Siyasetin baş döndürücü gücü ve akıl tutulması

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Demokratik rejimlerde muhalefet çok önemlidir.

Çünkü iktidarın tüm gücünü eline geçirenler, bir zaman olur ki, “Köpeksiz köyde eli değneksiz gezenler” misali  meydanı boş bulup, güçlerinin, seviyelerinin çok üzerinde işlere ve söylemlere yeltenip, ülkeye zarar verecek eylemlere yönelme gaflet ve dalaleti içine girebilirler.

İktidar mensupları arasında hadlerine düşmediği halde sorumluluklarının sınırlarını zorlayıp, yargıya müdahaleye kalkışanlar olabileceği gibi,  siyasette geleceğe yatırım yapmak kaygısı ile din kisvesi adı altında örgütlenmiş menfaat cemaatlerine sevgi ve saygı mesajları sunma yalakalığına soyunanlar bile çıkabilir.

İşte tam burada muhalefet kurumunun acilen devreye girip, iktidar sarhoşluğunun sorumsuzlaştırdığı bu insanları aklı selime davet etmesi şarttır.

                                                                ***

Memlekette öyle neler olup bittiği ile ilgilenecek kalıpta bir muhalefet ne yazık ki yok.

Medyanın bir bölümü, kelle koltukta kamu adına muhalefet görevine soyunmuş,  çabalayıp duruyor.

Zira, AKP İl Başkanı Ahmet Uzel’in yargıya sorumsuz ve fütursuzca giriştiği müdahale söylemi için, muhalefetin şimdiye yeri-göğü inletmesi gerekmez miydi?

CHP’den de MHP’den de ses çıkıyor mu?

Kenara geçmiş bön bön bakıp duruyorlar.

                                                               ***

Gaziantepspor Kulübü’nün Başkanı İbrahim Kızıl ve ekibi tutuklandı.

Haklarında, kulübün ekonomik imkanlarını kendi lehlerine kullandıklarına yönelik,  epeyce ağır itham ve iddialar var.

Doğru mudur, yanlış mıdır bilmiyoruz.

Ne kadarının dayanağı var, hangileri asılsızdır o konuda da bir bilgimiz yok.

Mahkeme  gerekli araştırma ve kovuşturmayı yapıyor, yaptırıyor.

Yargılama sürecinin seyrine göre durumu göreceğiz.

Şu aşamada henüz hiç kimsenin bu konuda bir hüküm yürütmeye, ahkam kesmeye, haddine düşmeyecek şekilde mahkemeleri etkilemeye ve yönlendirmeye bir hakkı yoktur, olamaz. Bu iktidar partisinin il başkanı bile olsa.

                                                               ***

Ama bakın AKP İl Başkanı Ahmet Uzel, Gaziantepspor Kulübü Başkanı ile ilgili henüz ilk duruşması yarın yapılacak dava için  neler söylüyor:

Ben iddianameyi okudum. Bazı usulsüzlükler görünse de, spor otoriteleri bunun tüm kulüplerde olduğunu söylüyor. Bu konuyla ilgili mutlaka İbrahim Kızıl’ın haklı savunması vardır. 15 Haziran’da yapılacak mahkemede umarım adalet yerini bulur ve serbest kalırlar. Bu Gaziantepspor’un geleceği açısından çok önemli. Eğer ortada gerçekten bir yanlışlık varsa umarım hakim ve savcılar bu yanlışlıktan dönerler.

İşte iktidar gücünün sarhoşluğuna kapılıp, akıl tutulması yaşamak denen şey bu olmalı.

Yoksa bir adam, bu kadar sorumsuzca, bu kadar cahilce, bu kadar fütursuzca konuşabilir mi?

                                                               ***

Türkiye Süper Ligi Profesyonel Futbol Kulüpleri Vakfı Başkanlığına seçilen Halil Ünal, seçimin hemen ardından yaptığı açıklamada, Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl’ın cuma günü(yarın)  Gaziantep’te bir duruşması olduğunu belirtip, “18 süper lig takımı o duruşmaya katılma kararı aldı. Her kulüpten bir temsilci, hatta çoğu kulüp başkanlığı düzeyinde olmak üzere, Sayın İbrahim Kızıl Başkanın orada yanında olacak” diyor.

Futbol camiasında dönen paranın gücü adamları o kadar pervasız, korkusuz, gözü kara yapmış ki, şike, dolandırıcılık, suç örgütü üyeliği, kamu parasına zarar vermek, adam dövmek, haraç kesmek sıradan, olağan hale gelmiş.

18 kulüp temsilcisi özel uçağa atlayıp gelecek, mhkeme salonunu doldurup, hakime savcıya karşı gövde gösterisi yapacaklar.

İktidar ve paranın gücü, görme sinirlerini zayıflatıp yok etmiş bu adamların. Bu cüretin ve kabadayılığın, göz dağı gösterisinin başka bir açıklaması olamaz.

                                                               ***

Diğer tarafa bakıyorsunuz, memleketin bakanı var, milletvekili var, valisi var, o törenden bu törene kurdele kesmeye koşan koca koca yöneticileri ve kendilerini şehrin sahibi sayıp, Gaziantep’i de ortak akılla yönettiğini iddia eden muhteşem bir erkanı var.

Bu adamlar ne yapıyor?

Onların konuyla ilgili üç maymunu oynaması ve sessiz kalması da en az öbürlerinin ahlaksızlık sınırlarını zorlayan cesareti kadar ayıp, korkaklık ve vurdum duymazlık değil mi?

Ortak akıl dumura mı uğradı ne oldu?

                                                                              ***         

Neyse, buradan size söylüyorum. Ben bundan sonra hakkımda açılacak davalarda avukat falan tutmam artık.

Dosyayı yollarım Ahmet Bey’e, o okur, suç unsuru olup olmadığına bakar, hakim ve savcılara sütunlarımızdan bir mesaj çakar, olur biter.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Siyasetin baş döndürücü gücü ve akıl tutulması