Burhan Kuzu olayı…

YAYINLAMA: 03 Temmuz 2013 / 20.00 | GÜNCELLEME: 03 Temmuz 2013 / 20.00

Önceki gün TBMM’de yapılan seçimde Başbakan Erdoğan’ın isteği üzerine Cemil Çiçek yeniden Meclis Başkanlığına seçildi.

Bu görevi uzun süredir bekleyen bir başkası vardı: Prof. Dr. Burhan Kuzu.

Siyasette külfet ve nimetin dengeli dağıtılması gerektiğini söyleyen Kuzu, “Ben bu partinin kurucu üyelerindenim, halen Anayasa Komisyonu Başkanlığını yapıyorum. Bazı şeyleri hak ettiğimi düşünüyorum” diyor.


 

Cemil Çiçek, geçen dönem başkan seçilmeden önce Meclis Başkanlığı için parti içi ön seçim yapılmış. Burhan Kuzu, açık ara farkla öne çıkmış. Ancak bu dikkate alınmamış ve AK Parti’nin Meclis Başkan adayı Cemil Çiçek olmuş!

 

Kuzu, partinin kurucu üyesi olduğu için partiye evladı gibi baktığını ve bir zarar gelmemesi için daha akıllı davranmak zorunda kaldığını belirtiyor.Başkaları gibi rahat hareket edemediğini, adaylığımı koyayım da ne olursa olsun mantığıyla hareket etmediğini söylüyor.

AK Parti, seçim kazandığı 2002 yılında da Meclis Başkanlığı için Erdoğan’ın işareti bekleniyordu. Ama bunu kendisine yediremeyen Bülent Arınç, çıktı meydana, “Arkadaşlar ben adayım” diyerek TBMM Başkanlığına dilekçe verdi, yani emrivaki yaptı. Kimse de birşey söyleyemedi ve Arınç TBMM Başkanı seçildi.

 

Böylesine sadık, kanaatkar ve bu görev için gerçekten donanımlı, Sorbonne Üniversitesinde anayasa hukuku dalında çalışmalar yapmış bir politikacı olan Kuzu, sabırla beklediği bu görevi çok istemesine rağmen tercih edilmedi!

 

Ben küskün değilim ancak kırgınım, belki de çok kırgınım. Ben partinin kurucu üyesiyim, partime küsecek halim yok, ben aynı şekilde yoluma devam ederim.Parti teşkilatları bu duruma çok üzüldü, vekillerimiz üzüldü, vatandaştan çok telefon geldi.Bana göre buralar temsil makamı olduğu için 6 ay başkanlık yapanla 6 yıl başkanlık yapan arasında bir fark yok.Ancak bana göre siyasette külfet ve nimet dengeli dağıtılmalı. Anayasa Komisyonu Başkanlığım ekime kadar devam ediyor, sonrasına bakacağım”diyen Kuzu, şimdiye kadar birçok bakanlık kurulduğunu  ama kendisinin Başbakan’dan hiçbir talepte bulunmadığını da anımsatarak kırgınlığını ve kendisine yapılan haksızlığı alabildiğine yaşarak herkese gösterdi.

 

Şimdi, Allahaşkına, bunun adı demokrasi mi?

Zaten parti içinde yapılanlar fazlası ile her yerde ve her şeyde yapılıyor.

İşte bu adaletsizliktir ki, tek adam yönetimidir ki, insanlar sokağa, eyleme dökülüyor.

Acaba, Burhan Kuzu’nun Kayserili olmasının bu işte bir etkisi oldu mu  diye kendi kendime sordum ama yanıtını tam veremedim.

 

Burhan Kuzu olayı…