Anketler ve maskaralık…
Hatırlarsanız bir ara anketlerin cılkı çıkmıştı.
Yasal düzenleme yapıldı, epey mesafe alındı. Şimdilerde önüne gelen anket yapmıyor, tek tük yapılsa da piyasaya güven veren anketör firmaların dışında kimse tarafından kaale alınmıyor.
Anketçiliği küçümseyenler, bunun bir bilim dalı olduğunu bilmeyenlerdir. Sokağa çıkıp rastgele onlarca kişiye soru sorup veya ortaya bir sandık koyup alınan yanıtları da bakkal hesabı tasnif edip, bir konu hakkında kamunun görüşü olarak sunmak anketçilik değildir, gazetecilik hiç değildir.
Yerel bir gazetede gördüm. İki ayrı semtte esnafa, cumuhurbaşkanlığı seçiminde kime oy kullanacaklarını sormuşlar. Tesadüf bu ya, her iki alanda da oyların yüzde 60’ı Erdoğan’a, yüzde 33’ü İhsanoğlu’na, yüzde 7’si de Demirtaş’a çıkmış!
Bu tahmin tutabilir de! Şu anda benim de kokladığım hava bu. (Erdoğan’a verilen oy oranı yüksek çıkarsa bunu Şahin’in 3 aylık performansına bağlarım. Yerel seçimlerde Şahin, Erdoğan’ın şahsi oylarından faydalandı. Bu kez de Erdoğan, Şahin’in şahsi oylarından faydalacak.)
Ancak, gazeteler kendi diyeceklerini, meramlarını başkalarının ağzından haberleştirmeleri gazetecilik değil. Yorum hür! İstediğini yaz ama çarpıtma haber ve anketler yalnız o gazeteye değil, genele de güven kaybettriyor.
Ortalık toz duman…
Basın susturucuyu çıkardı!..
Karşılıklı hakaretlerin dozu çok arttı. Henüz belden aşağı inmediler ama yakında o da olabilir!
İlk demeç, insan haysiyetiyle bağdaşmayan söylem, İsrail Parlamentosu’nun aşırı dinci ‘Evimiz Yahudi Partisi’ne üye 38 yaşındaki kadın milletvekili Ayelet Shaked’ten geldi.
Shaked, korkunç beyanında şöyle dedi:
“Daha fazla ‘yılan’ yetiştirmemeleri için anneleri de öldürelim. Hamile kadınları vurun ki, bir kurşunla iki müslüman canı alalım.”
Gerçi bu söylem teyid edilmedi ama bunun binde birini bile söylemiş olsa insanlık suçu işlenmiş olur.
Arkasından yerli bir fragman izledik!
Sanatçı Yıldız Tilbe, “Allah, Hitler'den razı olsun bunlara az bile yapmış ne kadar haklıymış adamcaaz” dedi.
Kambersiz düğün olur mu?
Şamil Tayyar, İsrail’in Gazze’ye yönelik kara harekatı başlatması üzerine Twitter'da "Soyunuz kurusun Hitleriniz eksik olmasın" mesajını paylaşmıştı. Sonra yenisini ekleyerek, "Dünyanın bu koruması karşısında anlaşılıyorki bir İsrailli dünyanın her köşesinde bir Gazzeli gibi can korkusu yaşamazsa sorun çözülmez!" İsrailliler’in öldürülmesi imasında bulundu.
Tayyar’ın bu Tweet’ine Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan belki de son zamanların en ağır ve haşin yanıtını verdi ve de epey veriştirdi!..
Hitler'e mi özendin be mübarek başlıklı yazısında, Tayyar'a da seslenen Hakan, "Hani senin lider, âlemi titreten acayip büyük bir "dünya lideri" idi, başında böyle bir lider varken Hitler'i çağırmak da neyin nesi be ahmak" dedi.
İşte Ahmet Hakan'ın o yazısı...
Hani senin lider, âlemi titreten acayip büyük bir "dünya lideri" idi.
Başında böyle bir liderin varken...
"Neredesin yarım bıyıklım nerede" diye türkü çığırmak da neyin nesi a be ahmak!
