İtibar!

YAYINLAMA: 08 Mart 2012 / 18.00 | GÜNCELLEME: 08 Mart 2012 / 18.00

Türkiye İtibar Endeksi 2011 sonuçlarına göre; Koç Holding, Turkcell ve Sabancı Holding Türkiye'nin en itibarlı üç markası oldu.
İtibar Atölyesi adına uluslararası araştırma şirketi Xsights tarafından gıda, alkolsüz içecek, otomotiv, banka ve sigorta, konfeksiyon ve tekstil, enerji, beyaz eşya, elektronik, holdingler, iletişim, inşaat ve perakende olmak üzere 12 sektörde 26 ilde gerçekleştirilen Türkiye İtibar Endeksi (TİE) araştırması sonuçları, ''Türkiye İtibar Zirvesi''nde açıklandı.
Böylece Türkiye’nin en itibarlı, (dikkat buyurun en önemli değil, en itibarlı) markaları, yukarıda saydığım ilk üçten sonra şöyle sıralandılar:
4.Ülker, 5.Arçelik, 6.Ağaoğlu, 7.Coca Cola, 8.İş Bankası, 9.B‹M, 10.LCW.
                                                              ***
Benim üzerinde durmak istediğim ‘Ağaoğlu’ markası.
Ben Ağaoğlu’nun ismini ilk kez değil de, doğru dürüst 3 sene evvel Habertürk gazetesinde Fatih Altaylı’nın yazısı üzerine duydum.
Fatih Altaylı, çocuğu yaşındaki genç kızlarla ilişkisi olduğunu ima ettiği Ağaoğlu ile ilgili çok ciddi iddialarda bulunmuştu.
Altaylı’ya göre, zenginliğini görgüsüzce milletin gözüne sokup, dergilerin zenginler listesine giren ama Maliye’nin vergi listesine giremeyen Ağaoğlu kamuoyuna kötü bir örnekti!
Ağaoğlu da Fatih Altaylı’ya biraz da belden aşağı sert yanıtlar verdi. Bu arada, polemikten yararlanan bazıları da Ağaoğlu ile sorunlarını Altaylı’ya yazınca iş iyice sertleşti.
‹ddiaya göre Ağaoğlu, işçilerin, memurların 25 yıl önce kurdukları bir kooperatifin bugün yüz milyonlarca Dolar eden arsasını ele geçirmek için fakir fukaraya yapmadığını bırakmamış. Mağdurlar, çalmadıkları kapı, gitmedikleri gazete bırakmamışlar. Ama bazı gazeteciler Ağaoğlu’ndan ucuz veya bedava ev aldığı için bunu haber yapmamışlar! Konuya Ali Saydam’da girip bir iki yazı da o yazdı. Sonra…
Evet sonra bir gün sabah baktık ki, Hürriyet’in, Milliyet’in, ‹stanbul Sabah’ın birinci sayfasında Ağaoğlu’nun nerdeyse çeyrek sayfa reklamı var! 
                                                                 ***
Gazetelerdeki “Ali Ağaoğlu’nun Tower’ı” yani Ağaoğlu’nun ‘Kulesi’nin resmi Fatih Altaylı’ya belden aşağı yanıt anlamını taşıyordu!
Çirkin polemik bunun ardından son bulmuştu!
                                                                 ***
3 yıl sonra Ağaoğlu Türkiye’nin en itibarlı markası veya adamı oldu.
Bir ünlü siyasetçinin de güzel kızlarla yaptığı alemden sonra itibarı ülke çapında çok yükselmişti.
Demek ki, bu ülkede itibar ‘Tower’ ile doğru orantılı.
Yoksa, İş Bankası gibi bir kurum, Ağaoğlu’nun altında yer alır mıydı?




Uğurlu rakam yüzde 60!


Geçen hafta Rusya ve İran’da genel seçimler oldu.
Son derece de önemli seçimler.
Ama bizim medya nedense gereken önemi vermedi. Hakan Şükür’ün Lig TV’de yorum yapması muhalefetin çabası ile hala birinci sıradaki yerini koruyor.
Hakan’ın yasal veya yasaları zorlayan konumu bu kadar mı önemli?
İran’daki seçimlerden de mi daha önemli?
Yalnız komşularımızdaki seçimler veya olup biten bizi pek ilgilendirmiyor!
Kendi kendimize yetiyoruz, ne de olsa!
Rusya ve İran’daki seçimlere katılım hemen aynı: Birisinde yüzde 63, diğerinde yüzde 64!
Seçimlerle ilgili benzer şikayet: Hile yapıldı.
İran’daki seçim için BBC’nin yorumu: Yapılan, seçimden başka herşeye benziyordu! Bu kadar da olmaz ki!
Her iki seçiminde sonucu ayn›: Diktatörler demokratik (!) seçimle işbaşına geldiler! Birinde Putin, diğerin de Hamaney’in otoritesi!..
Güney ve Doğu’daki komflular›m›zda da hep otoriterler demokratik seçimlerle işbaşına geliyorlar! Gürcistan, Azarbeycan da öyle değil mi?
Putin, yüzde 63 ile seçildi. Erdoğan’da yüzde 60 ile…
İş hep 60’lı yüzdelerle dönüyor, nedense…

İtibar!