NATO öldü! Avrupalılar birleşmelidir!

YAYINLAMA: 21 Ekim 2019 / 20.00 | GÜNCELLEME: 21 Ekim 2019 / 20.00

Son çeyreğine girdiğimiz 2019 yılının Avrupa tarihinde önemli bir yere sahip olacağı şimdiden belli oldu.

Eski Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın danışmanlarından ve halen Emmanuel Macron'un ‘akıl hocası’ olarak bilinen Fransız Ekonomist Jacques Attali, Türkiye'nin Suriye'ye yönelik Barış Pınarı Harekatı nedeniyle "NATO öldü,

Amerika Birleşik Devletleri artık bizi savunmuyor, Avrupa yalnız kaldı, Avrupalılar kendilerini korumak için birleşmekten başka çareleri kalmadı” değerlendirmesinde bulundu.

 

Fransa Ulusal Meclisi'nde yer alan 8 siyasi gruptan 59 vekil, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a Türkiye'nin NATO üyeliğinin askıya alınması için harekete geçme çağrısı yaptı.

Fransız vekiller, Macron'dan Türkiye'ye yönelik yaptırım uygulanması ve ‘Kürt müttefiklerine’ yardım edilmesi için her türlü çabayı göstermesini istedi.

 

Akıl hocası Attali’nin Macron’a sunduğu raporu Fransız vekiller Ulusal Meclise taşıdılar.

Macron da basına verdiği demeçte, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Merkel ve Johnson ile birlikte görüşmeye davet edeceğiz, dedi.

Yani, Avrupa’nın söz sahibi 3 devleti, Fransa, Almanya ve İngiltere, Fransız gazetesi La Figaro’nun iddiasına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la buluşmasında masada şunlar olacak:

 

NATO üyesi bir güç olan Türkiye diğer üyelerin onayı olmadan Rus silahları alarak tamamen özgür bir şekilde savaşmaya karar verdiğine göre NATO öldü. Türkiye bunu pervasızca gerçekleştirdi, kimse de tepki göstermedi. Amerika bunu engellemek için hiçbir şey yapmadı. Bu durumda ortak güvenliğimizi tehlikeye sokan eylemleri nedeniyle Türkiye’nin NATO üyeliğinin askıya alınması süreci başlatılmalıdır.

 

Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne olası katılımı ile ilgili tüm müzakereler durdurulmalı ve Ankara'ya yapılan tüm finansal yardımlar kesmelidir.

 

Türkiye'ye, Rusya'nın Kırım'ı ilhakı nedeniyle uygulanan ekonomik yaptırımların benzerleri uygulanmalıdır.

 

Ve asıl önemli madde: Avrupa, IŞİD barbarlığına karşı ağır bedeller ödeyen Kürt müttefiklerini korumak konusunda kararlıdır.

 

Bütün bunlar bana hiç yabancı gelmiyor!

Plan, proje uygun adımlarla hedefe doğru yürüyor!..

 


 

Avrupa’da oynayan futbolcularımız eleştiriliyor!

 

İtalya’da Juventus’ta oynayan Merih Demiral, Milan’da Hakan Çalhanoğlu ve Roma’da Cengiz Ünder, Barış Pınarı Herekatı’na vendikleri destek nedeniyle ağır eleştiri altındalar. Bilhassa Cengiz Ünder’in Roma forması ile asker selamı vermesi Roma taraftarını kızdırdı.

Cengiz’in Portekizli teknik direktörü Fonseca, “Bu sabah bir Portekiz gazetesinde okudum. Barcelona Teknik Direktörü  Valdano bir mülakatta 'futbol ve siyaset aynı odada uyumamalı' diyordu. Bu ifade çok hoşuma gitti, ben de bu görüşü paylaşıyorum. Bence futbol ve siyaset ayrı şeyler, aynı eve bile girmemeleri gerek. Bizim mesleğimizde futbol ve siyaseti karıştırmayı sevmiyorum" dedi.

