Gaziantep Cengiz Gökçek Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Doçent Doktor Ilgın Türkçüoğlu, kadınların doğum öncesinde ve sonrasında nelere dikkat etmesi gerektiğini anlattı
Gaziantep Cengiz Gökçek Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde günde 40 çocuğun dünyaya geldiğini belirten Doçent Doktor Ilgın Türkçüoğlu Sabah’ın sorularını yanıtlarken, “Poliklinik hastası bakımından günde 1000 hasta gelirken, bunların yüzde 10-15’i Suriyeli” diye konuştu.Kadınların gebelik dönemlerinde düzenli bir şekilde doktor kontrolüne gelmelerinin çok önemli olduğunun altını çizen Türkçüoğlu, “Çünkü bir takım sorunlar bu takipler sırasında tespit edilip, müdahale edilebiliyor. Kişi gebeliğini tespit eder etmez hekime gitmesi gerekiyor. Toplumumuzda ilk başta değil de gebeliğin sonuna doğru hekime başvurma gibi bir inanış var ama bu yanlış. Aslında başından beri düzenli bir hekim takibinde olmak gerekiyor. Mümkünse aynı hekimin takip etmesi daha iyi olur. Çünkü bu bir süreç olduğu için bazı şeylerin erken fark edilmesi anlamında önemli” dedi.
Sabah-Doğum Hastanesi’ni kısaca tanıtır mısınız?
Türkçüoğlu-Kadın doğum bloğu 150 yataklı, 22 tane üçüncü düzey yeni doğan yoğun bakım yatağı 10 tane ikinci düzey yeni doğan yoğun bakım yatağı ve 6 tane birinci düzey yeni doğan yoğun bakım yatağı olmak üzere toplamda 38 tane yeni doğan yoğun bakım yatağı var. Bunun dışında 5 erişkin yoğun bakım yatağı var. Perinatoloji merkezimizin 6 yataklı yoğun bakımı var. Onun dışında hastanesi bünyesinde Pernatal Merkez dediğimiz yüksek riskli gebeliklerin takip edildiği bir merkez var. Burada Pernatolojiyandal uzmanı yüksek riskli gebeliklerin takibini yapıyor. Burada yaptığı invaziv işlemler ve tarama testleri özel testlerdir. İnvaziv işlemlerden amniyosentez, koryonvillus örneklemesi, kordosentez, anne karnındayken fetalkan transfüzyonu gibi özellikli işlemler yapılıyor. Onun dışında ikili tarama testleri ve ultrasonografik belirteçler var. Bunların değerlendirilmesi yapılıyor. 21 ile 24. haftalarda gebelerde yapılan bebeğin anatomik yapısını ve iç organlarını inceleyen detaylı bir ultrasonografik incelemesi yapılıyor.. Bu merkezde kontroller doğuma kadar düzenli bir şekilde yapılıyor. Aslına bakarsanız kadın doğum bölümünde şu anda yapılmayan sadece jinekolojik onkoloji hizmetleri var, onunda kadrosu açıldı ve hekimde gelmek üzere. Bunun ameliyatları da yakın zamanda başlayacak. Diğer yandan infertil hastaların tedavisi içinde interfilite merkezi açtık. Ön değerlendirmeleri ve tetkikleri yapılıyor. Daha sonra hangi tedavilerin uygulanması gerekiyorsa bu tedavileri uyguluyoruz. Hastalarımıza herhangi bir ameliyat uygulanması gerekiyorsa bu ameliyatları endoskopik yöntemle yani kapalı olarak yapıyoruz. Androlojilaboratuvarımız var. Erkeklerin değerlendirilmesi ve aşılama tedavilerini bu merkezde yapıyoruz ve bu merkezde kadın doğum uzmanları ve Üroloji uzmanı çalışıyor. Tüp bebek tedavisine kadar olan bütün aşamaları burada yapıyoruz. Yakın bir zamanda da tüp bebek merkezimiz açılacak. Çalışmaları bitti ve yakın zamanda inşaat çalışmalarına başlanacak. Tüp bebek tedavisini de yapmaya başladığımızda kadın doğumla ilgili olarak yapılmayan hiçbir şey kalamayacak hastanede. Şu anda kapalı ameliyat, bıçaksız ameliyat ve lazerli ameliyat gibi isimleri verilen endoskopik cerrahiler Laparaskopi ve Histereskopi gibi ameliyatlar da burada yapılıyor. Aslına bakarsanız kadın doğum açısından Gaziantep tam teşekküllü hekim anlamında yeterli bir sayıya sahip. Özellikle kadın doğum yoğun bakımının olması hastaların yatak sorununun olmayacağı anlamına geliyor. Kadın doğum uzmanlarının dışında Dahiliye hekimimiz var. Mesela diyabeti olan gebeler olabiliyor. Enfeksiyon ve Mikrobiyoloji uzmanımız var. Bu hekimlerimizin hepsi hastaların takibinde bize yardımcı oluyor.
Sabah-Doğum hastanesi olarak sadece Gaziantep’e mi hitap ediyorsunuz, yoksa çevreye mi?
Türkçüoğlu-Çevre illerden de çok hasta geliyor. Adıyaman, Şanlıurfa, Kahramanmaraş veya Mardin gibi illerden gelenler de var. Burası referans hastanesi gibi bir konumda. Buraya kadın doğum hastaları için durak diyelim. Gaziantep’te kadın doğum denilince akla gelen ilk hastane bizim hastanemiz.
Sabah-Özellikle kadın doğumda yan dallarla ilgili hizmet veriyor musunuz?
Türkçüoğlu-Evet, kadın doğumda iki yan dal uzmanlığı var. Bunlardan birisi Pernatoloji diğeri de Jinekolojik-Onkoloji. Pernatoloji uzmanımız mevcut. Jinekolojik Onkoloji yan dal uzmanı için de kadro açıldı. Yakında bunlarında atamaları yapılırsa eksiğimiz kalmıyor.
Sabah-Gebelik döneminde kadınların dikkat etmesi gereken şeyler nelerdir?
Türkçüoğlu-Kadınların gebelik dönemlerinde düzenli bir şekilde doktor kontrolüne gelmeleri çok önemli. Çünkü bir takım sorunlar bu takipler sırasında tespit edilip, müdahale edilebiliyor. Kişi gebeliğini tespit eder etmez hekime gitmesi gerekiyor. Toplumumuzda ilk başta değil de gebeliğin sonuna doğru hekime gitme gibi bir inanışı var ama bu yanlış. Aslında başından beri düzenli bir hekim takibinde olmak gerekiyor. Mümkünse aynı hekimin takip etmesi daha iyi olur. Çünkü bu bir süreç olduğu için bazı şeylerin erken fark edilmesi anlamında önemli. Onun dışında gebelik sırasında bir takım tarama testlerimiz var. Bunların zamanının kaçırılmaması içinde takiplere gelinmesi önemli. Bu testler belirli dönemlerde yapılabiliyor, yani her zaman yapılmıyor. Kişiler gebelik planlıyorsa gebe kalmadan üç ay öncesinden bir hekime başvurmaları daha da iyi olur. Bunun sebebi üç ay öncesinden folikasit vitaminine başladığımızda gebelik sırasında nöraltüpdefekti riskini azaltma şansımız var. Onun dışında hastanın genel bir sağlık taramasından geçmesi, gebeliğe engel herhangi bir durumun olup olmadığının belirlenmesi için önemli. Mesela kalp hastalığı, şeker hastalığı ve tansiyon hastalığı gibi kronik hastalığı olan hastalar var. Bunların bir kısmı ilaç kullanıyor. Özellikle kalp hastası olan bazı hastaların da gebe kalmaları sakıncalı olabiliyor. Yani annenin hayati riski oluşabiliyor, ya da bazı göz hastalıkları gebe kalındığında ilerleyebiliyor. Hastaları riskler konusunda bilgilendirmek istiyoruz ve diğer yandan da kadınların kullandığı bazı ilaçlar bebeğe zararlı olabilir. Zararlı olabilecek ilaçların zararsız ilaçlarla değiştirilmesi önemli. Bunun için kadınlar gebe kalmadan önce hekime gelirse daha da iyi olur. Diğer yandan gebelik sırasında nelere dikkat etmek lazım; bu düzenli takip ve tarama testlerinin dışında kilo alımına da çok dikkat edilmesi gerekiyor. Gebelik döneminde normal olarak alınması gerekin kilo 9 ile 12,5’tur. Bunu sağlamak için yeterli ve dengeli beslenmek gerekiyor.Hamur işlerinden ve tatlı tüketiminden uzak durmak gerekiyor. Süt, yoğurt ve peynir gibi ürünlerin çokça tüketilmesini demirden ve proteinden zengin gıdalar olan yumurta, baklagil ve kırmızı etin tüketilmesini, proteinlerden zengin olan tavuk ve balığın tüketimini öneriyoruz. Onun dışında gebelikte kabızlık da sıkça rastladığımız bir şikâyet. Bunun içinde lifli gıdalar ve su tüketilmesini öneriyoruz. Meyve ve sebze yenirken bol su ile yıkanması gerekiyor. Etin çiğ tüketilmesi de sakıncalı ve gebelik süresince yenmesini istemiyoruz. Açık havada yürüyüş yapmalarını öneriyoruz ama bunlar kendilerini zorlayacak, yüksek efor sarf edecek egzersizler olmamalı. Bu hem dolaşım sistemini rahatlatıyor, hem de kişileri normal doğuma hazırlıyor.
Sabah-Tüp bebek tedavisi var mı?
Türkçüoğlu-Tüp bebek tedavisi şu anda yok. Ama dediğim gibi İnterfilite Merkezimiz var. Burada sadece kadınları değil, erkekleri de değerlendiriyoruz. Burada hem kadın doğumcular hem de Üroloji uzmanları çalışıyor. Aynı zamanda erkeklere test yapmak için Andolojilaboratuvarımız var. Çifti değerlendirdikten sonra sorunun ne olduğunu tespit edip buna yönelik bir tedavi planı yapıyoruz. İlk aşama aşılama tedavisidir. Bununla gebe kalamayan hastalarımızın tüp bebek ihtiyacı oluyor. Tüp bebek merkezinin açılması zaten gündemde bununla ilgili hazırlıklar bitti ve yakın zamanda hizmete girecek.
Sabah-Doğum sonrasında kadınların dikkat etmesi gereken şeyler nedir?
Türkçüoğlu-Doğum sonrasında hastaların kanama miktarlarına dikkat etmeleri gerekiyor. Bu kanama miktarları genellikle doğumdan sonraki ilk bir hafta içerisinde normal adet kanamasına benzer miktarlarda olur. Eğer çok fazla kanaması varsa hekimini haberdar etmesi gerekiyor. Kanamalar bir haftadan sonra azalır, rengi giderek açılır, sarı sulu şekline dönüşür ve bir aya kadar devam edebiliyor. Bunun dışında fazla ateş ve kötü koku ve iltihaplı akıntılar olursa o zamanda hekimine başvurmasını istiyoruz. Normal doğum yapanlar için epizyotomi dediğimiz dikişler olabiliyor ya da sezeryanla doğum yapmış hastalarımız için ciltte dikişler olabiliyor. Bu dikişlere dikkat etmelerini ve temiz tutmalarını istiyoruz. Eğer buralarda şişlik, ağrı, kızarıklık olursa da hekimiyle irtibata geçsin. Annenin beslenmesi ve kullandığı ilaçlar bizim için önemli. Annenin kullanacağı ilaç süte de geçeceği için bebeğe de geçecektir. Dolayısıyla da bu dönemde kullanılan ilaçlara da gebelikte olduğu gibi dikkat edilmesi gerekiyor. Çocuğu emzirdiği için annenin bol su içmesini, sebze, meyve ve kabızlık sorunu yaşabileceği içinde lifli gıdalar tüketmesini tavsiye ediyoruz. Bunların dışında bir takım damar problemleri yaşayabilir. Varisler, bacakta ağrı gibi lohusalık döneminde derin ventrombozu ve emboliriski artıyor ve şikayeti olursa bizleri haberdar etmesini istiyoruz. Emzirmeyle alakalı meme de bir takım kızarıklık, şişlik ve ağrı olabilir, bunlara da dikkat etmesi lazım. Bunlardan erken haberdar olursak çözebiliyoruz ama geç kalınırsa apse olabiliyor ve küçük bir cerrahi operasyon geçirmeleri gerekebilir. Bazen lohusalık döneminde lohusalığa bağlı depresyon bulguları ortaya çıkabiliyor. Bu konuda dikkat etmek gerekiyor. Lohusalık dönemi 6 haftalık bir süreç. Bu süreçten sonra riskler biraz daha azalıyor. Biz genelde epizyotomi ya da sezeryan dikişi olan hastalarımıza ara kontroller öneriyoruz. Hasta bazı şeyleri fark etmeye bilir. Yaklaşık 10 gün sonra ya da 2 hafta sonra görmek istiyoruz. 6 haftalık lohusalık dönemi bittiğinde de hastayı yine görmek istiyoruz. Diğer dikkat edilmesi gereken konu; gebelikten korunma yöntemleri. İki gebelik arasında en az 2 yıl olsun istiyoruz ve sık gebelikleri hem anne hem de bebek sağlığı açısından önermiyoruz. Özellikle sezaryenle doğum yapmış hastalar içinsık aralıklı gebelikler sıkıntı yaratabilir. Emzirmek gebelikten korur diye bir düşünce olabilir, ama doğru değil, korumayabilir. Gebe kalma riskini azaltan bir faktör, ama yüzde 100 koruyucu değil. O nedenle korunma yöntemleri konusunda hastalarımızı bilgilendiriyoruz.
Sabah-Doğum yapan kadınlar için yoğun bakım üniteniz var mı?
Türkçüoğlu-Tabii yoğun bakım ünitemiz var. Erişkin yoğun bakım ünitemiz sıkıntılı olan gebelerimizi yatırdığımız yer.
Sabah-Anneleri bilinçlendirmeye yönelik çalışmalarını var mı, bahseder misiniz?
Türkçüoğlu-Evet bu konuyla da ilgili çalışıyoruz. Hastane bünyesinde gebe sınıfımız, ayrı bir binada da gebe okulumuz var. Burada hastalarımızı normal doğuma özendiriyoruz ve normal doğumun kolay geçmesi için yapması gerekenlerle ilgili bir takım bilgilendirmeler yapıp egzersiz programları uyguluyoruz. Onun dışında anneyi bilinçlendirmek adına doğum sonrasında bebeğine nasıl bakacağına dair dersler vererek anlatıyoruz. Maketler üzerinde uygulamalar yaptırıyoruz.
Sabah-Gaziantep’te doğum oranında bir artış var mı?
Türkçüoğlu-Benim bildiği kadarıyla son üç yılda benzer doğum oranları var ve herhangi bir artış yok. Hastanemizde günde ortalama 40 kişi doğum yapıyor ve bunların ortalama 4 tanesi Suriyeli.
Sabah-Rahim ve göğüs kanserinde durum nasıl?
Türkçüoğlu-Burada göğüs ve rahim ile ilgili taramalarımız var. İllerdeki KETEM’ler bu tarama programlarını yürütüyorlar. Hastalara böyle bir tarama yapılıyor.Arzu Bulut-Hüseyin Karataş
Gaziantep Cengiz Gökçek Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde günde 40 çocuğun dünyaya geldiğini belirten Doçent Doktor Ilgın Türkçüoğlu Sabah’ın sorularını yanıtlarken, “Poliklinik hastası bakımından günde 1000 hasta gelirken, bunların yüzde 10-15’i Suriyeli” diye konuştu.Kadınların gebelik dönemlerinde düzenli bir şekilde doktor kontrolüne gelmelerinin çok önemli olduğunun altını çizen Türkçüoğlu, “Çünkü bir takım sorunlar bu takipler sırasında tespit edilip, müdahale edilebiliyor. Kişi gebeliğini tespit eder etmez hekime gitmesi gerekiyor. Toplumumuzda ilk başta değil de gebeliğin sonuna doğru hekime başvurma gibi bir inanış var ama bu yanlış. Aslında başından beri düzenli bir hekim takibinde olmak gerekiyor. Mümkünse aynı hekimin takip etmesi daha iyi olur. Çünkü bu bir süreç olduğu için bazı şeylerin erken fark edilmesi anlamında önemli” dedi.
Sabah-Doğum Hastanesi’ni kısaca tanıtır mısınız?
Türkçüoğlu-Kadın doğum bloğu 150 yataklı, 22 tane üçüncü düzey yeni doğan yoğun bakım yatağı 10 tane ikinci düzey yeni doğan yoğun bakım yatağı ve 6 tane birinci düzey yeni doğan yoğun bakım yatağı olmak üzere toplamda 38 tane yeni doğan yoğun bakım yatağı var. Bunun dışında 5 erişkin yoğun bakım yatağı var. Perinatoloji merkezimizin 6 yataklı yoğun bakımı var. Onun dışında hastanesi bünyesinde Pernatal Merkez dediğimiz yüksek riskli gebeliklerin takip edildiği bir merkez var. Burada Pernatolojiyandal uzmanı yüksek riskli gebeliklerin takibini yapıyor. Burada yaptığı invaziv işlemler ve tarama testleri özel testlerdir. İnvaziv işlemlerden amniyosentez, koryonvillus örneklemesi, kordosentez, anne karnındayken fetalkan transfüzyonu gibi özellikli işlemler yapılıyor. Onun dışında ikili tarama testleri ve ultrasonografik belirteçler var. Bunların değerlendirilmesi yapılıyor. 21 ile 24. haftalarda gebelerde yapılan bebeğin anatomik yapısını ve iç organlarını inceleyen detaylı bir ultrasonografik incelemesi yapılıyor.. Bu merkezde kontroller doğuma kadar düzenli bir şekilde yapılıyor. Aslına bakarsanız kadın doğum bölümünde şu anda yapılmayan sadece jinekolojik onkoloji hizmetleri var, onunda kadrosu açıldı ve hekimde gelmek üzere. Bunun ameliyatları da yakın zamanda başlayacak. Diğer yandan infertil hastaların tedavisi içinde interfilite merkezi açtık. Ön değerlendirmeleri ve tetkikleri yapılıyor. Daha sonra hangi tedavilerin uygulanması gerekiyorsa bu tedavileri uyguluyoruz. Hastalarımıza herhangi bir ameliyat uygulanması gerekiyorsa bu ameliyatları endoskopik yöntemle yani kapalı olarak yapıyoruz. Androlojilaboratuvarımız var. Erkeklerin değerlendirilmesi ve aşılama tedavilerini bu merkezde yapıyoruz ve bu merkezde kadın doğum uzmanları ve Üroloji uzmanı çalışıyor. Tüp bebek tedavisine kadar olan bütün aşamaları burada yapıyoruz. Yakın bir zamanda da tüp bebek merkezimiz açılacak. Çalışmaları bitti ve yakın zamanda inşaat çalışmalarına başlanacak. Tüp bebek tedavisini de yapmaya başladığımızda kadın doğumla ilgili olarak yapılmayan hiçbir şey kalamayacak hastanede. Şu anda kapalı ameliyat, bıçaksız ameliyat ve lazerli ameliyat gibi isimleri verilen endoskopik cerrahiler Laparaskopi ve Histereskopi gibi ameliyatlar da burada yapılıyor. Aslına bakarsanız kadın doğum açısından Gaziantep tam teşekküllü hekim anlamında yeterli bir sayıya sahip. Özellikle kadın doğum yoğun bakımının olması hastaların yatak sorununun olmayacağı anlamına geliyor. Kadın doğum uzmanlarının dışında Dahiliye hekimimiz var. Mesela diyabeti olan gebeler olabiliyor. Enfeksiyon ve Mikrobiyoloji uzmanımız var. Bu hekimlerimizin hepsi hastaların takibinde bize yardımcı oluyor.
Sabah-Doğum hastanesi olarak sadece Gaziantep’e mi hitap ediyorsunuz, yoksa çevreye mi?
Türkçüoğlu-Çevre illerden de çok hasta geliyor. Adıyaman, Şanlıurfa, Kahramanmaraş veya Mardin gibi illerden gelenler de var. Burası referans hastanesi gibi bir konumda. Buraya kadın doğum hastaları için durak diyelim. Gaziantep’te kadın doğum denilince akla gelen ilk hastane bizim hastanemiz.
Sabah-Özellikle kadın doğumda yan dallarla ilgili hizmet veriyor musunuz?
Türkçüoğlu-Evet, kadın doğumda iki yan dal uzmanlığı var. Bunlardan birisi Pernatoloji diğeri de Jinekolojik-Onkoloji. Pernatoloji uzmanımız mevcut. Jinekolojik Onkoloji yan dal uzmanı için de kadro açıldı. Yakında bunlarında atamaları yapılırsa eksiğimiz kalmıyor.
Sabah-Gebelik döneminde kadınların dikkat etmesi gereken şeyler nelerdir?
Türkçüoğlu-Kadınların gebelik dönemlerinde düzenli bir şekilde doktor kontrolüne gelmeleri çok önemli. Çünkü bir takım sorunlar bu takipler sırasında tespit edilip, müdahale edilebiliyor. Kişi gebeliğini tespit eder etmez hekime gitmesi gerekiyor. Toplumumuzda ilk başta değil de gebeliğin sonuna doğru hekime gitme gibi bir inanışı var ama bu yanlış. Aslında başından beri düzenli bir hekim takibinde olmak gerekiyor. Mümkünse aynı hekimin takip etmesi daha iyi olur. Çünkü bu bir süreç olduğu için bazı şeylerin erken fark edilmesi anlamında önemli. Onun dışında gebelik sırasında bir takım tarama testlerimiz var. Bunların zamanının kaçırılmaması içinde takiplere gelinmesi önemli. Bu testler belirli dönemlerde yapılabiliyor, yani her zaman yapılmıyor. Kişiler gebelik planlıyorsa gebe kalmadan üç ay öncesinden bir hekime başvurmaları daha da iyi olur. Bunun sebebi üç ay öncesinden folikasit vitaminine başladığımızda gebelik sırasında nöraltüpdefekti riskini azaltma şansımız var. Onun dışında hastanın genel bir sağlık taramasından geçmesi, gebeliğe engel herhangi bir durumun olup olmadığının belirlenmesi için önemli. Mesela kalp hastalığı, şeker hastalığı ve tansiyon hastalığı gibi kronik hastalığı olan hastalar var. Bunların bir kısmı ilaç kullanıyor. Özellikle kalp hastası olan bazı hastaların da gebe kalmaları sakıncalı olabiliyor. Yani annenin hayati riski oluşabiliyor, ya da bazı göz hastalıkları gebe kalındığında ilerleyebiliyor. Hastaları riskler konusunda bilgilendirmek istiyoruz ve diğer yandan da kadınların kullandığı bazı ilaçlar bebeğe zararlı olabilir. Zararlı olabilecek ilaçların zararsız ilaçlarla değiştirilmesi önemli. Bunun için kadınlar gebe kalmadan önce hekime gelirse daha da iyi olur. Diğer yandan gebelik sırasında nelere dikkat etmek lazım; bu düzenli takip ve tarama testlerinin dışında kilo alımına da çok dikkat edilmesi gerekiyor. Gebelik döneminde normal olarak alınması gerekin kilo 9 ile 12,5’tur. Bunu sağlamak için yeterli ve dengeli beslenmek gerekiyor.Hamur işlerinden ve tatlı tüketiminden uzak durmak gerekiyor. Süt, yoğurt ve peynir gibi ürünlerin çokça tüketilmesini demirden ve proteinden zengin gıdalar olan yumurta, baklagil ve kırmızı etin tüketilmesini, proteinlerden zengin olan tavuk ve balığın tüketimini öneriyoruz. Onun dışında gebelikte kabızlık da sıkça rastladığımız bir şikâyet. Bunun içinde lifli gıdalar ve su tüketilmesini öneriyoruz. Meyve ve sebze yenirken bol su ile yıkanması gerekiyor. Etin çiğ tüketilmesi de sakıncalı ve gebelik süresince yenmesini istemiyoruz. Açık havada yürüyüş yapmalarını öneriyoruz ama bunlar kendilerini zorlayacak, yüksek efor sarf edecek egzersizler olmamalı. Bu hem dolaşım sistemini rahatlatıyor, hem de kişileri normal doğuma hazırlıyor.
Sabah-Tüp bebek tedavisi var mı?
Türkçüoğlu-Tüp bebek tedavisi şu anda yok. Ama dediğim gibi İnterfilite Merkezimiz var. Burada sadece kadınları değil, erkekleri de değerlendiriyoruz. Burada hem kadın doğumcular hem de Üroloji uzmanları çalışıyor. Aynı zamanda erkeklere test yapmak için Andolojilaboratuvarımız var. Çifti değerlendirdikten sonra sorunun ne olduğunu tespit edip buna yönelik bir tedavi planı yapıyoruz. İlk aşama aşılama tedavisidir. Bununla gebe kalamayan hastalarımızın tüp bebek ihtiyacı oluyor. Tüp bebek merkezinin açılması zaten gündemde bununla ilgili hazırlıklar bitti ve yakın zamanda hizmete girecek.
Sabah-Doğum sonrasında kadınların dikkat etmesi gereken şeyler nedir?
Türkçüoğlu-Doğum sonrasında hastaların kanama miktarlarına dikkat etmeleri gerekiyor. Bu kanama miktarları genellikle doğumdan sonraki ilk bir hafta içerisinde normal adet kanamasına benzer miktarlarda olur. Eğer çok fazla kanaması varsa hekimini haberdar etmesi gerekiyor. Kanamalar bir haftadan sonra azalır, rengi giderek açılır, sarı sulu şekline dönüşür ve bir aya kadar devam edebiliyor. Bunun dışında fazla ateş ve kötü koku ve iltihaplı akıntılar olursa o zamanda hekimine başvurmasını istiyoruz. Normal doğum yapanlar için epizyotomi dediğimiz dikişler olabiliyor ya da sezeryanla doğum yapmış hastalarımız için ciltte dikişler olabiliyor. Bu dikişlere dikkat etmelerini ve temiz tutmalarını istiyoruz. Eğer buralarda şişlik, ağrı, kızarıklık olursa da hekimiyle irtibata geçsin. Annenin beslenmesi ve kullandığı ilaçlar bizim için önemli. Annenin kullanacağı ilaç süte de geçeceği için bebeğe de geçecektir. Dolayısıyla da bu dönemde kullanılan ilaçlara da gebelikte olduğu gibi dikkat edilmesi gerekiyor. Çocuğu emzirdiği için annenin bol su içmesini, sebze, meyve ve kabızlık sorunu yaşabileceği içinde lifli gıdalar tüketmesini tavsiye ediyoruz. Bunların dışında bir takım damar problemleri yaşayabilir. Varisler, bacakta ağrı gibi lohusalık döneminde derin ventrombozu ve emboliriski artıyor ve şikayeti olursa bizleri haberdar etmesini istiyoruz. Emzirmeyle alakalı meme de bir takım kızarıklık, şişlik ve ağrı olabilir, bunlara da dikkat etmesi lazım. Bunlardan erken haberdar olursak çözebiliyoruz ama geç kalınırsa apse olabiliyor ve küçük bir cerrahi operasyon geçirmeleri gerekebilir. Bazen lohusalık döneminde lohusalığa bağlı depresyon bulguları ortaya çıkabiliyor. Bu konuda dikkat etmek gerekiyor. Lohusalık dönemi 6 haftalık bir süreç. Bu süreçten sonra riskler biraz daha azalıyor. Biz genelde epizyotomi ya da sezeryan dikişi olan hastalarımıza ara kontroller öneriyoruz. Hasta bazı şeyleri fark etmeye bilir. Yaklaşık 10 gün sonra ya da 2 hafta sonra görmek istiyoruz. 6 haftalık lohusalık dönemi bittiğinde de hastayı yine görmek istiyoruz. Diğer dikkat edilmesi gereken konu; gebelikten korunma yöntemleri. İki gebelik arasında en az 2 yıl olsun istiyoruz ve sık gebelikleri hem anne hem de bebek sağlığı açısından önermiyoruz. Özellikle sezaryenle doğum yapmış hastalar içinsık aralıklı gebelikler sıkıntı yaratabilir. Emzirmek gebelikten korur diye bir düşünce olabilir, ama doğru değil, korumayabilir. Gebe kalma riskini azaltan bir faktör, ama yüzde 100 koruyucu değil. O nedenle korunma yöntemleri konusunda hastalarımızı bilgilendiriyoruz.
Sabah-Doğum yapan kadınlar için yoğun bakım üniteniz var mı?
Türkçüoğlu-Tabii yoğun bakım ünitemiz var. Erişkin yoğun bakım ünitemiz sıkıntılı olan gebelerimizi yatırdığımız yer.
Sabah-Anneleri bilinçlendirmeye yönelik çalışmalarını var mı, bahseder misiniz?
Türkçüoğlu-Evet bu konuyla da ilgili çalışıyoruz. Hastane bünyesinde gebe sınıfımız, ayrı bir binada da gebe okulumuz var. Burada hastalarımızı normal doğuma özendiriyoruz ve normal doğumun kolay geçmesi için yapması gerekenlerle ilgili bir takım bilgilendirmeler yapıp egzersiz programları uyguluyoruz. Onun dışında anneyi bilinçlendirmek adına doğum sonrasında bebeğine nasıl bakacağına dair dersler vererek anlatıyoruz. Maketler üzerinde uygulamalar yaptırıyoruz.
Sabah-Gaziantep’te doğum oranında bir artış var mı?
Türkçüoğlu-Benim bildiği kadarıyla son üç yılda benzer doğum oranları var ve herhangi bir artış yok. Hastanemizde günde ortalama 40 kişi doğum yapıyor ve bunların ortalama 4 tanesi Suriyeli.
Sabah-Rahim ve göğüs kanserinde durum nasıl?
Türkçüoğlu-Burada göğüs ve rahim ile ilgili taramalarımız var. İllerdeki KETEM’ler bu tarama programlarını yürütüyorlar. Hastalara böyle bir tarama yapılıyor.Arzu Bulut-Hüseyin Karataş