Ayıp oluyor ama!..
Günlerden beri Sabah yazıyor: Bir avuç insan bu kentte emlak terörü estiriyor.
Binlerce insan kiralık ev bulamıyor, satılık konutların hepsi geçen senenin fiyatlarına göre tam iki misli.
Bunların hepsi göz göre göre yapılıyor.
Bu kentin sahibi yok mudur?
Bu kentin Şehr-i Emin’i neden sessiz kalır ki?..
***
Gaziantep’in Şehr-i Emin’i Dr. Asım Güzelbey’in sessizliğinin nedenini anlamak zor. Neden konuşmuyor?
Soyadı Güzelbeyoğlu olsaydı, bu soruyu sormazdım bile.
İbrahimli 2 niçin imara açılmıyor? Durmadan aynı şeyler tekrar ediliyor: Efendim askıda! Zaten orası çok dalgalı bir arazi, beklentileri karşılayamaz, boşuna umutla bekleniyor!
Eğer öyleyse çözüm nedir?
8 yıldır bu kentin tam ve tek yetkili (eğer böyle değilse yeni yasa ile olmak üzere) belediye başkanı olarak bu iş çözülemez miydi?
Bu yazılar yalnız bugün için yazılmıyor, 10 sene, 25 sene, 50-100 sene sonra okuyanlar kentin geçirdiği evreleri değerlendirirken, bugünün yetkililerini de değerlendireceklerdir. Haa derseniz ki ben öldükten sonra .....aşağı, o zaman ne diyebilirim ki!
Ama bilin ki çok ayıp oluyor!
***
Bakın, bu sene fıstığın iyi hasat vereceği anlaşılınca fiyatlar geçen senenin yüzde 30 gerisine gitti.
Emlak piyasasına umut verirseniz, normalleşir.
Ne oldu ki geçen seneye göre fiyatlar yüzde 100 daha pahalı?
Hadi o insanların arsacılık gözlerini bürümüş, bütün insani değerlerini yok etmiş, vurgundan başka bir şey düşünemiyorlar, size ne oluyor peki?
Bulun artık bu işin bir çaresini.
Gaziantep Emniyeti hemen açıklama yapmalı
AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar’ın bugün birinci sayfamızdaki açıklamasını okudunuz mu?
İnanılır gibi değil.
Bunu söyleyen sıradan bir adam değil, iktidar partisinin tanınmış bir gazeteci ve politikacısı. Belki de yarının Bakan’ı.
Gaziantep Emniyet Müdürü’nün hemen bu konuda bir açıklama yapması gerekmez mi?
Tayyar’ın anlattıkları doğru mu?
Yani Gaziantep Emniyeti bir suç şebekesini yönetiyor. Bu şebeke de Gaziantep’in ticaretini, siyasetini ve sermayesini dizayn ediyor. Şebeke her türlü hukuk dışı işi yapıyor!
Buna inanmak o kadar zor ki!..
Eğer öyleyse öl Sezar!
Bad el harab ül Gaziantepspor!..
Halen Gaziantepspor Başkanı İbrahim Kızıl’ı cezaevinde ziyarete gelen TFF Başkanı Yıldırım Demirören’i hiç garipsemedim. İkisinin çok samimi fotoğraflarını internette bulabilirsiniz. Zaten iki başkanın ticarette ve sanayide de ortaklıkları olduğunu söylüyorlar.
Ama Fenerbahçe’nin bir hafta öncesine kadar güçlü adamı Nihat Özdemir’in alelacele Gaziantep’e gelip Kızıl’ı ziyaret etmesinin nedenini bilmiyordum. Bir bilen anlattı:
“Nihat Özdemir’in sahibi bulunduğu Limak’ın birisi Gaziantep’te, bölgemizde 5 çimento fabrikası var. Bu dev tesislerin petrol ihtiyacını Kızıl Şirketleri karşılıyor. Aralarında çok büyük çaplı mal temini, alış veriş var. Böyle bir durumda Özdemir’in hemen gelerek tedarikçisi Kızıl’ı görmesi ve iş görüşmesi yapması kadar tabii ne olabilir!”
Gaziantepspor harap olduktan sonra!..
Gaziantepspor Fahri Başkanı Celal Doğan, CHP İl Başkanı Mehmet Gökdağ’ı tebrik ziyaretinde bence çok önemli değerlendirmelerde bulunmuş.
Her şeyden önce futbolcuların kulüpten alacağı olan 11 milyon TL 1 Haziran’dan evvel ödenmezse, futbolcular serbest kalabiliyor ki bu da bir anlamda Gaziantepspor’un çökmesi demektir. Gerçi, Doğan’ın ifadesine göre Gaziantep Valisi bu problemin derinleşmeyeceğine dair umutlu konuşmuş.
Ama herhalde Celal Doğan pek tatmin olmamış olmalı ki, “Gaziantepspor’u ben çocuğum gibi büyüttüm ve bu noktaya getirdim. Gaziantepspor Türkiye’nin gerçekten güzide, örnek, model bir kulübüydü. Herkesin ibret ve hayranlıkla izlediği bir kulüp yapısını ortaya koymuştu” diyerek Vali’nin çözüm konusundaki sözünü Perşembeye (bugün) kadar bekleyeceğini, ama hemen sonra kolları sıvayacağını söylemiş.
***
Bu düşünceyi saygıyla karşılıyorum. Birilerinin kaygı duyması, sorumluluk alması, elini taşın altına koyması gerekir. Eleştirmek en kolayı!
Gaziantepspor bir zamanlar Gaziantep’in imajıydı. Gelinen noktada küme düşmemeye oynayan, Avrupa’dan yasaklanan ve nihayetinde başkanı hiç de hoş olmayan bir takım iddialarla tutuklanan bir kulüp olması çok üzücü! Bunun yüzde biri Avrupa’da olsa, şimidiye kadar kulüp çoktan başka bir yönetime teslim edilmişti.
Bence Celal Doğan hiç beklemeden kolları sıvayıp çözüm üretmeli. Yorgun Gaziantepspor’a yeniden soluk olmalı.
Bade el harab ül Gaziantepspor! Yani, iş işten geçmeden, olan olmadan harekete geçmeli yoksa pişmanlık ya da ahlayıp vahlamak fayda etmez!.