ANASAYFA arrow right Güncel

AB ülkelerine göre 4 kat daha yoğun iş yükü ile karşı karşıyayız

AB ülkelerine göre 4 kat daha yoğun iş yükü ile karşı karşıyayız
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.49
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.49
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Gaziantep Şubesi SES binasında Hemşireler Haftası dolayısıyla basın toplantısı düzenledi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Gaziantep Şubesi SES binasında Hemşireler Haftası dolayısıyla basın toplantısı düzenledi.
Ses Gaziantep Şubesi Yönetimi adına konuşan Nazlı Yılmaz, “Kamu hastaneleri, her yıl artan hasta sayısına karşın yetersiz hemşire kadrosu nedeniyle ihtiyacı karşılayamamaktadır. Türkiye’de çalışan hemşireler olarak bizler AB ülkelerine göre 4 kat daha yoğun iş yükü ile karşı karşıyayız” dedi.
Hemşirelerin sorunları daha fazla
göz ardı edilemeyecek bir noktaya geldi
Yılmaz, “Sağlık hizmetlerinin yürütülmesinde ve sürekliliğinin sağlanmasında oldukça önemli bir yeri olan hemşirelerin, sağlık hizmetlerinin ticarileşmesi ve sağlık sisteminin bu dönüşüme paralel olarak yapılandırılması nedeniyle önemli sorunlar yaşamaktadırlar. Türkiye’de halka sunulan sağlık hizmetinin niteliği açısından hemşirelerin sorunları artık daha fazla göz ardı edilemeyecek bir noktaya gelmiş bulunmaktadır. Öncelikle, sağlıkta dönüşüm programı ile yaygınlaştırılan güvencesizlik sonucunda aynı okulu bitiren, aynı işi yapan, aynı unvana sahip kişilerin farklı özlük ve mali haklara sahip olması kesinlikle kabul edilir bir durum değildir” şeklinde konuştu.
Kamu hastanelerinde her yıl artan hasta sayısına karşın yetersiz hemşire kadrosu nedeniyle ihtiyacın karşılanamadığını ifade eden Yılmaz, “Türkiye’de çalışan hemşireler olarak bizler AB ülkelerine göre 4 kat daha yoğun iş yükü ile karşı karşıyayız. Bu yoğun iş gücünün yanı sıra, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yürürlüğe konulan OHAL ve meclisi bypass ederek çıkarılan Kanun Hükmündeki Kararnameler ile binlerce hemşire ve diğer sağlık çalışanlarının kamudan ihraç edilmesi ise hem psikolojik olarak hem de fizyolojik olarak yükümüzü kat be kart arttırmıştır” diye konuştu.
Şiddete en fazla maruz
kalan kesim hemşireler
“Yine sağlık alanında şiddete en fazla maruz kalan kesim biz hemşireleriz” diyen Yılmaz, “ 7 gün 24 saat hizmet verilen kamu sağlık alanında başta biz hemşireler olmak üzere tüm sağlık emekçileri olarak depresyon, anksiyete bozuklukları, tükenmişlik sendromu ve fiziksel sağlık sorunları ile yüz yüzeyiz. Sağlık hizmeti sunulan tüm alanlarda hemşirelik mesleğinin “ağır ve tehlikeli işler” kapsamına alınarak derhal harekete geçilmesi gerekmektedir. Türkiye’de hemşireler olarak hem kamuda hem de özel sağlık alanında kendi iş tanımlarımız dışında başka işlerde de çalışmaya zorlanıyoruz. Neo-liberal sağlıkta dönüşüm programı bizlerin mesleki sorunlarını daha da büyütmüş ve hemşirelik “yardımcı sağlık elemanı” algısıyla yürütülmeye başlanmıştır. Mesleğimizin görev sınırları belirsizleştirilerek mesleki bağımsızlığımız yok edilmektedir” ifadesini kullandı.
Emekliliğe yansımayan ek ödemeler
gibi sorunlar ile yüz yüzeyiz
Yılmaz, “Hemşireler olarak; hastanelerde ve birinci basamak sağlık hizmetleri alanında iş ve gelir güvencesizliği, uzun süreli çalışma, yoğun nöbetler, angarya, düşük ücret ve riskli çalışma koşulları, performans, zor ve gereksiz karmaşık görevler, yetersiz dinlenme araları Neo-liberal toplam kalite yönetimi anlayışı ve emekliliğe yansımayan ek ödemeler gibi sorunlar ile yüz yüzeyiz. Bu tablo, sağlık hizmetinin her şeyden önce bir ekip hizmeti olduğu gerçeğini yok sayan ve sağlığı metalaştırmaya çalışan bir anlayışın ürünüdür” ifadelerine yer verdi.
Çalışırken maruz kaldığımız risklere
karşı güvenli çalışma koşulları oluşturulmalı
Ses Gaziantep Şubesi Yönetimi adına konuşan Nazlı Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Fazla çalışma-angaryaya son verilmeli, çalışma hayatı güvenceli bir biçimde yeniden düzenlenmeli, güvencesiz çalışanlar (vekil, sözleşmeli, kadrolu) kadroya alınmalı. Çalışırken maruz kaldığımız risklere karşı güvenli çalışma koşulları oluşturulmalı, hemşirelik mesleği ağır ve tehlikeli işler kapsamına alınarak, fiili hizmet süresi zammından tüm hemşireler adil biçimde yararlanmalıdır. İşyerlerinde şiddet ve tacize yönelik önleyici uygulamalar yaygınlaştırılmalı, kadro ve unvan durumuna bakılmaksızın tüm çalışanlara hukuki yardım verilmeli. Doğum izinleri ücretli hale getirilmeli, 7/24 ücretsiz, anadilinde kreş sağlanmalı ve haftalık çalışma saati 35 saatle sınırlandırılmalı, gece çalışma meslekte artan yıl oranına göre azaltılmalı ve gece mesai saati 2 ile çarpılmalı.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *