini daha iyi anlıyoruz.

SABAH-  Gaziantep’te özellikle büyük ve pahalı restoranlarda fiyatlar diğer büyük kentlere göre çok fahiş, buna karşılık hizmet açısından üçüncü sınıf deniliyor, bu konuda ne söylemek istersiniz?

Mehmet Bayrakçı-  
Buna pek katılmıyoruz. Büyükşehirlerdeki fiyatlar Gaziantep’in üzerinde. İstanbul’da boğazda ya da iyi bir yerde yemek yemek Gaziantep’in fiyatlarına oranla 3-4 kat daha fazla tutar. Dolayısıyla Ankara-İstanbul-İzmir gibi iller bizden yüksek. Tabi bizim de ücret bakımından yüksek olduğumuz iller var. Bütün sektör bir rekabet ortamında bulunmak. Biz eğitim verdiğimiz arkadaşlarımızı toplantılarda birebir konuşmalarımızda bir çok konuda uyarıyoruz. Güzel ve kaliteli bir malzemeden güzel bir yemek çıkar. Kaliteli bir ürünün de fiyatı normale oranla fiyatı yüksek olacak. Bunun dengesi ve ölçüsü önemli. Üyelerimizden istediğimiz şey, kaliteli malzemeyi iyi bir usta ile hijyen koşullar arasında ve fiyat dengesini sağlayarak üretmesi. İşletmeler buna dikkate ettiği sürece hem kendileri hem de halkımız mutlu olacaktır.Adem Kesenek- Çiçek Bayram


Mehmet Bayrakçı kimdir?- 
1958 yılında Gaziantep doğdum. Ortaokulu bitirdikten sonra  1983 yılında  babamın mesleği olan lokantacılık, restorancılık, baklavacılık işine başladım.  O yıldan bu yana çeşitli yerlerde restorancılık işi ile uğraştım. Şu anda Hacıoğlu adında olan restorandım bulunmaktadır. 1990 yılında. Oda Yönetim Kurulu’na seçildim, 4 yıl MASÜB’e üye olarak görev yaptım, 4 yıl Başkan vekilliği görevinde bulundum.2002 yılında da Gaziantep Lokantacılar, Kebapçılar, Baklavacılar, Tatlıcılar, Pastaneciler Odası  Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildim. Yaklaşık 14 yıldan bu yana başkanlık görevimi devam ettirmekteyim.

 

 

 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *