Tüm Bel Sen yöneticileri acılı aileleri ziyaret etti
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Emekçileri Sendikası (TÜM BEL-SEN) Genel Başkanı Vicdan Baykara, Uludere olayının bir kaza değil, sonuçlarının iyice hesaplanarak yapılmış açık bir katliam olduğunu gördüklerini söyledi.
TÜM BEL-SEN Ankara, İstanbul, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Kocaeli, Mersin, Van, Şırnak, Cizre, Batman, Gaziantep, Mardin, Siirt, Diyarbakır ve Manisa temsilci ve yöneticilerinden oluşan bir heyetle Uludere ilçesi Gülyazı ve Ortasu köyü sakinlerine destek ziyaretinde bulundu. Ziyaretin ardından TÜM BEL-SEN Diyarbakır Şubesi'nde bir değerlendirme yapıldı. TÜM BEL-SEN Genel Başkanı Vicdan Baykara, orada gördükleri ve dinledikleriyle 28 Aralık 2011 tarihinde bölgede yaşanan insanlık dramını çok daha net
bir şekilde anlamalarını sağladığını söyledi. Baykara, "34 insanımızın Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait F-16 uçaklarıyla bombalanarak hunharca öldürüldüğü bu olayın kesinlikle bir kaza değil sonuçları iyice hesaplanmış açık bir katliam olduğunu orada bir kez daha anladık. Gördüklerimiz ve acılı analardan dinlediklerimiz üzerinden bir kez daha emin olduk ki 28 Aralık 2011'de yaşanan bu olay kesinlikle bir kaza değil, belli bir yerden kararı alınmış, bu karar gereği uçaklara talimatlar verilmiş yani doğrudan
doğruya sonucu tasarlanmış bir katliamdır. Yaşanan bu katliam bu ülkede yaşamak zorunda kaldığımız ilk katliam değildir. Uludere'de yaşanan katliam da aynı kendinden öncekiler gibi sadece orada yaşamını yitiren insanlarımızın ailelerine değil Kürdüyle Türküyle bu ülkede haklarını arayan, demokrasi isteyen, barış ve özgürlük için mücadele eden insanları susturmaya ve sindirmeye yönelik sürdürülen kanlı bir politikanın parçasıdır. Bu anlamda Uludere katliamı Mustafa Muğlalı Kışlası'nın adını değiştirse de
sadece gözdağı vermek için bile hunharca katliam gerçekleştirebilecek zihniyetin değişmediğini, hala iş başında olduğunu göstermektedir. Olayın üzerinden haftalar geçmiş olmasına rağmen olayla ilgili halen net bir açıklama yapılmamış, soruşturma nedeniyle hiçbir şahıs açığa dahi alınmamıştır" dedi.
TÜM BEL-SEN Genel Başkanı Vicdan Baykara, acılı ailelerin para yerine faillerin bulunmasını istediğini söyledi. Baykara, "Aileler 'Bizim kan parasına satacak çocuğumuz yok' diyerek bu vahim olayın failleri tespit edilip cezalandırılıncaya kadar devletten hiçbir tazminat talebinde bulunmayacaklarını ifade ederek hükümetin bu örtbas girişimlerine karşı en net cevabı vermişlerdir. Her türlü hukuk ve ahlak kuralının hiçe sayıldığı bu operasyonlarla ülke 12 Eylül dönemini bile geride bırakan topyekun bir savaş
sürecine doğru ilerlemektedir. Böylesi bir süreç sorunların çözümünü demokratik siyaset zemininde diyalog ve müzakerelerde arayan kişi ve kurumların elini zayıflatmak bir yana toplum genelinde demokratik siyasete ve barışçıl çözüme yönelik umutları da kırmaktadır. Ülkemizde tarifi imkansız acılar oluşturan baskı ve şiddet politikalarının, hiçbir temel meseleye çözüm getiremediği yıllardır yaşanan acı pratiklerle defalarca kanıtlanmıştır" şeklinde konuştu.İHA
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Emekçileri Sendikası (TÜM BEL-SEN) Genel Başkanı Vicdan Baykara, Uludere olayının bir kaza değil, sonuçlarının iyice hesaplanarak yapılmış açık bir katliam olduğunu gördüklerini söyledi.
