ANASAYFA arrow right Ekonomi

2012, Türkiye için tehlikeli bir sene olacak

2012, Türkiye için tehlikeli bir sene olacak
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 00.46
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 00.46
Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Erkut Yücaoğlu, 2012’nin son derece ciddi tehlikelerin olacağı bir sene olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye için en iyi büyüme hızı olarak yüzde 2-3 tahminleri yapılmaktadır. Biz bu seneyi her halükarda çok iyi yönetmeliyiz. Bu konuda TÜSİD Yönetim Kuruluna muhtemel senaryoların incelenmesi için çalışma yapmasını önermek istiyorum” dedi. 

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısı, Ankara’da yapıldı. Toplantının açılışında konuşan Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Erkut Yücaoğlu, Türkiye ekonomisinin Avrupa’dan ciddi bir şekilde etkilenmeye başladığına dikkat çekerek, “Bugüne kadar sağlıklı bir şekilde götürülen makro ekonomik politikalar son dönemde artan oynaklık ve volatilite içinde. Bunun temel sebebi Merkez Bankası’nın günlük faizleri tespit ederken kullandığı geniş faiz koridorudur. Dünyada ve Avrupa’da olan bitenden dolay Merkez Bankası’na bu politika, esneklik ve çabuk hareket etme imkanı sağlıyor ama Türk iş alemi için bu ciddi belirsizlik yaratıyor. Son iki üç ayda TL kredi faizleri yüzde 8-9’lardan yüzde 14’lere, döviz kredisi faizleri ise yüzde 5.5’tan yüzde 8 çıktı. Enflasyon baskısı arttı. TL değer kaybetti” ifadelerini kullandı. 

Enflasyon baskısının artması ve TL’nin değer kaybetmesinin cari açığı yeterince azaltmadığına işaret eden Yücaoğlu, “Avrupa ve Amerika’da krizi devam ederken bu ülkelerin düşen büyüme hızlarından dolayı ihracatın daralması muhtemeldir. Aynı zamanda Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da ki müteahhit ve diğer hizmet gelirlerimizin azalması beklenmektedir” dedi. 



Cari açığı her yönüyle bir inceleme altına almalıyız
2012’nin son derece ciddi tehlikelerin olacağı bir sene olduğunu söyleyen Yücaoğlu, “Türkiye için en iyi büyüme hızı olarak yüzde 2-3 tahminleri yapılmaktadır. Biz bu seneyi her halükarda çok iyi yönetmeliyiz. Bu konuda TÜSİD Yönetim Kuruluna muhtemel senaryoların incelenmesi için çalışma yapmasını önermek istiyorum” dedi. 
Önümüzdeki yıl büyümenin yavaşlamasına bağlı olarak cari açığın biraz düşeceğini, ancak büyümenin tekrar geri gelmesiyle birlikte cari açığın tekrar masaya geleceğine dikkat çeken Yücaoğlu, “Cari açığı her yönüyle bir inceleme altına almalıyız ve bir takım politikalara karar vermeliyiz” ifadelerini kullandı. 



Enerji faturasına rağmen dış açık kapatılmalı
Cari açık sorunun iki temel yaklaşımla beraber götürülmesi gerektiğini dile getiren Yücaoğlu, “Orta vadeye ilişkin Türkiye’nin dışa bağımlı olduğu enerji faturası rağmen dış açık kapatması için çok ciddi çalışması lazım. Önümüzde Kore örneği var. Hem enerji açıkları var ama toplamda fazlaları var” dedi. 
Dünyanın büyüme trendine gireceğinin kesin olduğunu ancak bunun ne kadar süreceğinin bilinmediğini kaydeden Yücaoğlu, “Bu noktada Türk ekonomisini üretim, katma değeri ve verimi artmış bir yapı ile bu yarışa tekrar devam etmesi ve büyüme hızının sürdürülebilir seviyelerde bir güce kavuşturması lazım. İlgili bakanlıklarda bu konuya odaklanıldığını duyuyoruz. Ama uygulama planlarında biraz geç kalındığı kanaatindeyim” şeklinde konuştu.



Yabancı sermaye özendirilmeli
Cari açık konusundaki ikinci paralel yaklaşımın ise kısa vadeye ilişkin olduğunu anlatan Yücaoğlu, “Cari açık vermeye devam ettiğimiz sürece bu açığı finanse etmemiz gerekiyor. Bu ortamda küresel risk iştahının azaldığı, likiditenin sınırlandığı ve sermayenin gelişmiş ülkelere döndüğü bir ortamda cari açık finansmanı eğer kısa vadeli dış borçlanma ile sağlanırsa en büyük avantajımız olan finansal istikrarda da kaybederiz. Bu açığın net kısmı da net hata ve noksan ile telafi ediliyor. Kaynağı belli olmayan ve sürdürülmesinin hiçbir garantisi olmayan bir kaynakla finanse ediyoruz. Kısa vadede finansman kalitesini yükseltmek vadeleri uzatmak ve borçlanma yerine doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını özendirmek zorundayız” dedi. 


Vergi reform şart
Türkiye’nin sadece AB değil birçok ülkenin performansı ile karşılaştırdığımızda bütçe performansının daha iyi olduğunu kaydeden Yücaoğlu konuyla ilgili şu noktalara değindi:“Mali disipline özen gösteriliyor. Yükselen vergi gelirlerinin arkasında payı sürekli artan dolaylı vergiler var. Bu yüksek vergi ödeyende dar bir kesim var. Türkiye’nin vergi sistemi sorunları yıllardır biliniyor. Kayıt dışı ekonomi ile vergisini yüksek ödeyen mükellef ağır cezalandırılıyor. Bu sistem sadece haksız rekabet yaratmıyor, ülkenin büyüme sürecini etkiliyor. Türkiye’nin ciddi bir vergi reformu tasarlaması lazım. Vergi reformunun hem yurt içi tasarrufları artırıcı yönü hem de üretim ve yatırımları artırıcı bir çerçevesi hazırlanmak durumunda.”ANKA




Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *