Her yılın bir önceki yıldan kurak geçtiği Antep’te, çiftçiler hububat hasadını buruk şekilde geçiriyor. Kuraklığa bağlı olarak rekoltenin yüzde 70 oranında düştüğü bölgede dekara sadece 25-30 kilogram arpa ve buğday alınd
‘Olmayan bir hasat dönemi yaşanıyor’ diyerek sözlerine başlayan Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, ‘’Son 20 yılda böylesine kurak bir dönem ve hububat rekoltesinin bu kadar düştüğü bir yıl hiç görmedik. Geçmiş dönemlerde de kuraklık oldu. O zamanlarda dekara 150-200 kilogram alıyorduk, ancak bu sene dekara 25-30 kilogramı zor elde ettik’’ dedi.
Alın terinin ve masraflarının karşılığını alamayan çiftçilerimiz kötü durumda
Kuraklık nedeniyle hububatların büyük zarar gördüğünü ve rekolte kaybının yüzde 80 dolaylarında olduğunu dile getiren Çolak, ‘’Çiftçilerimizin yüzde 70’nin tarlasına biçerdöver bile girmedi. Biçerdöverlerin girdiği tarlalarda ise ekim döneminde toprağa attığımız dönüme 25 kilogram arpa ve buğday tohumunu zor aldık. Bu kadar kilograma da arpa ve buğday denilmez. Dolayısıyla alın terinin ve masraflarının karşılığını alamayan çiftçilerimiz kötü durumda’’ açıklamasını yaptı.
Üreticilerimiz borçlarını nasıl ödeyeceklerini kara kara düşünmeye başladı
Çiftçilerin bir çıkmaz içerisinde olduğunu sözlerine ekleyen Çolak, ‘’Üreticilerimiz, borç ederek tarlasını bin bir emek ve zahmetle ekti. Ancak borçların ödenme günü geldi. Hububattan istenilen elde edilemediğinden üreticilerimiz borçlarını nasıl ödeyeceklerini kara kara düşünmeye başladı. Bu sene öylesine kötü bir yıl ki tarlalarımızdan saman dahi elde edemedik. Çünkü normal 1 metreyi bulması gereken ürünlerimizi boyu 25-30 cm de kaldı’’ değerlendirmesinde bulundu.
Bakanlığın, çiftçiye nasıl destek vereceğini açıklaması lazım
Ülkemizin 65 ilinde kuraklık yaşandığını hatırlatan Başkan Çolak, ‘’Yaşanan tüm sıkıntılar Tarım ve Orman Bakanlığı’na bildirilmiş durumda. Bakanlığın, çiftçiye nasıl destek vereceğini açıklaması lazım. Çiftçilerimiz borçlu. Borçların ödenme zamanı yaklaştı, ama bu konuda bakanlık tarafından herhangi bir açıklama yapılmadı. Ama bankalar alacağını tahsil etmek için üç gün öncesinden arıyor. Çiftçiler, borçlarını ödeyemediğinde bankalar, tarlalara el koyacak. O yüzden bu tedirginlik ve korku yaşanmadan, yüreklere su serpecek açıklama vakit kaybedilmeksizin yapılmalı’’ şeklinde konuştu.
Fırat’ın suyunun şehrimize akıtılması gerekiyor
Çolak, ‘’Borçların ertelenmesinin yanı sıra tarlasını yeniden ekmesi için nakit desteğine ihtiyacı var. İlçemizdeki hububat alanlarının yüzde 90’ı susuz, sadece yüzde 10’unda sulu tarım yapılıyor. Zaten derin su kuyuları kurumuş durumda, kurumayanlar ise elektrik maliyetlerinden dolayı sulama yapamıyor. Çiftçilerin tarladan uzaklaşmaması ve bir daha kuraklıktan etkilenmemek için Fırat’ın suyunun şehrimize akıtılması gerekiyor’’ çağrısını yaptı.