 

Eleştirilere İtalyan politikacılar da katıldı.

Eski Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini, "Avrupa'nın haysiyeti olsaydı Türkiye'nin AB üyelik sürecini iptal ederdi. Kürt halkının yok edilmesine izin vermeyeceğiz. Türk rejimi topraklarındaki azınlıkları imha etme alışkanlığını kaybetmedi. İslami bir devlettense Rusya ya da İsrail'le masaya oturmayı tercih ederim ifadelerini kullandı.

 

Görüşleri merak edilen İtalya eski başbakanı Silvio Berlusconi ise Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkan Avrupalı liderleri suçlayarak, "Eğer Türkiye'nin AB'ye katılımı konusunda işler benim yönlendirdiğim gibi gitseydi, bu gerçekleşseydi bugün bunlar yaşanmazdı" dedi.

 


 

Amerika’da hedef değişmez, yönetimler değişir

 

Müslüman ülkelerde demokrasi ve laiklik olmasına izin veremeyiz. Eğitim sisteminin ve ülke idaresinin din temelleri üzerine kurulması gerekiyor. Başlarındaki çobanı ele geçirince, ülkeyi biz yönetiriz. Bu doğrultuda tedbirler almak zorundayız.

 

Richard Nixon,  ABD Başkanı (1969-1974)

 


 

 

Melania, çiftin oğlu Barron ve Donald Trump.

Barron’un gömleğinin üzerinde şu yazılı: Ben bir aptalla beraberim. Bu cümlenin altındaki el’de Trump’ı işaret ediyor. Tabii tesadüfi bir resim...

 


 

Krizin ortasında hayatı tartışmalar için Pelosi Ürdün’e geldi...

 

Demokrat Parti sözcüsü Nancy Pelosi, Suriye’deki “derinleşen kriz”i tartışmak için sürpriz bir ziyarette bir grup Amerikalı demokrat milletvekiline önderlik etti.

Demokratlar, Trump’ın ABD askerini Kuzey Suriye’den çekince  meydanın Türklere kaldığını, IŞİD’e karşı savaşan Kürtleri yalnız bıraktığını iddia ediyor.

 

Pelosi’nin, dokuz Kongre üyesi ile geldiği Amman’da Ürdün Kralı II. Abdullah ile Cumartesi günü geç saatlerde, güvenlik ve ‘bölgesel istikrar’ konulu görüşmelerde bulunduğu açıklandı.

 

Pelosi’nin Kongre heyetinde, Başkan Trump’ı görevden alma soruşturmasını yönlendiren İstihbarat Komitesi Başkanı Adam Schiff,  Dışişleri Komitesi Başkanı Eliot Engel ve İç Güvenlik Komitesi Başkanı Bennie Thomspon bulunuyor.

 

Amman’daki ABD Büyükelçiliği’nin verdiği bilgiye göre heyet Pazar günü erken Ürdün’den ayrıldı ancak nereye gittiğine dair bilgi verilmedi.

 

Pek çok Demokrat ve Cumhuriyetçi milletvekili, ABD askerlerinin bölgeden ayrılmasıyla Beşar Esad'ı destekleyen İran ve Rusya’nın işini kolaylaştırdığını iddia ediyor.

Özellikle Pelosi, Trump’ın Putin ile yakın ilişkisi olduğunu sık sık ima ediyor.

Bütün bunların temel amacı Trump’ın azlini sağlamak. Yoksa bölge ile pek ilgili değiller.

 

Trump’ın kendisinin üçüncü sınıf politikacı olduğunu söylemesinden sonra Pelosi çılgınlar gibi her fırsatı değerlendiriyor. Amman’a 10-12 saatlik uçuş ve geriye dönüş az iş mi? Bizim derdimiz başka, onlarınki bambaşka!

 

NATO öldü! Avrupalılar birleşmelidir!