Rusya’da muhalefetin önde gelen ismi olan ve geçen hafta Almanya’dan Rusya’ya dönüşte gözaltına alınan Alaksey Navalny’nin tutuklanmasına yönelik protesto gösterileri, son 8-9 yılın en geniş katılımlı eylemlerine dönüştü. On binlerce kişinin katıldığı bu gösteriler, 2011 parlamento seçimlerine hile karıştırıldığı iddialarının ardından patlak veren gösterilerden bu yana en büyük protesto gösterileri olma özelliğini taşıyor.
Navalny, Rusya’ya dönüşünden kısa süre önce hazırladığı ve Putin’in Karadeniz kıyısındaki Gelencik’te zimmetine geçirdiği paralarla saray yaptırdığı iddiasını içeren bir videoyu, tutuklanmasından hemen sonra yayına koydurttu. Bu, Navalny’nin, doğrudan Putin’i hedef alan ilk yayınıydı ve Kremlin yönetimi, iddiaları reddetti. Ancak gösterilerin Navalny’nin tutuklanması ve Putin’in sarayı iddialarından daha derin nedenleri var.
Kırım etkisi zayıfladı
Öncelikli olarak, ülkede uzun süredir devam eden ve salgının derinleştirdiği ekonomik durgunluk, kitlelerin tepkisine neden oluyor. Rusya’nın 2014’te Ukrayna’daki krize müdahale edip Ukrayna’nın Kırım Yarımadası’nı ilhak etmesi, uluslararası kamuoyunun tepkisine neden olsa da Rusya’da Putin’e desteği rekor düzeye çıkarmıştı. Bunun ardından Batılı ülkelerin Rusya’ya yaptırım uygulamaları, kitlelerin Putin’e daha sıkı bağlanmasına neden olmuştu. Son gösteriler, bu “Kırım etkisinin” epey zayıfladığını gösteriyor. İkincisi, ekonomik sıkıntıların yanı sıra, merkez-çevre ilişkilerinde son zamanlarda sıkıntılar ortaya çıkmaya başlamıştı. Bunun en somut göstergesi, Kremlin’in geçen yıl doğudaki Habarovsk ilinde seçilmiş valinin yerine atadığı kayyıma yönelik protestolardı. Üçüncüsü, Putin Rusya’da halen toplumun büyük kesimi tarafından, ülkeyi 90’lı yıllardaki ekonomik ve toplumsal çöküşten kurtaran isim olarak görülüyor. Ama, bugün 25 yaşındaki bir Rus genci, 90’ları hatırlamıyor ve “değişim” söylemlerine daha açık durumda. Büyük şehirlerde yaşayıp dış dünyayla iletişim halinde olanlar da öyle. Bu nedenle, Navalny’nin destekçilerinin asıl olarak 90’ları hatırlamayan genç kesimden ve büyük şehirlerden olması, tesadüf değil. Dolayısıyla, “Rus halkı Putin’e karşı” demek, gerçeğe ters olsa da protestoların toplumun dinamik kesimlerini içerdiği söylenebilir. Bir diğer konu, ABD’nin etkisi: Kremlin’e yakın çevreler, Navalny’nin Almanya’da olduğu dönemde ABD tarafından dolduruşa getirildiğini ve bir ABD projesi olduğunu söylüyor ve Biden’ın göreve gelir gelmez protestoların başladığına dikkat çekiyor.