Uluslararası Af Örgütü, “Cemal Kaşıkçı nerede?” adlı bir kampanya başlattı; kampanya kapsamında Suudi Arabistan’a dilekçe yazılarak Kaşıkçı’nın akıbeti sorulacak.
Uluslararası Af Örgütü, 2 Ekim’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Konsolosluğu’na girdiğinden beri kendisinden haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı için kampanya başlattı.
“Cemal Kaşıkçı nerede?” adlı kampanya ile Af Örgütü, Kaşıkçı’nın başına ne geldiğinin öğrenilmesi için dünyanın dört bir yanındaki destekçilerine çağrıda bulunuyor.
Örgüt, kampanyaya katılanlardan, Kaşıkçı’nın akıbetini sormak üzere Suudi Arabistan hükümetine, hazırladıkları dilekçeyi göndermelerini istiyor.
Af Örgütü’nün hazırladığı dilekçede, “zorla kaybedildiğinden endişe duyulan Kaşıkçı’nın nerede olduğu ve başına ne geldiği” soruluyor.
BD’deki Müslüman sivil toplum kuruluşlarından Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), Kaşıkçı'nın yazdığı Washington Post gazetesi önünde basın açıklaması yaptı, Kaşıkçı’nın akıbetini sordu.
Soruşturmalarda işbirliği yapılması çağrısı
Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a hitaben yazılan dilekçe şöyle:
“Size, 2 Ekim’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdikten sonra kendisinden haber alınamayan Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın zorla kaybedilmesinden duyduğum endişe sebebiyle yazıyorum.
“Suudi Arabistan yetkililerine Kaşıkçı’nın akıbetini ve nerede olduğunu derhal açıklamanın yanı sıra, Türkiye yetkililerinin yürüttüğü soruşturmada ve Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili başlatılacak tüm bağımsız ve tarafsız soruşturmalarda işbirliği yapmaları çağrısında bulunuyorum.
“Cemal Kaşıkçı’nın zorla kaybedilmesinden ve başına gelmiş olabilecek tüm zararlardan sorumlu olanlar ile bu yönde emir verenler, rütbeleri veya mevkileri her ne olursa olsun adalet önüne çıkarılmalıdır.
“Türkiye yetkililerinin Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğüne ilişkin açıklamaları doğruysa bu durum, Suudi Arabistan yetkililerinin barışçıl muhalefete uyguladığı baskıların ne denli ağır boyutlara vardığının kanıtı olacaktır. Bu baskılara derhal son verilmelidir.
“Cemal Kaşıkçı’nın ailesine konuyla ilgili açıklık getirmek ve adalet arayışına yardımcı olmak amacıyla Kaşıkçı’nın akıbeti ve nerede olduğuna dair güvenilir cevaplar vermenizi arz ediyorum.”
“Muhaliflere baskılar sıkça dile getirildi”
Uluslararası Af Örgütü, Kaşıkçı’nın öldürüldüğü haberlerinin doğrulanması halinde, bunun yargısız ölüm cezası infazı olduğunu açıklayarak Kaşıkçı vakasıyla dünyanın dört bir yanındaki Suudi Arabistanlı insan hakları savunucuları ve muhaliflere korku salındığını açıkladı.
“Suudi Arabistan’da geçen yılın Eylül ayından bu yana ifade, örgütlenme ve barışçıl toplanma özgürlüğünü hedef alan baskıların yoğunlaştığı defalarca dile getirildi.”
Suudi Arabistan hükumetinin kendisini eleştiren kişileri gözaltına alarak, adil olmayan şekilde yargıladığına dikkat çeken Af Örgütü, muhaliflerin haksız yere uzun süreli hapis cezalarına hatta bazılarının ölüm cezasına mahkum edildiğini ifade etti.
Ne olmuştu?
Cemal Kaşıkçı’dan, konsolosluğa girdiği 2 Ekim, saat 13.00’ten beri haber alınamıyor.
Kaşıkçı'ya konsolosluğa ilk başvuru yaptığı 28 Eylül'de “Evrakların hazır değil” denmiş, 2 Ekim’de gelmesi istenmişti.
Kaşıkçı’nın konsolosluğa giriş görüntüleri de Washington Post gazetesince yayınlandı. Çıktığına dair ise herhangi bir görüntü yok.
Reuters ve Türkiye’den gazetecilerin yanı sıra, Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı da Kaşıkçı’nın öldürüldüğünü ve cesedinin konsolosluktan çıkarıldığını iddia etti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Suudi Arabistan’dan yetkililerin, soruşturma kapsamında elçilikte inceleme yapılması talebini kabul ettiğini açıkladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı soruşturmasında Suudi Arabistan Başkonsolosluğundaki adli işlemleri yürütmek üzere bir başsavcı vekili ve bir cumhuriyet savcısı görevlendirdi.
Uluslararası Af Örgütü, 2 Ekim’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Konsolosluğu’na girdiğinden beri kendisinden haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı için kampanya başlattı.
“Cemal Kaşıkçı nerede?” adlı kampanya ile Af Örgütü, Kaşıkçı’nın başına ne geldiğinin öğrenilmesi için dünyanın dört bir yanındaki destekçilerine çağrıda bulunuyor.
Örgüt, kampanyaya katılanlardan, Kaşıkçı’nın akıbetini sormak üzere Suudi Arabistan hükümetine, hazırladıkları dilekçeyi göndermelerini istiyor.
Af Örgütü’nün hazırladığı dilekçede, “zorla kaybedildiğinden endişe duyulan Kaşıkçı’nın nerede olduğu ve başına ne geldiği” soruluyor.
BD’deki Müslüman sivil toplum kuruluşlarından Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), Kaşıkçı'nın yazdığı Washington Post gazetesi önünde basın açıklaması yaptı, Kaşıkçı’nın akıbetini sordu.
Soruşturmalarda işbirliği yapılması çağrısı
Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a hitaben yazılan dilekçe şöyle:
“Size, 2 Ekim’de İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girdikten sonra kendisinden haber alınamayan Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın zorla kaybedilmesinden duyduğum endişe sebebiyle yazıyorum.
“Suudi Arabistan yetkililerine Kaşıkçı’nın akıbetini ve nerede olduğunu derhal açıklamanın yanı sıra, Türkiye yetkililerinin yürüttüğü soruşturmada ve Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili başlatılacak tüm bağımsız ve tarafsız soruşturmalarda işbirliği yapmaları çağrısında bulunuyorum.
“Cemal Kaşıkçı’nın zorla kaybedilmesinden ve başına gelmiş olabilecek tüm zararlardan sorumlu olanlar ile bu yönde emir verenler, rütbeleri veya mevkileri her ne olursa olsun adalet önüne çıkarılmalıdır.
“Türkiye yetkililerinin Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğüne ilişkin açıklamaları doğruysa bu durum, Suudi Arabistan yetkililerinin barışçıl muhalefete uyguladığı baskıların ne denli ağır boyutlara vardığının kanıtı olacaktır. Bu baskılara derhal son verilmelidir.
“Cemal Kaşıkçı’nın ailesine konuyla ilgili açıklık getirmek ve adalet arayışına yardımcı olmak amacıyla Kaşıkçı’nın akıbeti ve nerede olduğuna dair güvenilir cevaplar vermenizi arz ediyorum.”
“Muhaliflere baskılar sıkça dile getirildi”
Uluslararası Af Örgütü, Kaşıkçı’nın öldürüldüğü haberlerinin doğrulanması halinde, bunun yargısız ölüm cezası infazı olduğunu açıklayarak Kaşıkçı vakasıyla dünyanın dört bir yanındaki Suudi Arabistanlı insan hakları savunucuları ve muhaliflere korku salındığını açıkladı.
“Suudi Arabistan’da geçen yılın Eylül ayından bu yana ifade, örgütlenme ve barışçıl toplanma özgürlüğünü hedef alan baskıların yoğunlaştığı defalarca dile getirildi.”
Suudi Arabistan hükumetinin kendisini eleştiren kişileri gözaltına alarak, adil olmayan şekilde yargıladığına dikkat çeken Af Örgütü, muhaliflerin haksız yere uzun süreli hapis cezalarına hatta bazılarının ölüm cezasına mahkum edildiğini ifade etti.
Ne olmuştu?
Cemal Kaşıkçı’dan, konsolosluğa girdiği 2 Ekim, saat 13.00’ten beri haber alınamıyor.
Kaşıkçı'ya konsolosluğa ilk başvuru yaptığı 28 Eylül'de “Evrakların hazır değil” denmiş, 2 Ekim’de gelmesi istenmişti.
Kaşıkçı’nın konsolosluğa giriş görüntüleri de Washington Post gazetesince yayınlandı. Çıktığına dair ise herhangi bir görüntü yok.
Reuters ve Türkiye’den gazetecilerin yanı sıra, Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı da Kaşıkçı’nın öldürüldüğünü ve cesedinin konsolosluktan çıkarıldığını iddia etti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Suudi Arabistan’dan yetkililerin, soruşturma kapsamında elçilikte inceleme yapılması talebini kabul ettiğini açıkladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı soruşturmasında Suudi Arabistan Başkonsolosluğundaki adli işlemleri yürütmek üzere bir başsavcı vekili ve bir cumhuriyet savcısı görevlendirdi.