Günah çıkarma yalnız hıristiyanlarda mı olur?
Demokratikleşme paketi tam zamanında açıldı.
Yıl sonunda 100 milyar doları geçmesi artık kehanet olmayan dış ticaret açığı (cari açık değil), netice alınmasından ümit kesilen Suriye krizi, NATO ile başlayan yeni füze krizi, ABD ile ilişkilerde gerileme, Türkiye’de aile başına düşen ortalama 2 icra dosyası, sürekli artan hayat pahalılığı (açıklanan enflasyon rakamlarına siz inanıyor musunuz) bugünden itibaren başlayan ‘paket’ tartışmalarının gölgesinde kalacak.
Zamanlama müthiş! Artık yeni bir gündem var, bütün gazeteler ve televizyonlar hep bunu yazacak, hep bunu konuşacak! Zaten şunun şurasında yerel seçimlere ne kaldı ki!
Olaylar o kadar hızlı gelişiyor ki, yazmak istediğim bir konuyu 1-2 gün bekletince, anlamını kaybediyor. Gerçi hangi eleştirilen konuya ilgililer yanıt verebiliyor ki! Hep sessizlik, her zaman sessizlik hakim! Buna artık alıştım, yerel politika böyle, şehri eminin umurunda bile değil! Ama yadırgadığım nedir biliyor musunuz? O umursamaz insan, bakın nasıl veciz laflar edebiliyor: “Hep aydınlıkta kalın... Karanlıkta kalırsanız, arkanıza dönüp baktığınızda gölgenizin bile sizi terkettiğini görürsünüz.”
Pes yani! Soruyorum şimdi kendisine, senin neyin aydınlık, neyin şeffaf Allahaşkına!..
Yarın ‘Forum AVM’ açılıyor. Şirketin lansman töreninde, düzenlenen basın toplantısında bakın nasıl konuşuyor:
“Burası iyi ki açıdı, yoksa benim için, peşkeş çekti, rant sağladı diye neler neler söylerlerdi. Açılınca derin bir nefes aldım.”
Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey’in aklından böyle son derece çirkin, fesat, ilkesiz, etik olmayan düşünceler geçirmesine bir anlam veremedim.
Böyle bir şey mi vardı?
Bizim neden haberimiz olmadı?
Bir belediye başkanının son derece kaba, uygunsuz şeyleri kendine uygun görmesi –eğer AVM açılmasaydı böyle olacaktı diyor- bu şehirde yaşayanlar bizler için kabul edilemez varsayımlardır!
Ancak şöyle, stratejik ve vahim bir eleştiri getirilebilir. Fuar alanı ile Gaziantep Kalesi arasındaki bölge ‘kentsel sit alanı’ ve ‘kültür yolunun’ bir parçasıydı.
Fuar alanını satmakla bilinçli olarak tarihi dokuyu bozdu. Bu satışı da o zaman bize şöyle açıkladı:
“Eski rakı fabrikasının yerine ben müze, bizimkiler ise cami yapmak istiyorlar. Buranın parası ile Zeugma Müzesi’ni yapmak istiyorum. Karşı çıkmazsanız, kentinize bir müze kazandırmış olursunuz.”
Biz de ‘Arif Amca’nın hatırı var, oğlu hep doğruları söyler diye tepkimizi erteledik.
Daha sonra aldatıldığımızı anladık, ama iş işten geçmişti! Zaten müzenin parasını da kuruşu kuruşuna değil, fazlası ile Kültür Bakanlığı’ndan geri aldı. Hatta, hiç müze projesi yapmamış, konunun acemisi bir mimarlık bürosuna (Tuncay Bey’in keşfettiği bir büroydu galiba) çizdirdiği proje skandala sebep oldu. 11 trilyon liralık hasar onarma projesi ile müze tamamlanabildi. Maliyetin yüzde elli artması bir yana, müzenin açılışı da 2 sene ertelendi.
Neresinden baksanız bu iş yanlış! Belki de bunun içindir ki kendine beddua etmeye kalkışıyor! Bir anlamda günah çıkarıyor!
Asım Bey’in bir gazeteye verdiği demeçte okudum, bu AVM’yi yılda 9 milyon kişi ziyaret edecekmiş. Ziyaretçilerin arabaları, dükkan sahiplerinin ve çalışanların vasıtaları günde 10-15 bin arabalık bir trafiğin oluşmasından sözediliyor. Bunun yaratacağı hava kirliliğinin vebalini kim üstlenecek acaba? Gaziantep’in ciğerinin tam ortasına yapılacak bir AVM’ye gerçekten bu kentin ihtiyacı var mıydı? Yoksa sırf birilerinden hınç almak için mi böyle bir projeye yol verildi?
AK Parti gerçekten aday bulunamadığı bahanesiyle Asım Bey’i yeniden aday gösterir mi?