Hitler'i mi özledin mübarek?
Peki söyle bakalım: Özleyecek adam mı kalmadı?
Özleyeceksen düşmanlarının bile önünde saygı ile eğildiği o onurlu ve erdemli büyük İslam komutanı Selahattin'i özlesene a be kafasız.
Bak, sayende İsrail'in katliamlarını konuşmak yerine Hitler'in katliamlarını konuşuyoruz.
Hadi git de şimdi kendinle gurur duy a be ırkçı, a be faşist.
Hitler senin çağrına uyup yeryüzüne gelse...
İsrail'le birlik olup senin kafana yağdırır bombaları.
Katliamcı katliamcının dostudur, bunu da mı bilmiyorsun a be zır cahil.
Hitler sadece Yahudileri mi öldürüyordu?
Çingeneleri, engellileri, eşcinselleri, Afrikalıları da öldürüyordu.
Seni bulsa seni de öldürecekti.
A be ahmak.
Hitler'i senden daha fazla özleyen "neo-Nazi" diye nam salmış Hitler'in torunları var ya...
Onlar Almanya'da sana ve senin gibilere...
"Defol git buradan" diyor.
"Kara kafalı" diyor.
"Türklere ölüm" diyor.
İşitmiyor musun a be denyo?
Hitler'i mi özledin mübarek?
O zaman git Almanya'ya da gör Hitler'i...
Bugünün Hitler'leri orada...
Ev kundaklıyor.
Dönerci bıçaklıyor.
"Kara kafalı" avlıyor.
İnsan hiç katilini özler mi a be çarpık zihin.
Filistin Lideri Yaser Arafat, gördüğü onca zulme karşın bir kez olsun "Ulan Hitler'i bile bize arattınız ya, helal olsun" demedi.
Ne yani?
Arafat senden daha az mı öfkeliydi?
Arafat senden daha az mı duyarsızdı?
Arafat senden daha az mı nefret ediyordu İsrail'den?
Git bunun üzerine iki dakika tefekkür et a be fikirsiz.
Filistin'i kana bulayanlara öfkelenip...
Tüm dünyayı kana bulamış bir psikopatı özlemek.
Çelişki bu değilse nedir a be nasipsiz.
Sen "Özledim Hitler'i özledim, kokusunu özledim, kanlı ellerini özledim" diye ağıtlar yaktıkça...
İsrail "oh" çekiyor.
İsrail "oh" çekiyor çünkü...
Senin akılsız, ilkesiz ve nefret dolu söylemini, propagandasına katık ediyor.
"Benim katliamları unutun, aha buna bakın" diyor.
Kısacası...
Sen "Heil Hitler" falan dedikçe...
İsrail'in propaganda ekmeğine mis gibi tereyağı sürüyorsun.
A be kendini İsrail karşıtı sanan ama farkında olmadan İsrail yancılığı yapan sersem.
E Tahammül edilmez ırkçılığınla...
E Tiksindirici nefret söyleminle...
Anında ilkesizliğe kayabilen şuursuzluğunla...
İçindeki faşisti ortaya çıkarmakta sergilediğin muazzam hünerle...
Kimin ekmeğine yağ sürdüğünü bilmeyen izansızlığınla...
Tertemiz Filistin davasını daha fazla kirletme a be insafsız, a be vicdansız.
Sen en iyisi Hitler'ini de al git.
Bu arada, birkaç cephede savaşan Şamil Tayyar, Hamas’ı eleştiren Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök’e Twitter'da açtığı ağzını yumdu gözünü...
Özkök yazısında Hamas'ın savunma politikalarını eleştirirken intihar saldırıları ve çocukların canlı kalkan olarak kullanılmasını gündeme getirmişti.
"Bu ahlaksız yazarda nasıl bir vicdan var ki plajda oynarken, evde uyurken, iftar sofrasında beklerken vurulan çocukları görmezlikten geliyor" dedi.
Benim yorumum…
Gündem sapıyor, eleştiriler detaylara iniyor, karşılıklı hakaretlerle olayların özü kaçırılıyor! Böylece de vuslat hasıl oluyor…