TÜM BEL-SEN Ankara, İstanbul, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Kocaeli, Mersin, Van, Şırnak, Cizre, Batman, Gaziantep, Mardin, Siirt, Diyarbakır ve Manisa temsilci ve yöneticilerinden oluşan bir heyetle Uludere ilçesi Gülyazı ve Ortasu köyü sakinlerine destek ziyaretinde bulundu. Ziyaretin ardından TÜM BEL-SEN Diyarbakır Şubesi'nde bir değerlendirme yapıldı. TÜM BEL-SEN Genel Başkanı Vicdan Baykara, orada gördükleri ve dinledikleriyle 28 Aralık 2011 tarihinde bölgede yaşanan insanlık dramını çok daha net
bir şekilde anlamalarını sağladığını söyledi. Baykara, "34 insanımızın Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait F-16 uçaklarıyla bombalanarak hunharca öldürüldüğü bu olayın kesinlikle bir kaza değil sonuçları iyice hesaplanmış açık bir katliam olduğunu orada bir kez daha anladık. Gördüklerimiz ve acılı analardan dinlediklerimiz üzerinden bir kez daha emin olduk ki 28 Aralık 2011'de yaşanan bu olay kesinlikle bir kaza değil, belli bir yerden kararı alınmış, bu karar gereği uçaklara talimatlar verilmiş yani doğrudan
doğruya sonucu tasarlanmış bir katliamdır. Yaşanan bu katliam bu ülkede yaşamak zorunda kaldığımız ilk katliam değildir. Uludere'de yaşanan katliam da aynı kendinden öncekiler gibi sadece orada yaşamını yitiren insanlarımızın ailelerine değil Kürdüyle Türküyle bu ülkede haklarını arayan, demokrasi isteyen, barış ve özgürlük için mücadele eden insanları susturmaya ve sindirmeye yönelik sürdürülen kanlı bir politikanın parçasıdır. Bu anlamda Uludere katliamı Mustafa Muğlalı Kışlası'nın adını değiştirse de
sadece gözdağı vermek için bile hunharca katliam gerçekleştirebilecek zihniyetin değişmediğini, hala iş başında olduğunu göstermektedir. Olayın üzerinden haftalar geçmiş olmasına rağmen olayla ilgili halen net bir açıklama yapılmamış, soruşturma nedeniyle hiçbir şahıs açığa dahi alınmamıştır" dedi.
TÜM BEL-SEN Genel Başkanı Vicdan Baykara, acılı ailelerin para yerine faillerin bulunmasını istediğini söyledi. Baykara, "Aileler 'Bizim kan parasına satacak çocuğumuz yok' diyerek bu vahim olayın failleri tespit edilip cezalandırılıncaya kadar devletten hiçbir tazminat talebinde bulunmayacaklarını ifade ederek hükümetin bu örtbas girişimlerine karşı en net cevabı vermişlerdir. Her türlü hukuk ve ahlak kuralının hiçe sayıldığı bu operasyonlarla ülke 12 Eylül dönemini bile geride bırakan topyekun bir savaş
sürecine doğru ilerlemektedir. Böylesi bir süreç sorunların çözümünü demokratik siyaset zemininde diyalog ve müzakerelerde arayan kişi ve kurumların elini zayıflatmak bir yana toplum genelinde demokratik siyasete ve barışçıl çözüme yönelik umutları da kırmaktadır. Ülkemizde tarifi imkansız acılar oluşturan baskı ve şiddet politikalarının, hiçbir temel meseleye çözüm getiremediği yıllardır yaşanan acı pratiklerle defalarca kanıtlanmıştır" şeklinde konuştu.İHA