ANASAYFA arrow right Güncel

Yöneticiler liyakat gözetilerek etkin ve yetkin kişilerden seçilmeli

Yöneticiler liyakat gözetilerek  etkin ve yetkin kişilerden seçilmeli
YAYINLAMA: 25 Haziran 2025 / 18.48
GÜNCELLEME: 25 Haziran 2025 / 18.48

Hep Sen Gaziantep Şube Başkanı Ayşe Kılınç, ‘’Sağlık bakanlığı yöneticilerinde sözleşme dönemi yaklaşmakta. Sözleşmeli yöneticiler arasında adeta bir torpil yarışı gözlemlemekteyiz. Sendikamız olarak sözleşmeli yöneticilik sistemine karşıyız. Yöneticilerin aşiretçilikle torpille parti yandaşlığı ve ya sendikacılıkla seçilmemesi liyakat gözetilerek etkin ve yetkin kişilerin seçilmesi gerekiyor’’ şeklinde konuştu.

Sağlık sistemi bir ülkenin bel kemiği

Sağlık sisteminin bir ülkenin bel kemiği olduğunu dile getiren Kılnıç, ‘’Sistemin başındaki yöneticiler ise belkemiğini dimdik tutacak irade ve yetkinliğe sahip olmak zorunda. Ancak ne yazık ki Türkiye’de sağlık yöneticiliği makamları, uzun süredir liyakat değil, sadakat esasına göre dağıtılan koltuklar haline gelmiş. Özellikle sözleşmeli yöneticilik sistemi, kurumsal çürümeyi adeta hızlandıran bir zemin haline gelmiş durumda. Eğitim, tecrübe, mesleki yeterlilik veya yönetim becerisi yerine; “kimin yakını”, “kimin adamı”, “kimin gözdesi” gibi kriterlerle belirlenen yöneticiler, sadece kurumu değil, kurumda çalışan binlerce sağlık emekçisinin moralini, mesleki doyumunu ve hatta ruh sağlığını da yerle bir ediyor’’ dedi.

Kılınç, “Birçok sağlık çalışanı için yöneticiler, rehberlik eden, yol gösteren, hakkı gözeten kişiler olmaktan çıkmış; baskı kuran, tehdit eden ve çoğu zaman ayrımcılık yapan bir yapıya evrilmiş. Mobbing artık münferit bir sorun değil; sistemin içine işlemiş bir hastalık halini almış. Bu, tesadüf değil. Çünkü liyakatsiz ellerde yönetilen her sistemin sonu ya çöküştür ya da çalışanlarının tükenişi’’ tespitini yaptı.

Artık bu yanlıştan dönülmeli

Sözleşmeli yöneticilik uygulamasının, adil olmayan bir yetki dağılımı yarattığını, urum içi huzuru bozduğunu, çalışanlar arasındaki eşitsizlikleri artırdığını kaydeden Başkan Kılınç, ‘’Bu sistem ne etik değerler açısından ne kamu vicdanı ne de mesleki performans kriterleri açısından savunulabilir durumda. Artık bu yanlıştan dönülmeli. Sağlık yöneticiliği bir kariyer basamağı olmalı; belirli hizmet süresi, akademik yeterlilik, mesleki başarılar ve yönetim sınavları gibi objektif kriterlerle belirlenmeli. Kurumların başına kimlerin geçirileceği siyasi tercihlerle değil, kamu yararı ve kurumsal liyakat ilkesiyle şekillenmeli. Aksi takdirde, sağlıkta reformdan, gelişmeden ya da dönüşümden söz etmek boş bir hayalden ibaret kalacak’’ açıklamasını yaptı.

Sözleşmeli yöneticilik sistemi kaldırılmalı

Artık düzenin değişmesi gerektiğini vurgulayan Kılınç, ‘’Bakanlığa bağlı kamu kurumlarının yöneticilerinin seçilmesi sendikalara partilere akrabalık ilişkilerine bağlı olmadan belli kriterlerle yetkili ve etkin kişiler seçilmeli. Sözleşmeli yöneticilik sistemi kaldırılmalı; yerine şeffaf, hesap verebilir ve liyakate dayalı bir yönetim modeli getirilmeli. Aksi halde, sağlık çalışanlarının sesi daha çok yükselecek, sahadaki huzursuzluk daha da derinleşecek’’ uyarısında bulundu.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *