Adalet devletin temelidir Siyaset müdahale etmemelidir
AK Parti Gaziantep İl Başkanı Ahmet Uzer’in halen devam eden bir dava ile söylediklerini yerel bir gazetede okuyunca önce şaşırdım, sonra bir daha okumak ihtiyacını hissettim. İşte söyledikleri:
“İbrahim Kızıl Doğulu olduğu için bütün bunların başına geldiği söyleniyor. Ben Doğulu-Batılı ayrımına karşıyım. Kızıl bu takımdan para çalacak biri değil. Para çalacak adam bu kadar amatör davranmaz. Onun böyle bir düşüncesi olduğuna inanmıyorum. Ben bu işin Türk-Kürt meselesine çevrilmesine de karşıyım. Herkes Kızıl’ın 15 Haziran’daki duruşmasında tahliye edileceğini söylüyor. Ben Türk yargısına güveniyorum. Karar verirken kulübün, şehrin ve yöneticilerin çıkarlarını düşünecek ve en adil kararı hakkaniyetle ve hızla vereceklerdir.”
***
Bir siyasinin halen süren bir dava hakkında böyle konuşabilmesi için Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu unutmuş olması gerekir.
Konuşmasının neresini düzeltmek lazım bilemiyorum, çünkü baştan sona yanlış ve kabul edilemez nitelikte.
15 Haziran’a daha birkaç gün var, acaba bir anket mi yapsak? Yani sırf yargıya yardımcı olmak, halk ne düşünüyor, yargıçların bir fikri olsun diye!!!
***
Kızıl, aylardır içeride yatıyor, Ahmet Uzer’in aklına şimdi mi geldi? Duruşma günü geldi diye yargı üzerinde baskı mı kurmaya çalışıyor?
Yargıçlar karar verirken neden kulübün ve yöneticilerin çıkarlarını düşün ki, bunu hiç ama hiç anlayamadım. Yargıçların neye göre karar vereceklerine Ahmet Uzer mi karar verecek? Hakkaniyetle karar vermeleri elzem ama ‘hızla vereceklerdir’ ne demek?
Bir il başkanının bu şekilde yanlış ve yersiz beyanları yargıçları olumsuz etkilerse, bunun vebalini taşımaya hazır mı Uzer?
***
Ama asıl tehlikeli olan nedir biliyor musunuz?
Bu olayın Türk-Kürt ayrımcılığına peşkeş çekilmesi!
Pes yani!..
İyi ki işin içine bir de Barzani’yi karıştırmamış!
Türkiye-Kuzey Irak karşı karşıya dememiş!
Tam bir sorumsuzluk örneği.
Bırakın bu işe yargı karar versin.
***
Uzer, iddianameyi okuduğunu iddia ediyor. Pek emin değilim. Okusaydı bu şekilde konuşmazdı. İddianame somut bilgilere ve evraklara göre hazırlanmış. Uzer’in bu iddianameden soyut bir Türk-Kürt çatışması veya Doğulu-Batılı kavramı çıkarmasını akıl, izan ve iyi niyetle izah etmek gerçekten çok zor.
Bir insan olarak, kimse suçsuz bir kimsenin mağdur olmasını, ağır koşullarda yaşamasını asla istemez.
Ucuz kahramanlığın bir getirisi olduğuna şimdiye kadar hiç şahit olmadım.
***
Adalet devletin temelidir.
Siyaset müdahale etmemelidir.