Öğretmenlerin haklarını gözeten, adil bir yer değiştirme politikası izlenmeli

Şube Başkanı Ömer Parlakçı, ‘’Öğretmenlerin il dışı tayin haklarının gasp edilmesine, eğitimdeki adaletsizliklerin derinleşmesine ve liyakatsiz yönetim anlayışına karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Millî Eğitim Bakanlığı’nı, öğretmenlerin haklarını gözeten, sürdürülebilir, katılımcı ve adil bir yer değiştirme politikası izlemeye davet ediyoruz’’ şeklinde konuştu.
Batı illerinde kontenjanların neredeyse yok denecek kadar az tutuldu

Açıklanan verilere göre birçok branşta yalnızca sınırlı sayıda ilin tercih edilebilir hale getirildiğini, batı illerinde kontenjanların neredeyse yok denecek kadar az tutulduğunu sözlerine ekleyen Parlakçı, ‘’İlköğretim Matematik Öğretmenliği sadece 22 ilde açılmış. Fen Bilgisi Öğretmenliği için 40 il; Sınıf Öğretmenliği için 64 il; Matematik Öğretmenliği için ise toplam 32 il, il dışı atamaya açılmış olup, bu illerdeki okul sayısı çoğu branşta 10’un altında kalmış. Bu veriler, öğretmenlerin il dışı tayin hakkının fiilen ellerinden alındığını gösteriyor’’ ifadelerine yer verdi.

Son kontenjanlar taleplerin önüne yeni bir engel daha koyuyor

Parlakçı, ‘’Yıllardır aynı ilde, çoğu zaman ailesinden, sosyal yaşamından uzak, zor koşullarda görev yapan binlerce öğretmen, yer değişikliği talebinde bulunmakta; ancak açıklanan son kontenjanlar, bu taleplerin önüne yeni bir engel daha koyuyor. İller arası tayin yıllar geçtikçe daha da zor hale gelmesiyle birlikte zorunlu görevini tamamlayan öğretmenler kontenjan açılmadığı için fiili olarak zorunlu hizmet görevine devam etmek zorunda kalıyor’’ dedi. 
Öğretmenler, adeta çakılı kadro olarak bulundukları okullarda kalmaya zorlanıyor

Bakanlık tarafından açıklanan kontenjanlar birçok ilde neredeyse sıfır düzeyinde olduğuna vurgulayan Başkan Parlakçı, ‘’Özellikle büyükşehirler ve batı illerindeki kontenjanların yok denecek kadar az olması, coğrafi eşitsizliği ve öğretmenlerin ailelerinden uzak kalması, mesleki gelişim olanaklarına erişme ve sosyal yaşamlarını sürdürebilme haklarının ellerinden alınmasına neden oluyor. Gerçek öğretmen açıklarının kadrolu değil ücretli öğretmen uygulamasıyla kapatılması, kadrolu öğretmen sayısının bilinçli bir şekilde azaltılması yönündeki politikaların sonucunda iller arası tayin yıllar geçtikçe daha da zor hale gelmekte, öğretmenler bulundukları illerden ve okullardan ayrılamamakta, adeta çakılı kadro olarak bulundukları okullarda kalmaya zorlanıyor’’ açıklamasını yaptı.
Siyasi kaygılarla değil, bilimsel ve pedagojik verilere göre kontenjanlar belirlenmeli

‘Norm kadro sistemi şeffaf ve veri temelli bir şekilde yeniden düzenlenmeli’ diyen Parlakçı, ‘’Tüm normlar güncellenmeli, gerçek ihtiyaçlar açığa çıkarılmalı. İl dışı atamalarda her branş için adil ve daha fazla norm açılmalı. Siyasi kaygılarla değil, bilimsel ve pedagojik verilere göre kontenjanlar belirlenmeli. Öğretmenlerin tayin hakkı anayasal güvence altındaki yer değiştirme, yerleşim ve aile birliği hakkıyla çelişmeyecek biçimde düzenlenmeli. Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik uygulamaları kaldırılarak tüm öğretmenlerin kadrolu, güvenceli biçimde çalışması sağlanmalı; tayin taleplerinin önü açılmalı’’ değerlendirmesinde bulundu.