Eski evlerimizde Ramazan

YAYINLAMA: 01 Temmuz 2014 / 20.00 | GÜNCELLEME: 01 Temmuz 2014 / 20.00

Ramazan gelmeden mutlaka bir genel temizlik yapılırdı evlerde.Buna “Ev çıkarma” derler:
Odalardaki bütün halılar, eşyalar, yataklar kaldırılır, odalar tepeden tırnağa silinip süpürülür halılar açılır, eşyalar yerleştirilir.
Sonra çamaşır yıkanır; perdeler, yemekte misafirlerin kucağına verilecek havlular tertemiz, mis gibi hazırlanırdı.
O Ramazanların bir özeliği de (Ekmek etme) idi. O günlerde daha çok ev ekmeği yenirdi. Bayrama yetecek kadar ev ekmeği yapılırdı “Ev ekmeği” ya da “Yufka ekmek” iftarda, sahurda sulanırsulanır sofraya konurdu. Yakındaki fırından alınan “Çarşı ekmeği” ya ara sıra ya da misafir gelince sofraları süslerdi.
O Ramazanların bir özelliği de çoluk çocuk, evde kim varsa hep beraber hamama gidilmesiydi.
Hem mübarek ay tertemiz karşılanmış olur, hem de oruçlu oruçlu hamama gidilmekten kurtulunurdu. Ramazan mahalle ve kahvelerde de bazı kurallar getirirdi: Ramazan boyunca her kes oruçlu olacağı için kahvelerde ocak yakılmazdı.Çeşitli oyun oynayanlarakağıtlı şeker veya lokum verirlerdi. Eğlence geceleri için kahveler birer hikayeci veya Karagöz peylerlerdi.
Bu halk sanatkarları Ramazan boyunca, iftardan sonra kahvede toplanan müşterilere taklitli hikayeler anlatır, perde kurar Karagöz-Hacivat oynatırlardı.
Kahveye gelenlerden bir çoğu sahur oluncaya kadar eve gitmez, o saatlere kadar açık olan bakkallardan, tatlıcıdanbir şeyler alır, mübarek sahur için evinin yolunu öyle tutardı.















Eski evlerimizde Ramazan