Şimşek, “Hükümet neoliberal uygulamalar peşinde. Bu uygulamalar adalet, eşitlik ve demokratik katılımlarla ilintili değil. Daha çok sermayenin piyasada kar payını artırmaya yönelik. Eğitim alanı dahil yapılan uygulamalarda örneğin YÖK’ün kaldırılması, bizce olumlu bir çalışma. Ancak YÖK’ün yerine getirilmek istenen, özgür, demokratik, katılımcı bir model değil, tam tersine bu alanda kadrolaşma yaratılmaktadır” dedi.
10.000 öğrencinin özel okullarda okutulması bir tuzaktı
Hükümet 10.000 öğrenciye özel okullara göndermek istediğinde, Eğitim Sen olarak karşı çıktıklarını kaydeden Şimşek, “Aslında bu eğitimin özelleştirilmesinin bir adamıydı. Başkan bizim bu edişimizi doğrulayarak, ‘Eğitimi özelleştirmek istiyoruz ama birileri bizi engellemeye çalışıyor’ diye sendikamızı eleştirdi. Biz yanlışların her zaman karşısında olacağız ve yılmadan yasal platformda mücadelemizi devam ettireceğiz” diye konuştu.
Lâik-antilaik çatışması yapılıyor
AKP iktidara geldiğinden bu yana eğitimde büyük bir kadrolaşma içerisine girdi. Bu hiçbir liyakat ilkesi ile bağdaşmıyor. Biz bu girişimleri de engelleyeceğiz diyen Şimşek, “Bunlar, Türkiye’nin acil sorunlarına çözüm olamaz, aksine yeni cepheleşme ve çatışmaları beraberinde getirecektir. Lâik, antilaik çatışması yapılıyor. Oysa ülkede demokratikleşme, gelir dağılımındaki adaletin sağlanması, insan hakları, hak ve özgürlüklerin tanınması, farklı kimlik ve kültürlerle birlikte yaşanmasına yönelik ciddi problemler var. AKP bu noktada bir irade ortaya koyup çözüm getirmeli” dedi.
Eğitim Sen, bilimsel, demokratik, nitelikli, parasız, ana dilde eğitim hakkı öngören demokratik bir Türkiye mücadelesi verdiğini hatırlatan Şimşek, bu konuda kim adım atarsa destekleyeceklerini sözlerine ekledi.