Bir kilometre ile başlayan fay hattı çizgisine yapılaşma yaklaşımı 200 metrekareye kadar düşürüldü
Jeofizik Mühendisleri Odası Bölge Temsilcisi Burhan Canpolat, ‘’Deprem bölgesinde bazı konutlar fay hattına yakın yapılıyor. Fay hattı çizgisine yapılaşma yaklaşımı bir kilometre ile başladı ancak 200 metrekareye kadar düşürüldüğü söyleniyor. Bu bizim uygun görmediğimiz bir durum. Arazimiz var, ama nedense bu konuda bir ısrar var’’ dedi.
Ülkemizde depremlerin devam ettiğini hatırlatan Canpolat, ‘’İstanbul depreminin 30 yıllık periyodu doldu. Meydana gelen deprem fay hatlarında stresi biraz azalttı. Vatandaş, depremin her an olabileceğini düşünerek planlamalarını yapmalı. Bir kilometre ile başlayan fay hattı çizgisine yapılaşma yaklaşımı 200 metrekareye kadar düşürüldü. Tüm bölge için bunu söyleyemeyiz. Ama Doğu Anadolu fay hattının devam ettiği noktalara konut yapıldığını duyuyoruz’’ şeklinde konuştu.
Üç levhanın çakıştığı bölgede bulunuyoruz
Gaziantep ve çevresinde kısa sürede bir deprem beklenmediğini kaydeden Canpolat, ‘’Biz, dünyaca bilinen Ölü Deniz fay hattına yakınız. Bu fay hattı İsrail’de Lut gölüne kadar uzanıyor. Siyasi coğrafyamızda ise bu fay hattına Doğu Anadolu fay hattı diyoruz. Dolayısıyla her zaman 7 ve üzerinde büyüklükte deprem üretme potansiyeli var. Kent merkezi Nurdağı merkezine kadar Arap levhası içerisinde yer alıyor. Osmaniye ise Afrika levhası olarak geçiyor. Bir de Anadolu levhası var. Yani üç levhanın çakıştığı bölgede bulunuyoruz’’ ifadelerini kullandı.
Kentimize en yakın fay hattı kuş uçuşu uzaklığı 35 kilometre
Bölgede deprem olma potansiyelinin her zaman olacağını sözlerine ekleyen Canpolat, ‘’Herkes, bunu göz önünde bulundurarak çalışmalarını ve planlamalarını yapmalı. Kentimize en yakın fay hattı kuş uçuşu uzaklığı 35 kilometre. Deprem dalgası kayaya denk geldiğinde farklı yumuşak zemine denk geldiğinde farklılık gösteriyor. Bina kat yüksekliğinde göz önünde bulundurulması gereken durumda bu’’ açıklamasını yaptı.
Oğuzeli, Karkamış ve Nizip en güvenli yerler
Kent genelinde Sarıgüllü, Değirmiçem ve Abdülkadir Yüksel Devlet Hastanesi’nin
olduğu bölgenin zeminin alüvyon tabakadan oluştuğunu kaydeden Jeofizik Mühendisleri Odası Bölge Temsilcisi Burhan Canpolat, konuşmasını şu cümlelerle devam ettirdi: ‘’En fazla ağır hasarlı bina Sarıgüllük ve Değirmiçem’de. Bunun dışında Antep, zemin açısından çok şanslı. Zaten fay hattı buraya gelene kadar güç kaybediyor, dolayısıyla daha az yıkım meydana geliyor. İl merkezini referans alırsak, Oğuzeli, Karkamış ve Nizip en güvenli yerlerdir. Çünkü deprem bu ilçelere ulaşana kadar biraz daha yorulacağı için en az hasarlı binalar buralarda olacaktır’’