ABD’nin “ılımlı islam” projesi yok artık
Fetullah Gülen hakkında, ''terör örgütü kurma ve yönetme suçundan'' tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasını çok isabetli, ancak bir o kadar da geç kalınmış bir karar olarak değerlendiriyorum.
Gülen hakkında yakalama kararı çıkarılmasının gerekçeleri arasında, ''terör örgütü kurma veya yönetme'', ''cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma'' ile ''iftira'' bulunuyor.
Bakalım, Gülen’i yıllardan beri kucağında besleyen ABD’nin bu yakalama kararı konusunda tavrı ne olacak?
***
Fetullah Gülen hakkında tutuklama ve yakalama kararı çıktığını öğrendiğimde aklıma hemen PYD Lideri Salih Müslim’in sözleri geldi.
Hasan Cemal, PYD Lideri Salih Müslim ile 2014 Nisan ayında görüşüyor.
Bu konuşmada, Salih Müslim’in Kürt sorunu konusunda Türkiye’ye çok önemli başka mesajları da var ama, ben burada yalnızca “ılımlı islam” meselesi ve cemaate yönelik değerlendirmelerine değinmek istiyorum.
***
Salih Müslim, “Ankara’da Dışişleri Bakanlığı’ndaki görüşmenin deşifre olmasını hatırlatarak, “Ankara’da Dışişleri Bakanlığı’nda dinlemeye takılan üst düzeydeki 5-6 saatlik toplantının sadece 8-10 dakikalık bölümünün yayınlandığına, geri kalan kısmında Rojava’nın nasıl ele alındığının bilinmediğine işaret ediyor.
Salih Müslim’in ses kayıtları ve tapeler konusunda şöyle bir değerlendirmesi var:
“Bütün bunları Amerika dinletti. Erdoğan’a büyük darbe vurdu, şimdi de Erdoğan’a cemaati temizletiyor. Amerika’nın ılımlı islam projesi yok artık. Erdoğan’ın islam alemine yönelik modelliği sona erdi Washington’un gözünde.”(Çözüm Sürecinde Kürdistan Günlükleri/Hasan Cemal)
***
ABD, “ılımlı islamı, “teröre bulaşmamış islam” diye kucaklayıp, tüm Ortadoğu müslüman ülkelerine örnek teşkil ettirecekken, kucağında beslediği gözü yaşlı hoca efendinin kendi hükümranlığını kurmak uğruna kimsenin gözünün yaşına bakmadığına tanık oldu. Ilımlı islamın diğer aktörü Erdoğan’ıntek adam olma hayalleri ile ilerlediğini görerek acı gerçekle bir kez daha yüzleşti.
Bu durumda Salih Müslim’in söylediği gibi bu sevdadan vazgeçti ise Fetullah Gülen’i usulcacık kucağından ittirmelidir ki o da gelip, yaptıklarının cezasını çeksin ve bu terör yuvası bir an önce kurutulsun.
***
Bu arada islamın ılımlısının olamayacağına bir örnek de önceki gün açıklanan Uluslararası Af Örgütü Raporu’dur.
Uluslararası Af Örgütü, kendisine İslam Devleti adını veren silahlı grup tarafından kaçırılan Irak'ın Ezidi azınlığına mensup kadın ve kız çocuklarının maruz kaldığı işkencenin, İslam Devleti yönetiminin ne kadar vahşi olduğunu gösterdiğine işaret etti. Bu işkenceye tecavüz ve diğer cinsel şiddet türleri de dahil.
***
Örgütün, "Cehennemden kaçış - Irak'ta İslam Devleti esaretinde işkence, cinsel kölelik" adlı raporunda, İslam Devleti savaşçılarına ya da onların destekçikerine "satılan" ya da "hediye" olarak verilen, onlarla zorla evlendirilen yüzlerce ve hatta binlerce Ezidi kadın ve kız çocuğunun yaşadığı korkunç acıya dair bilgi yer aldı.
Raporda ayrıca, “İslam Devleti genellikle esir aldıklarını zorla İslam dinine döndürüyor” denilirken, Uluslararası Af Örgütü Kıdemli Kriz Danışmanı Donatella Rovera, "Yüzlerce Ezidi kadın ve kız çocuğunun hayatı, İslam Devleti esaretinde yaşadıkları cinsel şiddet ve cinsel köleliğin dehşeti yüzünden paramparça oldu. Cinsel köle olarak tutulanların çoğu çocuk; 14-15 ve hatta daha genç yaştaki kız çocukları.İslam Devleti savaşçıları savaş suçuna ve insanlığa karşı suça varacak şekilde, tecavüzü saldırılarında silah olarak kullanıyor" diyordu.
Cemaatin yurtlarında beyni yıkanan kız ve erkek öğrencilere din eğitimi adı altında uygulananların da bu islam devleti mantığının temelleri olduğunu unutmamak lazım.