Bilim adamları yalan söyler mi?
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından düzenlenen ‘Aile Olmak’ Projesinin tanıtım töreninde, kürtaj ve sezaryenle ‘adeta cinayet işlendiği’ ve bilinçli olarak ‘kadınların bu yollarla ve doğum kontrol yöntemleri ile kısırlaştırıldığı’ tezleri Başbakan Erdoğan ve diğer konuşmacılar tarafından ifade edilmiş.
Bu konu ile ilgili uzmanlık dernekleri ortak bir açıklama ile kadınlarımızı ve halkımızı aydınlatmak istemişler. Aslında bu onların ciddi bir şekilde görevleri arasındadır, zaten.
9 madde halindeki açıklamadan net ve kolaylıkla anlaşılıyor ki, Bakanlığın düzenlediği proje tanıtım töreninde söylenenlerin gerçekle bir alakası yok.
Bunu en iyi bileceklerin başında bizzat Bakan Fatma Şahin gelir. Bu kadar bilim adamı yalan mı söylüyor? Yanlış mı düşünüyor?
Şahin, bir gün gelip siyaseti bırakacaktır. İşte o günlerde kendisine sormak isterdim:
Siz gerçekten bilim adamlarının yalan söylediğini, aslında proje tanıtım töreninde belirtilenlerin hepsinin doğru olduğuna inanmış mıydınız?
Acaba kimya mühendisi Şahin bu soruyu nasıl yanıtlardı?
Canlı yayında hakaret…
Cemaatla AK Parti’nin arasının pek iyi olmadığı artık bilinmeyen bir gerçek değil.
Başbakan Erdoğan’ın Amerika seyahatında Gülen’le bir şekilde yanyana geleceği konuşuldu, ama gerçekleşmedi. Erdoğan’ı temsilen Bülent Arınç gitti Fetullah Hoca’yı ziyaret etti.
Önce gece AK Partili bir yazarla, Cemaatçi bir yazar canlı yayında inanılmaz şekilde birbirine girdiler.
Ülke TV’de yayınlanan Bıçak Sırtı programında, Fethullah Gülen için “emekli vaiz” tanımlamasını kullanan gazeteci Fatih Tezcan’a Bugün gazetesi yazarı Nuh Gönültaş, hakaret üstüne hakaret saydırıp canlı yayını terk etti.
Cemaatçi Nuh Gönültaş’ın Erdoğan’ı eleştiren sözleri ve bir daha oy vermeyeceğini açıklaması üzerine AKP’li yazar Fatih Tezcan tartışma konusunun saptırıldığını söyledi.
Tezcan’ın Fethullah Gülen için isim vermeden ‘emekli vaiz’ benzetmesi yapmasına sinirlenen Gönültaş, AKP taraftarı Tezcan’a dönüp “Sen var ya çok terbiyesiz, ahlaksız, namussuz, karaktersiz bir adamsın” diyerek hakaretler saydırdı.
“Benim olduğum yerde Fethullah Gülen’i eleştiermezsin” diyen Gönültaş’a Tezcan da “Sen de benim olduğum yerde Erdoğan’ı eleştiremezsin!” dedi.
Meğer iş nerelere varmış. Ama Fetullah Hoca’yı küçümsemek için kullanılan kelimeler hiç şık olmadı.
Boykot!
Bir internet sitesinin haberine göre Gezi Parkı eylemlerinden sonra yaşananlar çarpıcı bir boyuta uzandı.
İddiaya göre; Türk Hava Yolları, Doğan Gazeteleri, Milliyet ve Sözcü'ye ilan vermeyeceklerini, söz konusu gazeteleri uçaklara da almayacaklarını reklam departmanlarına iletti.
İddialar doğru çıkarsa vahim bir durum var demektir.
Artık yeter!..
Bir başkan temsil ettiği kulübünün bu kadar önüne geçer mi?
Fenerbahçe’nin 100 yıllık tarihi ve ismi, Aziz Yıldırm’la boy ölçüşemiyor.
Türkiye’de en sevilen spor dalı olan futbol sırf bir adamın kaprisleri ve hırsı nedeniyle büyük bir kaosa girdi.
Yıldırım, şike nedeniyle tutuklandı, bir yıl hapis yattı ve şimdi Yargıtay aşamasında olan 6.5 yıllık mahkumiyeti var!
Devam ediyoruz…
UEFA, Fenerbahçe’ye verdiği 2+1 yıl Avrupa Kupalarına katılmama cezası ile tarihinin en sıkıntılı dönemine girdi. Kulübün yalnız borsada hisseleri düşmedi, aynı zamanda gelirlerinde inanılmaz azalma olacak. Yıldız futbolcular Avrupa’ya çıkamayacağı için takımı terk edecekler. Ligin tadı tuzu kalmayacak!
Devam ediyoruz…
Önceki gün mahkeme Aziz Yıldırım’ı kulüp başkanlığından geçici de olsa uzaklaştırdı. Hemen bunun formülü bulundu. Yıldırım, şirketin başına geçerek bildiğini okumaya devam edecek.
Devam ediyoruz…
Aziz Yıldırım, savcılara haraket ettiği için süren davası sonucu muhtemelen mahkum olacak.
Taraftar ve Genel Kurul nedense bu adamın biletini kesemiyor! Yalnız Fenerbahçe’ye zarar vermiyor ki, bütün Türkiye futboluna zarar veriyor. Herkesi bıktırıyor.
Aylardır bu adam gündemde. Artık bu adamın adını ve yüzünü medyada görmesek çok kişi rahatlayacak.