Antep’in en önemli sektörleri arasında yer alan tekstilde kadın emek sömürüsü artarak devam ediyor. Küçük atölyelerde çoğunlukla sigortasız, güvencesiz, kayıt dışı çalışan kadın işçiler, ucun iş gücü olarak görülüyor
Tekstilde kadın emek sömürüsünün diğer sektörlere göre daha fazla olduğunu söyleyen BİRTEK-Sen'in Avukatı Esmer Özer, ‘’Antep’te kadın işçiler yoğun olarak tekstil atölyelerinde çoğunlukla sigortasız, güvencesiz, kayıt dışı çalışıyorlar. Hem bakanlığın işverenleri koruduğu bir düzen içerisindeyiz hem de markalar nezdinde takip etmenin imkansız olduğu fason üretim zinciri oluşuyor. Bu da kadınların bize ulaşmasını zorlaştırıyor’’ dedi.
Bunlar küçük atölyelerde çok daha can yakıcı şekilde yaşanıyor
Özer, ‘‘Güvencesiz çalışma, işyerinde baskı, mobbing, tehdit, hakaret, cinsel saldırı, cinsel taciz vakaları, sendikal hakların engellenmesi çok sık ve yaygın olarak görülüyor. Bunlar küçük atölyelerde çok daha can yakıcı şekilde yaşanıyor. Örneğin; Malatya’da bir hazır giyim fabrikasında 800 işçinin 400’ü kadın işçi olsun. İşçi sayısının fazla olması, işçi hakları konusunda ve daha örgütlü hareket etme motivasyonu atölyedekilerden daha fazla oluyor. Fabrikada sorumluluğu işverene yükleyebiliyoruz, lakin atölyelerde bu çok zor’’ ifadelerine yer verdi.
Yasal kılıf altında çocuk işçiliği sürdürülüyor
Ekonomik krizin halk için olduğunu belirten Av. Özer, ‘’Antep, her sene ihracat rekorları kırıyor. Fabrikaların büyük bir kısmı İSO 500’e giriyor. Her sene kazançlarını arttırıyorlar. Ama halk açısından ciddi bir ekonomik kriz var. Çocuk işçiliği son dönemde de Türkiye’de artan bir eğilim gösteriyor. Özellikle yasal kılıf altında çocuk işçiliği sürdürülüyor. Kayıt dışı çalışan çocukların sayısını tespit etmemiz mümkün değil ama saha da yaptığımız gözlemlerle bile sayısının arttığını görebiliyoruz’’ değerlendirmesinde bulundu.
Kadın emekçiler küçük atölyeler ve hazır giyimde yoğun olarak çalışıyorlar
Tekstilin emek-yoğun bir sektör olduğunu dile getiren Özer, ‘’Tekstilde, kadın işçi sayısı diğer sektörlere göre daha yüksek. Ancak kadın emekçiler küçük atölyeler ve hazır giyimde yoğun olarak çalışıyorlar. Son dönemde iplik sektöründe de kadın istihdamı yavaş yavaş artmaya başladı. Ucuz işçilik yönünden erkeklerin yerine kadın işçilerin istihdam edildiğine yönelik duyumlar aldık. Bunu iplik fabrikalarında da duyuyoruz. Neredeyse hiç işçi kadın olmayan fabrikalarda bile kadın çalışan sayısı yükseliyor’’ şeklinde konuştu.
İlişkili olduğumuz alanlarda kadın işçilerin örgütlenmeye başladığını görüyoruz
Kadınların ucuz işgücü olarak görüldüğünü sözlerine ekleyen Özer, ‘’Kadın işçilerin daha az ses çıkaracağına dair bir inanç var. Antep’teki işçiler, her yıl direnişe çıkmaya, zam talep etmeye yatkın bir profil var. Ancak kadın işçilerde bu deneyim yok. Yani örgütlü hareket etmeye dair bilgi ve birikim olmadığından patronlarda bunu fırsata çeviriyor. Lakin, ilişkili olduğumuz alanlarda kadın işçilerin örgütlenmeye başladığını görüyoruz’’ açıklamasını yaptı. Haber Merkezi
