Seçmeli dersler için okul idarecileri, öğrencileri din derslerine yönlendiriyor. Bilim, sanat, felsefe gibi dersler ise çeşitli gerekçelerle açılmıyor.
Okullardaki seçmeli ders tercihleri 12 Şubat Pazartesi günü sona eriyor. Okul idarecileri, öğrencileri din derslerine yönlendiriyor, iktidara yakın dernek ve sendikalar din derslerini seçen öğrencilere ödüller vaat ediyor. Bilim, sanat, felsefe gibi dersler ise çeşitli gerekçelerle açılmıyor. Eğitim Sen ve Eğitim İş yöneticileri, okullardaki din dersi dayatmasını Artı Gerçek'e anlattı.
Artı Gerçek'e konuşan Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay ise seçmeli ders adı altında dini derslerin öğrencilere dayatıldığını söyledi. Özbay, "Bu dersler seçmeli değil, zorunlu seçmeli dersler haline gelmiştir. Birçok yerde hem milli eğitim idarecileri hem de yandaş sendika ve protokol imzalanan dini vakıf ve derneklerin duyurularıyla, afişlerleriyle dini derslerin seçilmesi kampanyası yapılıyor. Okullar zaten bir fiili işgal altında. Bu sözde denek ve vakıflar yarışmalarla ‘bu dersi seçerseniz şu ödülü vereceğiz’ diye yaptıkları çalışmalarla yönlendirilmeler yapılıyor" dedi.
Millî Eğitim Bakanlığı, 2024-2025 eğitim öğretim yılına ait seçmeli ders tercihlerinin ortaokullar ve liseler için e-okul sistemi üzerinden 12 Şubat'a kadar kadar yapılacağını duyurdu. Bakanlık tarafından okul idarecilerine gönderilen yazıda, "Okul yönetimince seçmeli dersler; okulun fiziki imkânları, mevcut öğretmen durumu, derslerin program içerikleri, zorunlu derslerin ve kişisel gelişiminin desteklenmesi, eğitim politikalarımızın gelecek vizyonu ve öğrencilerimizi millî, ahlâkî, insani, manevî ve kültürel değerlerini benimseyen ve koruyan fertler olarak yetiştirme amaçları da dikkate alınarak öğrencilerin talepleri doğrultusunda belirlenecektir" denildi. Velilere sunulan dilekçelerde öğrencilerin 'insan, toplum ve bilim', 'din, ahlak ve değerler' ve 'kültür, sanat ve spor' alanlarında en az birer ders seçmeleri istendi.
AKP iktidarına yakın dernek ve sendikalar ile Milli Eğitim Bakanlığı'nın protokol imzaladığı cemaatlar din derslerinin seçilmesi için kampanya başlattı. Öğrencilere ödüller de vaat edildi. Eğitim Sen ve Eğitim İş, okul idarecilerinin de öğrenci ve velileri din deslerine yönlendirdiğine, bilim, sanat, uzay, felsefe gibi derslerin öğretmen olmaması, yeterli sayıda öğrencinin dersi tercih etmemesi, okulun fiziki altyapısının uygun olmaması gibi gerekçelerle açılmadığını ve öğrencilerin din derslerini seçmeye mecbur bırakıldığını anlatı.
Artı Gerçek'e konuşan Eğitim Sen Amasya Şube Başkanı Mustafa Ölgün, "Seçilebilecek onlarca ders var ama öğretmeni yok, sınıf yok, altyapısı yok. Bakanlığa sorsanız herkesin özgür iradesi ile seçim yaptığını söyler. Ancak yandaş sendika, protokol imzalanan dini dernek ve vakıflar din derslerinin seçilmesi için kampanya yapmakta, insanları yönlendirmekte. Afişlere, 'seçmesi bir dakika faydası iki dünya' yazıp bu konuda hediyeler dağıtıyorlar. Seçmeli ders adı altında aslında hiçbir ders seçilmiş olmuyor çünkü siyasi irade nasıl istiyorsa öyle oluyor. Okullar laik bilimsel eğitimden uzaklaşmaya devam ediyor" dedi.
Artı Gerçek'e konuşan Eğitim Sen Tokat Şube Başkanı Ercan Özel deseçmeli derslerin öğrencilerin kendi ilgi ve yetenekleri yerine okul idarelerinin dayatması ile belirlendiğine dikkat çekti. Özel, "Okulda idarecilikten çok mevcut iktidarın atadığı 'siyasal kadro' olarak görev yapan eğitim yöneticilerinin özellikle dini içerikli derslerin seçilmesi için büyük çaba gösterdiği, öğrenci ve velileri yönlendirmeye çalıştığı biliniyor. Öğretmen yokluğu gerekçe gösterilerek çok sayıda seçmeli dersin açılmaması, onun yerine dini içerikli derslerin seçilmesi için çok sayıda eğitim yöneticisinin seferber olması kabul edilemez. Seçmeli ders tercihlerinde temel ölçüt öğrencinin ilgi ve yetenekleri olması gerekirken, her seferinde öğretmen yokluğu ve fiziki olanakların yetersizliği gerekçe gösterilerek öğrencileri önceden belirlenmiş bazı derslere yönlendirmek doğru değil" diye konuştu.
Bilim, sanat, uzay, felsefe ile ilgili derslerin tercih edilmesinin "öğretmen yok", "onu kimse seçmedi, sınıf açamıyoruz" denilerek engellendiğini dile getiren Özbay, "Okulların fiziki durumu, öğretmen kadrosu dikkate alındığında seçilebilecek birçok dersin göstermelik olduğu da ortada. Milli Eğitim Bakanlığı her yıl din derslerinin seçilmesi konusunda bir dayatma içerisinde" dedi.
Velilerin itiraz etse de sonuç alamadığını belirten Özbay, "Çocuğun eğitim hakkı seçmeli ders adı altında gasp edilmiş oluyor. Bilim, sanat. spor, felsefe, uzay, dil eğitimi gibi dersler bu süreçte okul dışına itilmiş oluyor. Zorunlu din dersi bütün kademelerde veriliyor. Bunun yanında din içerikli zorunlu seçmeli dersleri de ekleyerek, protokollerle tarikat ve cemaatleri de sokarak okullar imam hatipleşti hatta medreseleşti diyebiliriz. Dolaylı olarak burada bir dışlama da yaşanıyor. Dini dersleri seçmeyen öğrenci bir nevi fişlenmiş oluyor. Bunun adı da seçmeli değil; zorunlu seçmeli derstir, dayatmadır" diye konuştu.